Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Galdirig Turşusu

195 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bizim Köy
Bizim KöyMahmut Makal
9/10 · 1.200 okunma
Reklam
Şıh Efendi’nin dediğini tutanın, gittiği yoldan gidenin bi milyon günahı olsa, yine cennete gider. Eski günahları silinir, sonrakiler de gayıta geçmez.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Değerler hiç birikmezler: Bir nesil ancak önceki nesilde yegâne olan şeyi ayaklar altına alarak yenilik getirir.
Reklam
Yollarının dışına, içgüdülerinin dışına çıktığından, insan sonunda bir açmaza düşmüştür. Merhaleleri aşıp geçmiştir... sonunu yakalamak için; geleceksiz hayvandır, idealine batmıştır, kendi oyununda kaybolmuştur. Durmadan kendini aşmak istediğinden, donup kalmıştır; elinde de kaynak olarak sadece çılgınlıklarını özetlemek, onların kefaretini ödemek ve onlardan hâlâ başka çılgınlıklar çıkarmak kalmaktadır..
Bir zihin bizi ancak bağdaşmazlıklarıyla, hareketlerinin gerilimiyle, fikirlerinin eğilimlerine ters düşmesiyle çeker.
Beni cesedimden ayıran mesafe, benim için bir yaradır; bununla birlikte yine de mezarın cazibesine hevesleniyorum boşuna: Elden hiçbir şeyi çıkaramadığımdan ve debelenmeyi bırakamadığımdan, içimdeki her şey solucanların içgüdülerim nezdinde işsiz kalacaklarına temin ediyor beni. Hayatta da ölümdeki kadar yeteneksiz olduğumdan, kendimden nefret ediyorum, bu nefret içinde de başka bir hayat, başka bir ölüm düşlüyorum. Hiç görülmediği gibi bir bilge olmayı istemiş olduğum için, deliler arasında bir deliyim sadece...
Altında doğduğum yıldıza hepten lânet olsun; onu hiçbir gökyüzü korumasın, şerefsiz bir toz yığını gibi mekânın içinde ufalansın! Beni yaratıkların arasına iten hain an da Zaman’ın listesinden ilelebet silinsin! Arzularım, ebediyetin gündelik olarak alçaldığı bu yaşam ve ölüm karışımıyla uyuşamaz artık. Gelecekten bezmişim, onun günlerini katetmiş ve ona karşı kabımdan taşınışım, yanılsamalarımı hükümsüzleştirmem onları daha iyi tahrik etmek içindir. Öngörülemez -ve hâlbuki her şeyin kendini tekrar ettiği- bir evrendeki o azgınlaşmanın sonu hiç gelmeyecek mi yani? Daha ne kadar zaman kendimize, “İlâhlaştırdığım bu yaşamdan tiksiniyorum,” diyeceğiz. Sayıklamalarımızın boşluğu hepimizi yavan bir mukadderata boyun eğen tanrılara çeviriyor. Bizzat Kaos bile ancak bir kargaşa sistemi-olabilirken, şu dünyanın simetrisine niçin hâlâ başkaldırıyoruz? Alınyazımız kıtalar ve yıldızlarla çürümek olduğundan, mütevekkil hastalar gibi ve çağların sonuna kadar, öngörülmüş, ürkütücü ve beyhude bir meraklılığı peşimiz sıra sürükleyeceğiz.
Reklam
Ürküntü devirleri sükûnet devirlerini bastırır; insan, olay bolluğundan ziyade olay yokluğundan rahatsız olur; Tarih de onun can sıkıntısını reddetmesinin kanlı ürünüdür.
Bütün aşağılanmalarımız açlıktan ölmeye karar veremememizden gelir. Bu ödlekliğin bedelini pahalıya öderiz. İnsanlara bağlı olarak, dilencilik kabiliyeti olmadan yaşamak! Şişinen şanslılar, şu giyimli maymunlar önünde alçalmak! Yazgınızın horgörülmeye bile lâyık olmayan şu karikatürlerin insafına kalması!
Hayat, kafayı ölüme takanlar tarafından canlılara sunulan hediye..
soluk soluğa şafakların ve can çekişmelerin öğretisi olan tarih, tutarlılık iddiasında ve malzemesini kanın arşivlerinde bulan bir romandır..
4.149 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.