Madem ecel gizlidir; her vakit ölüm, başını kesmek için gelebiliyor ve genç ihtiyar farkı yoktur. Elbette daima gözü önünde öyle büyük, dehşetli bir mesele karşısında bîçare insan; o idam-ı ebedî, o dipsiz, nihayetsiz haps-i münferidden kurtulmak çaresini aramak ve kabir kapısını bir âlem-i bâkiye, bir saadet-i ebediyeye ve âlem-i nura açılan bir kapıya kendi hakkında çevirmek hâdisesi; o insanın dünya kadar büyük bir meselesidir.
Sözler
Elhasıl, dünyada bundan daha doğru bir haber, daha sağlam bir dava, daha zâhir bir hakikat olamaz.
Demek, şüphesiz dünya bir mezraadır. Mahşer ise bir beyderdir, harmandır. Cennet, cehennem ise birer mahzendir
İnsan 'Allah'a imanım var' diye kendine bir an bile olsa güvenmesin. Zira içinde imanı vardır sahi lakin nefsi de vardır. Kendine, kendi nefsine güvenmek Müslümanlık alameti değildir. Müslüman olan kişi kendine değil de Allah'a güvenir. Fitne denen ateş, imanı olandan da gelir ve imanı olana da gelir. Bulaştığı vakit bir illet gibi sarar insanı. O vakit ondan uzak olmak gerekir. Şeytandan kaçar gibi kaçmak...