Ne var ki beşinci ve altıncı yüzyıldaki Bizans yapıları, dış süslemelerden ve ayrıntılardan yoksundu. Bütün süslemeler ve dekorasyon, yapıların sadece içlerinde ve bağımsız olarak değil, ama mermer kaplamalar ve mozaikler olarak duvarlara uygulanarak gerçekleştiriliyordu. İbadet etmeye gelen insan, bu yapıların içinde, sanki havaya asılmış gibi duran kubbenin aydınlığı ve genişliği altında, doğaüstü bir dünyaya götürüldüğünü hissediyordu ve ayrıntıların bolluğu, renklerin zenginlik dolu etkisi ve mozaiklerin parıltıları, dindarları bir ötedünyaya ulaşmış olma duygusunu vermek için inceden inceye hesaplanarak düzenlenmişti.
Bilmiyorum ama burada bahsedilen iç süslemeler daha sonra camilerin iç süslemelerine de ilham kaynağı olacak diye tahmin ediyorum :D Kitapta ilerledikçe onları da paylaşırım.
1-Söz dinleyen, uyumlu, karakter rutini olan, toplum standartlarını seven ideal-uslu bir eş veya partner mi
2-İkna edilmesi zor, kararlı, dominant, kendi doğrularını savunma konusunda donanımlı, keskin bir dili olan, karakteri marjinal geçişlere yatkın, zihin kodları ters köşe bir karakter mi
Ya da bu ikisi de değil!!! 3 diyerek ....................... ne derdiniz.
Sebepleri ile beraber istiyorum eğer bunu belirtmek isteyenler olursa tabi
Böyle çift kutuplu düşünmeye gerek yok. En uysal insanın bile marjinal ya da açık fikirleri olabilir. Dünyada sadece iki çeşit kadın yok. Benim için ilgi çekici olmak tek başına yeterli değil mesela. Partnerimin bana ilgisi de önemli. Birlikteliğin evcil hayvan gibi besleyip eğitebileceğin, ya da sana tasma takmış gibi peşinden koşacağın biriyle olmak zorunda değil.