“Tanıştığımız andan itibaren hayatlarımıza açgözlü bir sömürgeci gibi değil, meraklı bir kaşif gibi, gördüklerine hayranlık duyan bir seyyah gibi, bir nefeslik sığınma arayan mülteciler gibi, sırrın peşindeki derviş gibi girmiştik.”
“Denize bakmanın insanın kalbini iyileştiren bir yanı var.
Deniz gören bir masa bulabilmek büyük şans bu hayatta. Ne kadar şanslı olduğumuzu düşünebiliyor musun?”
“Etrafındakilerin konuşkanlık, cıvıl cıvıl ve hayat dolu olmak sandığı şey, İshak için bir tür gizlenme biçimiydi. O kadar saklanmıştı ki zaman geçtikçe yeniden ortaya çıkabileceği yolu bulamayacak kadar kafası karışmıştı.”