Acıyla yüzleşmek ve son bulacağına güvenmek yerine acıyı önlemek için sağlıksız ilişkiye sarılmayı tercih eder. Ama kaybetmek ve reddedilmek hayatın bir parçası, bunlara engel olabileceğimizi düşünmek biraz hayali ve masalsı olur. Acı çekmek çok doğal bir duygudur ve kaybetmeyi iyileştirmek üzere verilen en olağan cevaptır. İnandığımızın aksine acı- nın üstesinden gelecek gücümüz var. Bağımlılıklar, rahatlık seviyemizi yükseltmek için yaptığımız yanlış yönlendirilmiş girişimlerdir.
sevgi bağımlılığı çocuklukta tersine dönmüş bir rolden, yani çocuğun ebeveynlerinin duygularını iyileştirmeye çalışması girişiminden doğar. Bu durumsal rol değişimi, gerçekten de kısıtlayacak şekilde fiziksel acı ve ağrılar olarak sonuçlanabilir. Şöyle açıklayayım; sağlıklı bağımlılıkta iki çeşit karşılıklı fayda pozisyonu bulunur: Sağlayıcı ve alıcı. Sevgi bağımlılığında ise iki tür enerji boşaltma rolü vardır: Üstün rol ve kurban.
Sevgi ba- ğımlılığı, Freud’un tekrarlama zorlanımı olarak adlandırdığı durumdur. Daha önceki duygusal deneyimlerimizi tekrarlama dürtüsü ve dışarıda bu senaryomuza uygun oyuncular bulma durumunu gösterir. Tekrarlama, mutluluktan çok acı çekmeyle sonuçlanır. Her ne kadar sevgi bağımlısı genellikle olumlu bir sonuca varacağını umut etse de, tekrarlama zorlanımı o kadar içe işlemiş ve roller o kadar eksiksiz bir bütün hâline gelmiştir ki sevgi bağımlılığının farkına vararak bunu değiştirebilmek hayattaki en öne çıkan vaka olur.
Olgunlaşmamış, çocuksu aşk şuna inanır: “Eğer seninle ilgilenir ve beni sevmeni istediğim şekilde seni seversem, o zaman sen de beni aynı şekilde seversin.” Çocuk sevgisinin cömert ve masum olduğunu düşünürüz ama genellikle öyle değildir. Ço-cuklar henüz manevi sevgiye muktedir değildir, sevgileri bencildir. Hayatlarını devam ettirmek, acıyla korkuyu önlemek ve istemek için severler. Ve bu kalıp, gördüğümüz gibi, yetişkin bağımlı sevenlere musallat olur.
...başkalarının gücü ve iradesiyle hayatini sürdürebilen bağımlı kişilik özelliği gösterenler,kişiye değil,koşula odaklıdır.
Sevgide bağımlılıklar ve korku yoktur .
Sevgide muhtaçlık duygusu yoktur .Muhtaçlıktan dolayı kararlar almak ve uygulamak yoktur.