Milletine o derece güveniyor ve ebediliğine inanıyordu ki;
“Ey Türk! Üstte gök yıkılmaz, altta delinmezse senin devletini, töreni kim bozabilir?” demektedir.
Bilge Kağan, dünyaya kendi milletini ve devletini tanıttıktan sonra çok iyi analizler yapmaktadır. Aslında yaptığı analiz tespitlerle ebediyen Türk milletine nasihat verirken üstelik vasiyet etmektedir.
758 yılında imparator, Bayan Çor Kağan’a kendi küçük kızını gelin olarak gönderdi. Tarihte Çin İmparatorlarının öz kızlarını yabancı ülkelere gelin göndermeleri çok az rastlanan bir gerçektir.
Atilla, 452’de yüz bin kişilik ordusu ile Alpler’i aşarak Po ovasına girdi. Güneye doğru ilerleyerek Roma’nın o zamanki başkenti Ravenna’yı tehdit etti.
Papa; İmparatorluk ve bütün Hristiyanlık dünyası adına Türk hükümdarından Roma’yı esirgemesini rica etti.
[1] İltiriş Kağan kazanmasa, yok olsa idi, ben kendim Bilge Tonyukuk kazanmasam ben yok olsa idim, boyda, millette, insanda hep yok olacaktı!.
~Bilge Tonyukuk
[4] Çin milletinin sözü tatlı, İpek kumaşı yumuşak imiş. Tatlı sözle, yumuşak İpek kumaşla aldatıp uzak milleti öylece yaklaştırırmış. Yaklaştırıp konduktan sonra, kötü şeyleri o zaman düşünürmüş.
[10] Kül Tigin olmasa hep ölecektiniz. Küçük kardeşim Kül Tigin vefat etti. Kendim düşünceye daldım. Görür gözüm görmez gibi, bilir aklım bilmez gibi oldu. Kendim düşünceye daldım. Zamanı Tanrı yaşar, insanoğlu hep ölmek için türemiş.
[1] Üstte mavi gök,altta yağız yer kılındıkta, ikisi arasında insanoğlu kılınmış. İnsanoğlunun üzerine ecdadım Bumin Kağan, İstemi Kağan oturmuş. Oturarak Türk milletinin ilini töresini tutuvermiş, düzenleyivermiş.
" Kardaşim Kül Tegin vefat etti. Kendim yas tuttum. Gören gözlerim görmez gibi, esen aklım esmes gibi oldu. Kendim düşünceye daldım. Zaman Tanrısı buyurunca insanoğlu hep ölümlü yaratılmış"
Hun insanları dört nala at sürerken ok atmak konusunda mahirdirler. Gençleri at sırtında ok atmaları için yetiştirmek hususunda çok çaba ve enerji sarf ederler ve halka açık okçuluk yarışmaları çok sık yapılırdı.
"Mo-tu önce en sevdiği atına, daha sonra en sevdiği karısına ok attığında onun gibi yapmayanların hepsini öldürdü. Devamında babasının en sevdiği ata ok attığında herkes atmıştı. Sonuçta uygulanan sıkı eğitim hedefine ulaşmış, disiplinli bir ordu meydana gelmişti."