Halil YÜCEL
@Halilyucel81
1981
73 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Halil YÜCEL yorumladı.
Şeker ve hamuru azaltmak vücudumuzda ağrıları da azaltır.
Hatta kanser hastalarının ağrılarını dindirmek için bu kuralı uygulamanızı öneririm.Migren hastalarının atak sıklığını azaltmanın en pratik yolu,şekeri,
hamuru,peyniri ve asitli içecekleri terk etmektir.Özellikle su tüketimi yetersiz olan aynı zamanda şeker yoğunluğu fazla olan asitli içecek ve paket meyve suyu tüketen,rafine edilmiş undan yapılan ekmek tüketimi,makarna tüketimi fazla olan hastalarımda ağrılarının daha dramatik olduğunu binlerce defa tecrübe ettim
Sayfa 68Kitabı okudu
Şekerin kanser hücrelerini beslendiğini okumuştum bir yerde
Halil YÜCEL bir yorumu yanıtladı.
▪︎Kim kendi nefsini,Firavun'un nefsinden daha hayırlı zannederse,
kibirli olduğunu izhar etmiş olur.
▪︎Bir kimse müslümanlar arasında kendisinden daha şerli birinin olduğunu zannetse,o kimse kibirlidir.
Sayfa 125Kitabı okudu
Çok ağır olmuş bu tanım. Allah'a itaat eden bir Mümin'in nefsi, Allah'a karşı ilahlık iddiasından bulunan Firavunun nefsinden daha hayırlı değil midir?
3 önceki yanıtı göster
İhtimallerden ya da nefs terbiyesinden değil de, mevcut nefsten bahsedelim. Sizin nefsiniz şu an Allah'a iman etmiş bir nefs olarak, firavunun nefsi ile aynı değerde midir?
Halil YÜCEL bir yorumu yanıtladı.
"Zannederdik servet ile rahat artar,
Umardık ki rahat ile taat artar.
Bulduk bir ehli tahkik, sorduk hakikatinden;
Dedi : servet ile gaflet, rahat ile illet artar"
Okur Takip Önerileri
Halil YÜCEL yorumladı.
Müslüman felaket tellallığı yapmaz.
Ruhu bununla beslenen Müslümanlar var maalesef. Çünkü artık insanlara kazanmak yetmiyor, başkalarının kaybetmesini de istiyorlar.
Halil YÜCEL yorumladı.
"Modernite insanın fıtri özlemlerine cevap veremiyor.Cevap veremediği için de insana baştan sona bunalım
getiriyor.Her insan arayışa çıkamıyor Fakat herkeste gayrişuuri bir rahatsızlık var.Belki bir kademe sonra bu rahatsızlık şuurla da fark ediliyor."
İnsanı en çok arafta kalmak yorar. Modernizme tabi olan sahte mutluluğa, özünü bulan ya da kaybetmeyen gerçek mutluluğa erer. Arafta kalanlar ise bataklığa saplanıp kalanlar gibi çırpınıp duruyor. Ne batıyor ne çıkıyor, ne de kendine uzatılan iman dalını tutuyor.