Geçmiştir. Fırsat kaçırılmıştır. Oysa bu sizin hayatınızdır, hayatınızın en büyük bölümünün oynandığı bir sahnedir. Bütün acıları çektiğiniz halde o mutlu anda bulunmazsınız.
Seni yerlerde göklerde bulamazlarken
Bende gizli olduğunu sezenler olmuş
Aramızda dağlar yollar yıllar var iken
Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş
Sana yük olmaktansa her şeyi kendim üstlenmek ve hayatındaki bütün kadınlar arasında hep sevgiyle, hep şükranla hatırladığın tek kadın olmak istiyordum.
Modern teknolojinin yaygın biçimde kullanılmıyor olması, araştırma geliştirme harcamaları ve buluşçulukta gelişmiş dünyanın hayli gerisinde kalması, eğitim ve öğretimde yanlış ve geriye doğru giden sistem Türkiye'nin üretim ve rekabet gücünün hayli düşük olması sonucunu doğurdu. Bu sebeple Türkiye emek yoğun sektörlerde net ihracatçı yani dış ticaret fazlası verirken, yüksek ve orta teknolojiye dayalı sektörlerde dış ticaret açığı veriyor.
Dün akşam bana: "Seninle şöyle bir oturup konuşamadık!" demişti. Ben artık böyle düşünmüyordum. Dün akşam onunla uzun uzun konuşmuştum.
O bu dünyadan ayrılırken, benim hayatıma, başka hiçbir insana nasip olmayacak kadar canlı bir şekilde giriyordu. Bundan sonra onu daima yanımda bulacaktım.
Günübirlik yazıp çizenlerin kalem ellerindeyken ancak yarı yarıya akılları başındadır, ki bu durum onların akıl eksikliğini ve yazılarının usandırıcılığını izah eder.
Tutamak sorunu.İnsanın bir tutamağı olmalı.
Ben, toplumdaki değerlerin ikiyüzlülüğünü, sahteliğini, gülünçlüğünü göreli beri, gülünç olmayan tek tutamağı arıyorum: Gerçek sevgiyi!
Bizim saflıkla direnmemizin size ne zararı olabilir? Mesela biz, Mustafa İnan'ın yaşantısını öğrenenlerin onun gibi bilim adamı olmaya özeneceğini düşünecek kadar saflık gösteriyorsak, bundan size ne?
Neden en iyi insanlar bile sanki hep başkalarından bir şeyler gizler, hep susar? Sözlerinin yel olup gitmeyeceğine emin olduğu zamanlarda bile neden yüreğinden geçenleri dosdoğru söyleyemezsin? Herkes olduğundan daha ketum görünüyor, sanki hemen dile getirirlerse duygularının zedeleneceğinden korkuyorlar...
Otoriteyi saygınlık ile kurmak her yöneticinin becerebileceği bir iş değildir.Orada ardında bilgi, birikim, akıl ve vizyon bulunması gereken hassas bir denge saklıdır. Be bir devlet adamının tarihte alacağı yeri belirleyen işte o hassas dengedir.
"Uygarlık yolunda en ileri!" ülküsüTürk kuşaklarının hayatını hor görürcesine çalışmayı savunur. Bu uğurda ölümü savaş alanındaki ölümden daha az şeref, daha az yerinde saymaya kimsenin hakkı yoktur.
Dr. Reşit Galip
Kendi bağımsızlığını, hiç değilse yalnız kendin için yaşayabilmek. Yıkmadan, incitmeden, yorulmadan, yılmadan. Başka biçimde yaşamla bağdaşmaya olanak var mı.