Karısının huysuzluğunu bilen gençlerden biri bir gün Sokrates’e evlilikle ilgili bir soru sordu.
Soru şuydu: “Bir insan evlenmeli midir, evlenmemeli midir?”
Sokrates gülerek yanıt verdi: ”Hangisini yaparsan yap, pişman olacaksın.”
“Güzeldeki haz ne bir yararlanım hazzı, ne yasal bir etkinliğin hazzı, ne de giderek idealara göre uslamlamacı seyretmenin hazzıdır; tersine, salt derin-düşünmenin hazzıdır.”
Estetik haz, çıkardan bağımsızdır. Örneğin elma ağacı içeren doğal bir manzara gördüğünüzde estetik bir haz duyabilirsiniz. Ancak bu haz birazdan bu ağaçlardan toplayacağınız elmaları yeme planınızdan kaynaklanıyorsa artık estetik haz dan bahsetmek mümkün değildir: Elmayı yerken aldığınız haz yalnızca tat alma duyunuza hitap eder, herhangi bir akli yönü yoktur. Dolayısıyla manzaranın doğal güzelliğinin iç dünyanızda yarattığı manevi uyum ancak elmaya sahip olma gibi bir çıkar gözetme fikrinden bağımsız biçimde gerçekleşebilir.