Aşırı hızlı yaşıyoruz ama birbirimize karşı çok yavaş davranıyoruz. Çünkü ne uzun uzun konuşmaya ne dert dinlemeye ne de sorunları çözmeye zamanımız var.
İnsan sevmediği bütün yolları sevdikleri için yürümeye göze alabilirmiş bazen.En yakınının mutluluğu için onu bırakmayı göze aldığı gibi.Ayaklarına çakıl taşları da batsa,kalbine dikenlerde saplansa mecburmuş bunu yapmaya.
"Ne yapacaksın adımı be çocuk?"diye bağırdığımda işaret parmağını dudağına götürerek sessiz olmam için beni uyardı ve biraz daha yaklaşarak gözlerimin içine doğru baktı."Nüfusuma almayı planlıyorum.Ailede nüfus kıtlığı çekiyoruz da ben de bu açığı kapatayım diyorum."
"Şimdiden tüm sülalem Nisa'yı biliyor.Ne güzel değil mi?"diyerek alayla mırıldandığımda,Ela abla saçlarımı tutup bir güzel çekti."Küçük gelinimizi bilmeyelim mi yani?"..."Ha,gelininiz yani?"