Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ji agir

Ji agir
@Dojeha_dil
Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek... Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek! Netewperestê kûrd. Ji xwe re nivîskar
Öğrenci
Üniversite
Mêrdîn/Nisêbîna Rengîn, 11 Ocak
1009 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Bir yerden ayrılmaktan korkma; oraya bağlı kalmaktan kork, alışkanlıklarından kork. Hep aynı kalmaktan kork.
Reklam
Keşke herkes kendi içsel deliliğini bilse ve onunla birlikte yaşamayı öğrense. Dünya daha kötü bir yer mi olurdu? Hayır insanlar daha yürekli, daha mutlu olurlardı
Müzik adamın uzak dünyasına, aydan bile ötelerde sakladığı dünyasına bile ulaşabiliyordu; müzik mucizeler yaratabilirdi

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İşte bu nedenle, acılaşan insanlar için, ünlü kahramanlar da,deliler de bitmez tükenmez bir merak kaynağıdır; çünkü onlarda yaşam korkusu da yoktur, ölüm korkusu da. Kahramanlar olsun, deliler olsun tehlikelere aldırmaz, kim ne derse desin bildiklerini okurlar.Deli intiharı seçer, kahraman bir dava uğruna kendini feda etmeyi,ama ikisi de ölür. Bu arada acılaşmış kişi her ikisinin de saçmalığını ve görkemini yorumlamaya çalışmakla geçirir gecesini, gündüzünü. Acılaşmış kişinin öz savunması için yükselttiği duvara tırmanıp dış dünyaya bir göz attığı anlarda olur bu. Derken elleri,ayakları yorulur, yeniden geriye, günlük yaşamına döner.
Görünüşe bakılırsa kimse kendi iç dünyasını yabancılarla paylaşmaya hevesli değildi.
Reklam
Yaşamı boyunca pek çok kez fark etmişti Veronika, tanıdığı bir sürü insan başkalarının başına gelen korkunç olaylardan sanki gerçekten üzgünmüş ve yardım etmek istiyorlarmış gibi söz ederlerdi, ama işin gerçeği,başkalarının acılarından zevk aldıklarıydı; çünkü böylece kendilerinin mutlu ve şanslı olduklarına inanabiliyorlardı.
Kendi kendisiyle gurur duyma zamanıydı, şimdi yaptığı şeyi yapabildiği, en sonunda cesaretini toplayıp bu yaşama veda edebildiği için.
‏Dil serdar e, aqil wezîr e, tercumanê hestan e‏ ‏Rêya dinyayê ji gumanan nedît fermanek‏ ‏Pak û paqij nebû û derneket ji bîra tarî‏ ‏Yusufekî biçûk bi firê ket, wek tercumanê tenêtiyê‏
‏Mirzayê egit, siwar bûbû li Zilfiqarê û li Kehêlê‏ ‏Bi cîhan re ketibû cengê, xwe ixlasê girtibû‏ ‏Rê dirêj bû, bi derd û kul bû, qeder mubtelabû li evînê‏ ‏Zevta dil, tunebûnê dixwaze, hebûn diçe husrané‏
‏Her ku çi bû ji Wî çêbû, Yar ket, roj şewitî‏ ‏Bêhnekê têrê kir bala Xweda ve, rojê şewitand hemû alemê‏ ‏Dem derbas bûn, demsal vegeriyan, Mîrza bû Mîr roj‏ ‏Zerre vegeriya, silav da, xew mir û geş bû roj‏
Reklam
Selam dedi akan çaya, ağlayan bulutlara Selam dedi kendisine, bakan kafatasına Hep konuştular hakikat, sahte masal ne varsa Yandı yürek andı aşkı, gökte yerde ne varsa. Got silav li we, çemê dikişe û ewrên bigirîn Got silav li te, ey qaqotê li min dinêrî Her axivîn... rasteqînî û derewîn û çîrok... çi hebe Dil şewitî bi eşq, lepiti erd û esman çi hebe
Bi lehîye re bûye wek serad, di robarê de seriyek. Bang kir li ter û hişk, digel kû îskelet bû. Kesî ne bihîst çi xerîb, tenê zarokekî saf Mirza. Nişkêve wî li erdê rakir û girte nava destê xwe yên hewîrmûşî
Bakışlar son derece kudretli silahlardır. Duygusal darbeler yaratırlar.
Sayfa 233Kitabı okudu
Hepimiz sözün burasında kalmışızdır çünkü ifade etmek istediğimiz kelime icat edilmemiştir.
Sayfa 178Kitabı okudu
Bu topraklardan geçişinden geriye kalan izler de “zamanla yok olup gidecek, tıpkı yağmurdaki gözyaşları gibi.
Sayfa 186Kitabı okudu
2.729 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.