Sahi bizler yetinmeyi de bilirdik, yitirmeyi de.
Saklambaç oyununu en iyi biz oynardık. O sokak senin, bu ağaç benim; saklanırdık bütün kötülerden ve kötülüklerden.
Reklam
"Senli günlerimin birkaç dakikasını, Eski bir sandığa saklamalıydım hâlbuki. Asma kilit vurmalıydım üstüne. Çıkarıp okşamalıydım saçlarını, sensizlik günlerimde. Yanağından öpmeli, sonra koklamalıydım. Ah çocukluğum, seni bir kere daha yaşamalı, Tam da bu delirmelik günlerde, seninle olmalıydım..."
"Çalar saatimiz bizi dünyaya uyandırır, duygularımız ise hayata. Duygularımız varsa insanız çünkü. Duygularımız, hissedip duyduklarımız kadar insanız çünkü..."
"Evler eskir, insanlar eskir, her şey eskir, ama ne acılar ne de anılar hiç eskimeden ilk günkü tazelikleriyle dururlar bilemediğimiz bir kenarda..."
1936 yılında Eskişehir Uçak Alayı'nı ziyaretinde de, "Geleceğin en etkili silahı da, aracı da hiç kuşkunuz olmasın uçaktır. Bir gün insanoğlu uçaksız da göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki de aydan bize haber yollayacaktır. Bu mucizenin gerçekleşmesi için 2000 yılını beklemeye gerek kalmayacaktır. Gelişen teknoloji daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görev ise, Batı'dan bu konuda fazla geri kalmamayı temindir," diyerek büyük bir bilimsel ve teknik öngörüde bulunmuştur. Atatürk 1930'larda, gelecekte insanoğunun Ay'a ayak basacağından emindir. "Kanatlı bir gençlik memleketin geleceği bakımından en büyük güvencedir. Bir gün Batılı ayaklar Ay'da ayaklarının izlerini bırakacaklarsa, bunların arasında bir Türk'ünde bulunması için şimdiden çalışmalara girişmek, aşamalar kaydetmek gerekir." diyerek günümüzden 90 yıl önce gelecekte bir gün Batılıların Ay'a ayak basacaklarını öngörerek, bunların arasında bir de Türklerin olmasını istemiş ve bunun için de gereken çalışmaları başlatmıştır.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.