Kitaba büyük heveslerle başladığımı itiraf etmeliyim çünkü içinde feminizme dair şeyler bulacağımı bir öğretmenimden duymuştum. Ve evet buldum. Kitap bence akıp gidiyor, yarı otobiyografik roman olması sebebi ile çoğu yerde yazarla bütünleştim. Hissettiklerini hissedebiliyordum. Fakat kitabın bana ne katması gerektiğini anlamadım. Zaten hayattan uzaklaşma noktasındaydım ve buna destek çıktı diyebilirim. Bence herkesin okuyabileceği türden bir kitap değil. Kişiliği henüz tam oturmamış ya da ruhsal olarak boşlukta olan okurlara tavsiye etmem. Gerçi kitapta amaç aramak da çok doğru değil zira Sylvia "Sadece içimde susmak istemeyen bir ses olduğu için yazıyorum." sözüyle böyle bir beklentiye sokmuyor bizi. Ve en çok da bu sözünde kendimi buldum. Yazım yanlışlarımı düzeltebilirsiniz, teşekkürler.