Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Derya GÜL

Işık...
Kim, lambayı yaktıktan sonra onu kapının ardına gizler ki? Işığın amacı daha çok ışık yaratmak, insanların gözlerini açmak, çevremizdeki mucizeleri aydınlığa çıkarmaktır.
Reklam
Sami’den Raci’ye Mektup
Oh! Filozof Taine’i ne kadar doğru söylüyor! Diyor ki “İnsanlar yaratılış ve terbiye bakımından delidir. Tesadüfen akıllı bulundukları anlar pek kısadır.” Ne kadar doğru!
Sayfa 96 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aynalı baba pek neşeliydi.
Bu aşırı derecedeki neşesini sordum, cevaben dedi ki: - Bizim berber Hacı Molla’yı bilirsin. Kedisi doğurmuş, hem de pamuk gibi beyaz ve sevimli pek sevimli bir yavru. Hayretle: - Af buyurunuz azizim. Hacı Molla’nın Pamuk kedisinin doğuruşundan bu derece sevinmenizin sebebini kestiremiyorum. - Halbuki mesele pek basit. Pamuk’un sağ ve Salim doğum yapması münasebetiyle biz de bugün şenlik yapacağız. … - … Nihayet yavrunun ismini “Zararsız” koyduk. Tebessümle: - Ve şenlik kararlaştırıldı, bir kedi yavrusu… - Azizim, insanlar mantığı ne dediklerini ayırt etmek için değil, her dediklerini mantığa uydurmak için icat etmişler. Şimdi sana desem ki falanca kralın oğlu dünyaya gelmiş, o millet şenlik yapıyor. Bu sözlere hiç şaşırmaz ve belki de bunu pek doğal bulursun. Fakat bir kere düşün, düşün ki: Evvela çocuğun yaşayıp yaşamayacağı bilinmez; İkincisi, iyi adam olup olmayacağı bilinmez; Üçüncüsü, insan olduğu için iyiden ziyade kötüye meyledeceği pek muhtemel; Dördüncüsü, kral oğlu olduğu için kibirli, zorba, bencil ve … biraz cahil olması da öngörülebilir. Şimdi şu özelliklere sahip olan bir çocuk için bir şenlik yapılışına ses çıkarmazken, Zararsız’ın aleme ayak basması iki kişinin sevincine değmez mi?
Sayfa 73 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eylül...
-Buna sonbahar demişler zaten!Bu kadar güzellik ve sıcaklık verdikten sonra eylülden daha ne beklenir?Malum ya, Eylül hüzün ve matem ayıdır. Bu söz üzerine Suat’a hayatının bu çağı ömrünün, kadınlığının eylülü gibi geldi. Eylül!
Sayfa 225 - Anonim yayıncılıkKitabı okudu
Necip: -Hiç, hiçbir şey… diye mendilini indirdi uzun, ağır bir sessizlikten sonra. Derken birden başını çevirip her şeyi göze almış karanlık bir bakışla: “Ölüyorum, işte o!” dedi ve sonra bütün ateşini bu sözlerle anlatamamış gibi: “Ah ne kadar ölüyorum, ne kadar acı çekiyorum bilemezsiniz?” diye inledi.
Sayfa 206 - Anonim YayıncılıkKitabı okudu