Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

GURBET

GURBET
@Gurbetozgnl
“sermayesi buz olan”
Kendi kudretine tapan hiçbir kişinin unutamayacağı ve narsizimle dolu hiçbir kavramının hesaba katmaktan yakasını kurtaramayacağı kader ironisidir, Hazreti Musanın firavunun sarayında büyümesi. Zulûmde boğulan bir halka, suda boğulmayan bir çocuk yol gösterir: suları yarıp geçme yolunu.
Reklam
Hazreti Yusuf bir dereceye kadar yabancılığını korudu.Sanki bir konuktu, onu ilkin hor görmüşler fakat sonra olağanüstülüğünü görünce, hükümdarından halkına kadar herkes tarafından ağırlanmıştı.Uygulamasını gösteriyordu bu kuramın. Bu kuram ki yerleşimini, tam anlamında sonraları yapacaktı.Bu yüzdendir ki kimsenin ne firavun, ne vezir kimsenin yerini almadı O. Kendine özgü bir yer göstermek zorunda kaldılar O’na.
“Hak geldi, batıl yok oldu” devlet planında da. “Öküz kültü” yıkıldı.Firavun da gördü ki tanrı iradesiyle,zayıf öküz semiz öküzü yutabilmektedir. Ve yeni yetenekler oymağı da gördü ki, tanrı istedi mi ay, güneş ve yıldızlar da bir çocuğun önünde eğilir. Ve soylular gördü ki, Allah isterse hükümdar da devlet de bir kölenin önünde eğilebilir. Ve altınına güvenenin, gümüşüne güvenenin çakıltaşı mesabesinde onu avuç avuç buğdayla değişmekten başka çaresi olmaz, Kahhar isimli Allah irade buyurdu mu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
O yüzden değil mi ki, dışını böyle süsleyerek içindeki boşluğu gizliyorsun.
Cennette hiçbir sarsıntıya uğramadan yaşayacak olan insanoğlu mu yoksa ayağı kayarak yeryüzüne düşen ve orda âb-ı hayatı ararcasına karanlıklar içerisinden geçen, dünya çilesini çektikten sonra Allah’a özlem duyan insan mı? Seçilmiş olan hangisidir? Şanlı olan hangisidir? Yurdunu hangisi daha çok sevecektir: doğduğu yerden ölünceye kadar hiç ayrılmayan mı yoksa en genç çağında yurdundan ayrılarak savaşa gitmiş, esir düşmüş, bir daha dönme umudunu tam yitirmişken ansızın esen bir hızır yeliyle kendisini ülkesinde bulan insan mı?
Reklam
Şeytanın meydan okuyuşunu inceleyelim. Yoksa kendi özünden duyduğu utanç onu saklamayı mı istiyor? Şeytanda utanç mı? Ne paradoks. Bir aşağılık duygusu belki. Ve en doğrusu insan önünde bir aşağılık duygusu. Yaratılışında yüreğine konan kıskançlık bebeği. Ruh gecesinin silinmez izi o.
Şüphesiz, şeytan büsbütün yalana dayanmaz, büsbütün hakikata dayanmadığı gibi.
68 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Diriliş Neslinin Amentüsü
Diriliş Neslinin AmentüsüSezai Karakoç
9/10 · 18,8bin okunma
69 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İslamın Dirilişi
İslamın DirilişiSezai Karakoç
9.3/10 · 9,7bin okunma
Rus feza pilotunun, “ göğe çıktım fakat orada Tanrıya rastlamadım” sözü ilk bakışta dinle ne kadar alay anlamı taşırsa taşısın, gerçekte din ihtiyacının ters taraftan ortaya keskin ifadesiyle çıkmasından başka bir şey değildir. Bu bir barbar mantığıyla aslında göğün daha ilk basamaklarında Tanrıyla karşılaşacağı ve cezaya çarpılacağı korkusunun korkmazlık zırhına bürülü tezahürüdür.
Reklam
Erdemlikte en yüce olmalısın ki, peşin hükümle seni aşağı görmeye gelen kendi aşalığını görsün. Müslüman, islâmı öyle sağ ve diri, canlı yaşa ki seni öldürmeye gelen sende dirilsin.
İsrafil’in sûrundan daha keskin bir sesle İslam çağırıyor. Ama Allah’ın sağırlaştırdığı kulağa kim sesini işittirebilir?
İyilik ve kötülük nedir ?
İyilik ve kötülüğün keyfiyeti Allah için “bir hikmet üzere yaratması” ve insanların kaderine “bir hikmet üzere” yerleştirmesidir. Bizim için bir şeyi iyi veya kötü yapan zahiridir, hikmet boyutunu bilemeyişimizdir. Bilemememizi de Allah istemiştir aksi taktirde sorumluk bizden kalkardı. Allah kötülük yaratmaz ama kötülük insan eliyle de yaratılmaz, insan acizdir. Allah bir hikmet üzeri yaratır, insan mertebesine getirdiği anlayışla onun iyi veya kötü olduğuna karar verir. 
GURBET tekrar paylaştı.
Fikriyatta yırtıcıyım, ama fiiliyatta kavgacı değilim.
Avrupa’nın en büyük dramı şudur: Kendini hiçbir zaman sevdirememesi. Zekasının hep tekniğe kayışı da bu sevgisizliğin doğurduğu güvensizlik psikolojisinden ileri gelse gerektir.
93 öğeden 76 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.