Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nursu

Nursu
@Anka133
Papatya gibisin beyaz ve ince..
"Şu an, şu dünyada nefes alan canlılar içinde en sevdiğim varlığın kalbi o kadar kırık ki... Hiçbir suçu yokken öyle kırmışlar, öyle üzmüşler, öyle yaralamışlar ki onu... Asla ama asla masum bir kadının kalbini dahi kırmam. Bırak canını yakmayı..."
Sayfa 403Kitabı okudu
Reklam
Anne rahmine düşen, küçücük bir ruhun kaçışıdır doğmak.
Sayfa 397Kitabı okudu
Buz gibiydi her zaman, her zerresine kadar. Tek bir cümlesi ile beni yıkar, harabelerimde dans ederdi acımadan. Tek bir bakışı ile öldürür, ayağıyla eşelediği küçük çukura gömerdi beni. Rüzgârlarında savurur, duvarlarından duvarına çarpardı. Zaman zaman yanındayken bile, kendinden mahrum bırakırdı beni. Güneş pek vurmazdı benim kıyıma. Ama... Arada öyle şeyler söylerdi ki bana, damardan yüksek doz verilmiş mutluluk uyuştururdu tüm hücrelerimi. Kırk farklı hayat yaşasam, kırk farklı mutluluk tatsam o bir cümlenin verdiği mutluluğu veremeyecekti hiçbir şey. Emindim.
Sayfa 396Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çünkü dilekler, aptal dilek ağaçlarında durarak gerçekleşmezler. Gidip o dileklerin peşinden koşmak gerekir. Ya da onlarla koşmak... İlk gün, seninle koştuğumuz gibi."
Sayfa 396Kitabı okudu
İlk defa küçük bir hüzün parçası olmadan içimde salt mutlulukla hıçkıra hıçkıra ağladım. Özgür, ellerimle gizlediğim ağlayan yüzümü göğsüne bastırdı. İlk defa mutluluktan ağlayan birine ağlama demeye onunda gönlü razı olmamıştı sanki.
Sayfa 391Kitabı okudu
Reklam
"Senin dünyan iki gözünün gördüğü kadar mı?" İşaret parmağı ile başparmağını hafifçe açarak birkaç santimlik bir aralık yaptı. Elini havaya kaldırarak o aralığı gösterip, "Benim dünyam bu kadar." dedi. Hafifçe tebessüm edip, "Nasıl yani?" diye sordum. Parmaklarıyla oluşturduğu aralığı yanağıma yerleştirdi. "Bak... Gülünce dudakların bu kadar kıvrılıyor yukarı. O yüzden, benim dünyam bu kadar."
Sayfa 391Kitabı okudu
"Senden sonra o aptal migren haplarını almayı bıraktım." "Çünkü?" "Migrenim benimle kaldığı sürece, sen de benimle kalacaksın. Işıklar da hep açık kalacak bizim için." Ne güzel bir tanımdı bu... Ben onun migreniydim. O ise ışıkları benim için hep açık bırakıyordu. Ve acı çeke çeke kirli varoluşumuzu kutluyorduk. Her gece...
Sayfa 389Kitabı okudu
"Günden güne yok oluyorum gerçekten. Kediler bile beni görmüyor..."
Sayfa 376 - YosuKitabı okudu
"Bana aşkı öğreten kadına..." deyip kadehini beninkine tokuşturdu.
Sayfa 367Kitabı okudu
"Feryal ablanın anısına içerim mutlaka her Allah'ın günü. O olsa da, olmasa da. Çünkü kırklı yaşlarına gelmiş, o güzelim kahverengi saçlarını sarıya boyatmış, iki çocuk annesi, mutsuz Feryal Hanım artık eskisi gibi iki tek atamıyor..."
Sayfa 366Kitabı okudu
Reklam
"Bir gün bana dedi ki, 'Sakın âşık olma. Âşık olacağına, sarhoş ol. İkisi de aynı oranda çarpıyor adamı. Hem ayrıldığında içki hâlâ yanında oluyor. O ise gidiyor..."
Sayfa 366 - AnılKitabı okudu
Girişlerini bile deli gibi sevdiğim adam... Öyle bir bakardı ki her gidişinde, ölüme gitse, geri döneceğine dair umudunuz olurdu.
Sayfa 363Kitabı okudu
Çünkü ikimizde biliyorduk. O gidecekti ve ben bekleyecektim. Çünkü istediği an kolaylıkla bana söylemeden birden çıkabilirdi hayatımdan. Ama dağınık saçlı adam, kibarca izin istiyordu. Bu da, gerçekten doğruyu söylediğini gösteriyordu.
Sayfa 363Kitabı okudu
"Keşke geriye gidip senin bütün acılarını da kendi üzerime alma şansım olsaydı. Belki o zaman, eski Yosun'umu görme şansım olurdu. Ben... onu köpekler gibi özledim."
Sayfa 360 - LeventKitabı okudu
"Suçum yok demiyorum Yosun. Ama inan, kafandaki mahkemede bana biçtiğin hüküm fazla haksız... Anlıyorsun, değil mi?" " Size kafamda bir hüküm giydirmedim bayım. Çünkü, benim kafamda cezanız idamdı. Ama sizden kafamda dahi öldürmeyecek kadar nefret ediyorum. Çünkü ölüler kokardı, zihnimde ölünüzün kokusunu dahi istemedim. Asıl siz içimdekileri görüyorsunuz değil mi? Bu, kinden, nefretten, kızgınlıktan öte. Bu... Apayrı."
Sayfa 358Kitabı okudu
248 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.