Belki de annem yanılıyordu, ölümsüz aşklar sadece ayrılıklardan doğmazdı.
Ö𝙩𝙖𝙣𝙖𝙯𝙞 𝙊𝙠𝙪𝙡𝙪4 𝙆𝙞𝙩𝙖𝙥 𝙔𝙤𝙧𝙪𝙢𝙪𝙢.
8/10
𝙆𝙤𝙣𝙪𝙨𝙪:
Yeşil ve Drew son kez Ötanazi Okuluna gidip oradaki kötülüğü kanıtlamak için ajanlarla iş birliği yapmayı kabul etmişti. Ötanazi Okulu tamamen bir cehennem alanına dönmüştü. Bir çok kişi ölmüş, bir çok kişi ordan sonsuza dek kurtulmuştu.
Drew üçüncü kitapta verdiği kararın arkasında kalarak büyük bir fedakarlık yapmayı göze aldı.
𝙔𝙤𝙧𝙪𝙢𝙪𝙢:
Kitapta en sevdiğim karakter kesinlikle Emily. Bir duruşu ve her şartta haklarını savunması, tatlı dili çok güzeldi. Marcus'un aşağılaması yüzünden gururunu asla yok saymıyordu.
Marcus'un her halta dava açması biraz fazla olsada en çok güldüğüm yerlerden biriydi.
Yeşil'in her şarta rağmen masumiyetini koruması bence çok güzel ve özel bir şeydi. Etrafında bu kadar katliam, kötülük varken saf kalması inanılmaz. Arsız hareketlerini seviyorum aslında. Yeşilde sevmediğim tek bir şey vardı: Drew'un asla hata yapacağını düşünmüyor, asla ona zarar vereceğini düşünmüyor. Evet aklı başında olan Drew yapmaz ama ilacın etkisinde yaptığı şeyi kabullenmeliydi. Burada Drew'den çok Yeşile kızdım.
Kitabın finalini çok beğendim. Daha önce okuduğumu bölünlerden biriydi ama eski halinden kıyasla bu hali daha çok Ötanazi Okulunun ruhunu yansıtıyor kesinlikle.
Yazarın dilini ve anlatım tarzını seviyorum, yıllardır sıkılmadan okuduğum tek yazar. Ne yazarsa okurum dediğim biri.