Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Betül

-İnsan birisini bu kadar severse nasıl darılır?..diyordu. Hiç darilabilir mi? Muhakkak yorulmuştur.
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
Eğitim öğrenilen bilgiler unutulduktan sonra geriye kalan şeydir.
Son olarak yanına bir derviş yaklaşarak " Aşk nedir ey Ebu Mansur?" diye sorunca, Hallac-ı Mansur "Aşkın ne olduğunu bugün, yarın ve öbür gün göreceksin..." diye cevap verdi. O gün Hallac-ı Mansur'u işkence yaparak katlettiler. Ertesi gün cansız bedenini büyük bir ateşe atıp yaktılar. Öbür gün ise küllerini Dicle Nehri'ne savurdular...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Derdini sade anlatan adam dertlidir. Güzel anlatan edebiyatçı, Haliyle anlatan aşık, Tebessümüyle örten ariftir.
"Aşk, 'Her şeyi senin için var ettim!' diyen Allah'a, 'Her şeyi senin için terkettim...' diyebilmektir. "
Reklam
Sabretmek öylece oturup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü hayal edebilmektir.
Gözyaşının bile görevi varmış. Ardından gelecek gülümseme için temizlik yaparmış.
"Aşk kime benzer?" diye sordu. "Aşk bir neyzene benzer" dedim. " Aşk bir neyzene benzerse biz neyiz?" diye sordu. "Evet..." dedim. "Çok doğru. Aşk bir neyzene benzerse biz Ney'iz!"
Yürümediğiniz yolun seyyahı olamazsınız. İçinde boğulmadığınız deniz hakkında konuşamazsınız. Issızlığında kaybolmadığınız çölü kimseye anlatamazsınız.
silmeye çalışma yavrum, iki şey: aşk ve şiir mutsuzlukla beslenir biri biri ona dönüşür
Reklam
... Yaşayanlar unutmuştu bizi Biz öldüğümüzle kalmıştık....
Kitaplar senin silahların, sınıfın ise bölüğün olsun. Savaş alanı tüm yeryüzü, hedef ise insanlığın uygarlığıdır. Hiç bir zaman korkak bir asker olma Enricocuğum.
" Mutluluk, bir insanın nadiren karşılaştığı iyi bir talihin büyük parçalarına değil, her gün alınan hazların o küçük avantajlarına bağlıdır." Benjamin Franklin
"Düşündükleriniz, söyledikleriniz ve yaptıklarınız ahenk içinde olduğu sürece mutlu olursunuz. " Gandi
Egoyu arındıran cömertlik, Kıskançlığı arındıran ahlak, Tutkuyu ve arzuyu arındıran sabır, Önyargıyı arındıran hassasiyet, Açgözlülüğü arındıran teslimiyet, Kini arındıran bilgeliktir.
Reklam
Aşk, etinden topuğuna kadar işlemiş bir nasırdır. Ya canın acıya acıya adım atacaksın yada canını acıta acıta söküp atacaksın. Her iki yokda da tek bir gerçek olcak. Canın çok ama çok yanacak.
Sevmek, yarıda kalan bir kitaba devam etmek gibi kolay bir iş değildi.
Ne olurdu benim de kelimelerim olsaydı ; bana ait bir cümle, bir düşünce olsaydı. Binlerce yıldır söylenen milyonlarca sözden hiç olmazsa biri, beni içine alsaydı! Çok insan için söylendi ama sana da uygulanabilir denilseydi.
Mutlu prens derlerdi bana, gerçekten de mutluydum, eğer zevk içinde yaşamak mutluluksa.
Affı da hak etmek gerekmiyor mu? Başkalarının seni affetmesinden önce kişinin kendisini affetmesi lazım değil mi?
Reklam
Kapıyı vuran else açan da eldir. Peki ya açtıran? O Allah'ı kudret elidir.
Bir saniye sustuk, ikimiz de saatlerce, en azından arka arkaya iki yüz kırk saat konuşmak için deli oluyorduk.
Çalışmak mı dedim? Ne düşüncemi ne de duygularımı iyi anlatabildim. Yazı yazmak, öyküler anlatmak, yaşanmış olayları nakletmek, tanıdığım çocukların anılarına dalmak benim için çalışmak demek değildir. Kendi kendime verdiğim bir armağandır bu "
Acı çok zalim bir şeydi! Neden bütün ağırlığıyla bir seferde gelip aynı hızla geçmiyordu ?
" İnsan dünyaya sadece yemek, içmek, koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı! Daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı."
Reklam