Alamut, diğer kalelerdeki ihtiras heveslerinden çok daha büyük bir amaca hizmet ediyordu. Onlar, Hasan'ın öncülüğünde ortaya çıkan emirleri uygulayan ve yine Hasan'ın değiştirip düzenleyebildiği öğütleri kendilerine hayat amacı edinmiş bir topluluktu. Fedailerin kalesi, 11.yy İran'ı için kabusa dönüşmüştü. Kitabın en ilginç yanı Hasan Sabbah'ın her şeyin farkında olup kendisine adeta bir hayat amacı aramasıydı. Bu yaklaşımı oldukça felsefi ve bireyselci bir yaklaşımdı. Kitaptaki diyaloglar, arada kalışlar, hayata dair bakış açıları, okuyucuyu ikilemde bırakan olaylar silsilesi, tekrar okuma isteğini kesinlikle körüklüyor.