Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Amatör yazarların kaleme aldığı yazılar var. Her biri Cahit Zarifoğlu nun başka bir yerden anlatmış. Bazı yerlerinde okuyucuyu yoran yazımlar var. Ama genel manada başkalarının Zarifoğlu ile ilgili neler yazdığını okumak keyif veriyor okuyucuya. Şahsen ben keyif alarak okudum.
"Yedi güzel adam" aşığı olarak onların şiirlerini,hikayelerini okumadan önce işe onların amaçlarını,hayatlarını tanımakla başlamak istedim. Özeleştiri olarak ;bu değerli yazarları geç keşfetmenin üzgünlugunu yaşıyorum.(
Konumuza dönecek olursak;adından da anlaşıldığı gibi 40 düşünür,yazarların kaleminden yedi güzel insanı tanıma fırsatı buluyoruz.Bi nevi yedi güzel adamın anı defteri gibi, 40 düşünür görüşlerini belirtmişler.Yer yer o kadar ustalıkla tasvirleri olduğu gibi bazı yerlerde de amatör kalemlerin yazıları akiciligi biraz bozmuş. Özellikle yedi güzel adamı anlatmak üzerine bir kitap olmasına rağmen en çok Cahit Zarifoğlu ve Nuri Pakdil üzerine bir sürü başlık görüp ,Alaaddin Özdenoren adına bir iki başlıktan başka birsey görmeyince biraz anormal karşıladım.
Bazı bölümlerde iki yazarın görüşleri birebir aynı olması kopyalama sistemi gibi olmuş bu da yayinevinin bir hatası.
Yinede yedi güzel adamın hayatlarına dair birçok bilgiye sahip oluyoruz ve amaçlarini daha net bi şekilde görmüş olmak bile bu kitaptan iyi bir şekilde faydalandiğimi gösterir.Bu yuzden dolayı benim gibi Yedi güzel adam aşığı iseniz okumanizi tavsiye ederim.;;))
Sarıkamış... Belki de çok şey okudum Sarıkamış hakkında ancak hiç bu kitapta okuduklarım kadar etkilememişti.Sayfa sayısı bakımından kısa sayılan bu kitabı 5 günde okudum çünkü kitapta bulunan mektupları anlamam ve hissetmem lazımdı. Okurken çok farklı şeyler hissettim ; sevinç . üzüntü , umut , gurur , özlem...Askerlerimizin yaşadığı sıkıntıyı ve umudu , ailelerin yaşadığı acıyı , özlemi ve gururu bir de bu kitaptan hissedin. Aileler mektuplarını belki de o kahramanlara ulaştıramadılar , belki ulaşmış olsa bile O kahramanlar şehit oldular. Kitapta yazan şiirler , sözler ve ayetler de yaşanılan duruma çok uygundu.Okudukça oğlunu cepheye yollamış bir anne , bir baba oldum . Babasıyla gurur duyan bir evlat oldum.Kitapta hikaye falan da yok , tamamen birinci ağızdan aktaılmıştır. Çok etkilendim bu kitaptan , bu vatanın kolay kazanılmadğını bir kez daha gördüm ve birinci derecen insanların aktarmış olduğu bu mektuplarla tekrar yaşadım.Tavsiye edilecek bir kitap olarak görmüyorum herkesin kesinlikle okuması gereken bir kitap.İyi okumalar..
Asrın Kuyusuna Kırk Damla Sosyal Medya
Öncelikle kitap konusu itibarıyla çok güzel bir konuya değinmiş. Çünkü bizde artık o kadar teknoloji ve internet bağımlılığı oluşmuş ki telefondan kopamıyoruz. 10 dakika bıraktığımızda 11. dakikada bildirim var mı yok mu diye kontrol etmek için alıyoruz elimize. Yolda yürürken bile elimize telefon var. Bugün biraz bizden, birazda hayatın bize getirdikleriyle alakalı.
İncelememe dönecek olursam ;
Kitabın bazı yerlerinde anlam bütünlüğü sağlanamadığı için tam istenilen mesaj verilmedi gibi geldi bana. Buralara dikkat edilmeli. Birazda yazarken noktalama ve yazım yanlışlarına dikkat edilmeli.
Farkındalık içinde bence okunabilir. Özellikle teknolojiyle çok zaman geçiren insanlar için tavsiye ederim. Bende edeceğim inşaAllah.
Ve buraya kitaptan okuduğum başka bir alıntı ile son vermek istiyorum.
' Unutma, sosyal medyaya en kıymetlilerinden olan zamanını kaptırmak ya da kaptırmamak senin ellerinde. '
İslam'ın Kırk Sancağı
Bu yayınevinin okuduğum ilk kitabı ve kesinlikle tavsiye edeceğim kitaplardan.
Kitabı beğendim, bilmediğimde çok şehri öğrenmiş oldum anlamları ile birlikte.
Kitabın içeriğinde İslam'da önemli olan 40 şehri anlatmış. Her yazan kişi aynı şeyi anlatmasada bütün olarak çok güzel sonuçlar, çok güzel farkındalıklar elde ettiğimi düşünüyorum.
Bence okunmaya değer.
Put Kıran Kırk İbrahim
Kitabın her bölümünü yazan, yazmak için araştıran ve bunları sözlere döken arkadaşlara teşekkür ediyorum. Çünkü çok bilgi verici ve açıklayıcı bir kitap olmuş. Anlatış biçimi de güzeldi.
Ayrıca gerçekleri o kadar güzel anlatmışlar ki, hak vermemek elde değil. Özellikle bu konuda yazılan sözleri ve yazıları aktarmaları da güzeldi.
Kitapta alıntı almadım çünkü çok fazla alıntı yapılacak yer vardı. Hepsini de tek tek bölerek alıntılayamadım. O yüzden kitabı okuyun derim. Benim herkese önereceğim bir kitap olacak.
Sözlerimi de kitaptaki okuduğum bir sözle bitirmek istiyorum ;
Yalan yazan tarih değil, tarihi yanlış yazanlar utansın.
159 syf.
·
Puan vermedi
Kitaba başlamadan önce hem ‘bilindik yazar’ olmayan ya da ‘yazar’ dahi olmayan kişilerin kalemini merak ediyor hem de acaba çok mu sıradandır vakit kaybı mı oluyor diyordum. Ama öyle olmadı kitaptan genel olarak zevk aldım ve faydalandım. Ancak aynı konu kırk farklı kişiye yazdırılınca hepsinin, doğal olarak, değindiği belli bilgiler oluyor ve bunları tekrar tekrar okumuş oluyorsunuz. Ama yazılar zaten kısa kısa olduğu için bu da çok rahatsız etmiyor.
Çanakkale şehitlerine ithafen yazılmış mektuplardan derlenen bir çalışma.Adından da anlaşılacağı üzere 40 mektup yazılmış o günlerde babasını oğlunu kardeşini eşini kocasını nişanlısını sevdiğini askere gönderen kişilerin yaşadığı duygu selini çektikleri acıları ve bir o kadar duydukları gururu sayfalara dökmüşler.üstünde başında olmadan gidilen cephede evdeki son erzağından yufka yapıp yolda azık niyetine yanına koydukları yiyeceklerden evdeki açlıktan elde avuçta üstte başta bişi yokken yine de bir gururla verilen mücade ..
ya cephe kolu kopan bacağını kaybeden gözünü kaybeden ama hala vatanı savunmaya devam eden nekahet dönemini bitirmeden yalvarıp ne olur komutan bir kolum varya hala iş görür diyen bacağım şehit oldu birak bende şehit olayım diyen ,hele bebeğini bırakıp elinde kalan son örtüyle mermiyi saran cephane taşıyan kınalı kuzular yaşı daha daha 12-15 cocuklar unutulur mu o vatanım diyen ezan susmasın diye verilen çabalar hayatlar hala devam etmiyor mu bu dava hala ezan susmasın demiyor muyuz .ne alperenler ,vermedik mi biz bu uğurda oğuzlar meteler alparslanlar attilalar osmanlar fatihler yavuzlar selimler mehmetçikler isimler değişti ama dava hiç değişmedi hep vatan dedik hep bayrak dedik hep ezan susmaz dedik ve demeye devam edeceğiz rabbim tüm askerlerimizi vatan sevdalılarını korusun. Allah yar ve yardımcımız olsun
40'lar kulübü setinin ikinci kitabı olan Ümmet'in kırk yetimi adlı kitabında yetim konusu çeşitli bakış açılarıyla işlenerek 40 kişinin duygu ve düşünceleri yazıya dökülmüştür.Ben de dilim döndüğünce yazayım .Yetimlik kişiye göre değişir babası vefat eden kişiye yetim denir.Biz de bir yetimin ümmeti değil miyiz ? Peygamberimiz de bir yetimdi .Ama zaten Türk'ler her zaman yetim kalmadı mı ? Tarihin sayfalarında ezilen horgörülen yerlerinden yurtlarından kovulanlardan olmadık mı hala oyle değil mi ? Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan Türkler'e hala eziyet edilmiyor mu ? bizim kaderimizde yazılı bir yetimin ümmet olarak rabbimize kavuşana kadar bu böyle devam edecek .
Kitap 40 yazar adayının gözünden Osmanlıyı anlatıyor bazı yerler de alıntı yapmışlar,bana göre kitap vasat kalmış aynı tekrarlar var bazı yerlerde ama yine de okunabilecek bir kitap
