Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Betül

Bir düşün gerçekleşmesini tek bir şey olanaksız kılar: Başarısızlığa uğrama korkusu.
Reklam
Umutsuzluğa teslim olma yoksa yüreğinle konuşmana engel olur.
Bize yaşamın hep eğitici olduğu söylenir oysa bizi asıl eğiten ölümdür.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kadın, yeryüzündeki en sevilesi şeydir Ama bundan da önemli bir şey var: Bir kadın yarattığı erkeğe asla sahip olamaz.
“Sözcükleri unutmak kolay, yapılanları unutmaksa çok zor.”
Reklam
Dostluk, her türden deseni içerir. Bazı dostluklarda, daha ilk anda yakınlaşmayı doğal bulursunuz, bazılarında ise dişlilerin uyuşması biraz zaman alır.
Hastayım, çok hastayım. Ne derece hasta olduğumu şu ana kadar ben de bilmiyordum, bir şeyler eksildi benim içimde. Yaşamdan hiçbir vakit korkmadım ama yaşama doyacağım da aklımdan geçmezdi. Yaşam beni öylesine doldurdu ki içimde hiçbir isteğe yer kalmadı eğer bir parçacık yer olsaydı şimdi seni isterdim.
Girdiğimiz her yeni ilişkide, bundan önceki ilişki(ler)de neyin kötü olduğunu birbirimize anlatırız. Yürüdüğü sürece neden yürüdüğünü değil de, sonunda neden yürümediğini konuşur dururuz. Tüm sürecin anlamını değerlendirecek yerde, aşkı unutup ilişkiyi ve onun sonucunu yargılarız. Oysa yaşadığımız aşk, insanlık tarihindeki tüm geçmiş aşkların bir devamıdır.
“Kimsenin sizi üzmesine izin vermeyin. Önemli olan sizsiniz.” Verilen mesaj bu. Aşk kendimizi korumanın buyruğunda.
Çok amaçlı yirminci yüzyıl insanında dürtü var, ama derinlik ve yoğunluk yok. Şunu satın almak, bunu başarmak, yeni bir deneyimden geçmek gibi hedeflerimiz var. Hedef ve amaçlarımız yüzünden, hayatı yaşamak yerine tüketiyoruz. Hayatla yekvücut değiliz artık. Hayatlarını belirli, sabit amaçlara indirgeyenler, hayatla yekvücut olmadan onun yüzeyine tutunma çabasındadırlar.
Reklam
İnsanlar her zaman gerçekçi olmak için uğraşmak ve dünyayı nesnel olarak görmek zorundadırlar.
İnsan gerçek sebeple sebepmiş gibi görünen şeyi ayıramaz. Çoğu kişi gibi karanlıkta el yordamıyla olur olmadık isimler çağırarak onlara bir sebep yakıştırmaya çalışarak çırpınır durur.
Kimilerinin insandan nefret ettiği gibi akıldan nefret eder hale gelmeyelim. Çünkü insanın başına akıldan nefret etmekten büyük bir kötülük gelemez. Akıldan nefret ile insandan nefret bir kaynağın iki suyudur. İnsandan nefret bir kişiye yeterince tanımadan dürüstlük, içtenlik, sadakat atfedip büyük bir güven besledikten sonra zamanla onun sahtekarlığını ve ihanetini görünce aynısını bir başkasında sonra bir başkasında daha görünce serpilir içimizde. İnsan bunu sık yaşayınca özelikle en yakını en samimi dostu bildiklerinden görünce bir zaman sonra tökezleye tökezleye herkesten nefret eder hale gelir ve kimsenin kişiliğinin sağlamlığına güvenmez olur.
Olgunlaşmamış insanlar için başkalarının acıları küçük ama mide bulandıran bir sinek gibidir.
O kadar yalnızsınki kendin gibi milyarlarca insan istiyorsun sırf kendine oyun arkadaşı bulmak için. O kadar yalnızsınki...
Gelecekten bir şey beklemeyenler mutluluklarını gecmişte yaratırlar.
Reklam
Gerçekte neyi kontrol ediyoruz?
Düşünceleri ve hisleri kontrol etmeye çalıştıkça kontrol edilmez bir hal alırlar. Kontrol bizim ne düşünüp ne hissettiğimizle değil, yaptıklarımızla ilgili bir şeydir.
Sayfa 105
Aceleye getirilmiş hazları değil, sabır dolu tatminkarlığı seçin.
Ucuz heyecanlar ile anlamlı, uzun süreli ödülleri birbirinden ayırmayı öğrendiğiniz zaman yaşamınızın kalitesi ve kişiliğiniz değişecektir.
Sayfa 68
Yalnızca iyi bir amacınız olduğunda konuşun.
Konuşmamızı yetkinleştirmek için öncelikli ve en önemli olan şey, konuşmadan önce düşünmek ve iyi bir amaç için konuştuğundan emin olmaktır. Acele ile yapılan konuşmalar başkalarına saygı duymaz.
Sayfa 58
ruhsal gelişim ölüm ve felaketlerle yüzleşerek gerçekleşir.
Yaşamın acı dolu olaylarından bakışlarınızı kaçırmak yerine, onlara dikkatle ve dürüstçe bakın ve sık sık onlara tefekkür edin.
Sayfa 31