"Yeryüzünün hiç bir olayı ne acıtır beni bundan böyle ne de kanatır. Bedenim dünya toprağında olsa da ruhum gök katlarındadır, Gördüğünüz gölgemdir, aynaya düşmüş yansımalar gibiyim aranızda. Bunun için sizin ateşiniz yakmaz beni, kılıçlarınız kesmez, canım sonsuzluğu tecrübe etmiştir, bitmez. Ne isterseniz yapabilirsiniz bana. Aksa da kan benim değildir, yansa da ten benden degildir. Taşın kanatması, etin yarılması var, acıyı inkâr etmem. Çığlık da atarım biraz sonra; gözümden yaş, bedenimden ter, yaramdan kan da akar besbelli.Ama yananın bedenim olduğunu bilirim. Ruhuma kimse dokunamaz. Onun için beni öldüremezsin.”
Ben, içimde ölen insanların yasını tutmuyorum, en ufak pişmanlık duymuyorum, zerre suçluluk hissetmiyorum. Yüreğimde bir mezar yeri bile vermiyorum onlara ve vicdanım çok rahat. Çünkü öldüren ben değildim, içimde intihar etmeyi onlar seçti.