Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nörgıl

Nörgıl
@KimHarin
16 okur puanı
Temmuz 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
"Güncelliğin dalkavuklarının yanıldıkları şey işte bu. Tarihin sahnelediği durumların yalnızca ilk dakikalar süresince aydınlatıldıklarını bilmiyor bu dalkavuklar. Hiç bir olay bütün süresince güncel değildir, yalnızca kısacık bir süre, başlangıçta. Milyonlarca televizyon seyircisinin açgözlülükle seyrettikleri ölen Somalili çocuklar artık ölmüyorlar mı? Ne oldular acaba? Şişmanladılar mı, yoksa zayıfladılar mı? Somali diye bir ülke var mı hâlâ? Dahası, hiç var olmuş muydu? Bir serabın adı olmasın sakın? "
Reklam
Mantıklı...
"Yavaşlık ile anımsama, hız ile unutma arasında gizli bir ilişki vardır. Gözümüzün önüne 3n sıradan bir durum getirelim: Bir adam sokakta yürüyor. Birden bir şey anımsamak istiyor, ama anı uzaklaşıyor. O anda, kendiliğinden yürüyüşünü yavaşlatıyor. Buna karşılık, az önce yaşadığı kötü bir olayı unutmaya çalışan insan, hâlâ çok yakınında olan zamanda, sanki bulunduğu yerden hemen uzaklaşmak istiyormuş gibi elinde olmadan yürüyüşünü hızlandırır. Varoluşun matematiğinde bu deneyim iki temel denklem biçimine girer: Yavaşlığın derecesi anının yoğunluğuyla doğru orantılıdır; hızın derecesi unutmanın yoğunluğuyla doğru orantılıdır."
"Kendi konaklarında ,toplantılarında ve topluluklarında Hindistan'daki evlenmemiş Çinlilerin durumuyla ,eğitimin ve Hristiyanlığın Afrika'da yayılmasıyla, bütün insanlığı düze çıkaracak toplumların oluşturulmasıyla hararetli bir şekilde ilgilenen bu kimseler neden kendi ruhlarında insanın bir diğer insana duyması gereken basit ilkel şefkati bulamıyor ?Acaba bu şefkat yok da onun yerini köşklerinde ,toplantılarında ve topluluklarında bu insanlara hükmeden kibir ,yükselme hırsı, çıkarcılık mı aldı?"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Fakat hayır,sizin ülkenizde yoksullar için kimsesizler yurdu vardır .'Yoksullar yoktur olmamaları gerekir ve yoksulluk üzerine kurulu acıma duygusu da olmamalıdır.' "
"...Hem çocuklar hayata sağlıklı bir şekilde bakar ,insanın sevmesi gereken ve gerçekten mutluluk bahşedecek şeyi sever ve bilirler ,oysa hayat sizi o denli aldatmış ve ahlaksızlaştırmış ki, sevdiğiniz tek şeyle alay ediyorsunuz ve nefret ettiğiniz ,sizi mutsuz eden şeyi arıyorsunuz."
Reklam
"Etrafımı çevreleyen her şey o kadar güzeldi ve bu güzellik öyle bir güçle bana tesir etmişti ki ,ben de zaten güzelmişim gibi geliyordu ,üzüntü veren tek şeyse kimsenin bana hayranlık duymamasıydı."
"...İnsanlar bu anlamda vefasızdı. Bir zamanlar değer verdikleri şeyler bir gecede anlamsız hale gelebilirdi."
"Bu otuz yıllık varoluşumda kayda değer bir iş yapmış mıydım? Sahiden birlikte olmak istediğim insanlarla vakit geçirmiş miydim? Önemli insanlara duymaları gerekenleri söylemiş miydim?"
"Yani insanoğulları dünyayı olduğu haliyle gördüğünü zannedebilir ama baştan aşağı yanlış anlamışlar. Aslında yaptıkları, işlerine gelecek şekilde dünyaya bir tanım uydurmak, olmadık anlamlar yüklemekti. "
Reklam
"Özgürlüğün beraberinde belirsizlik, güvensizlik ve endişe geliyordu. İnsanoğlu özgürlüğünü, kurallar ve rutinlere göre yaşamakla birlikte gelen güvenlik hissiyle takas etmişti, hem de özgürlüklerine mal olduğunu bile bile."
"Aşk gibi hayat da güzeldi çünkü bitmesi gerekiyordu..."
"Aşk bitmek zorundaydı. O kadardı işte. Herkes bu gerçeği bildiği halde âşık olmayı sürdürüyordu. Galiba hayat da benzerdi. Hepimiz bir gün bitmesi gerektiğini biliyor ama sonsuza dek yaşayacakmış gibi davranmaya devam ediyorduk. Aşk gibi hayat da güzeldi çünkü bitmesi gerekiyordu."
" Bunca zaman telefonda binlerce saat geçirmiştik ama ilişkimizi bitirmek için aynı telefonda beş dakika yetmişti."
"İnsanların kendi beceremediği ya da bilerek yapmadıklarını başkalarından beklemesine hep şaşırmışımdır."
"Sözleriniz o kadar içime işledi ki sahte olacaklarına bir türlü inanamıyorum."
"Aşk büyük bir hoca doğrusu, insana ömründe yapmadığı şeyleri öğretiyor. Onun verdiği derlerle çok defa bir an içinde adetlerimiz tamamen değişebiliyor. Yapımızdaki direnci kırıyor. Mucizeye benzer ani etkileri oluyor. Cimri bir adamı cömert, korkak bir adamı cesur, vahşi bir adamı uygar yapıveriyor. "
Reklam
"Ona dargındım, kızgındım, ondan ümidimi kesmiştim. Fakat gözüme her zamankinden güzel göründü. Hiçbir zaman bakışları içime bu kadar işlememişti. Hiçbir zaman sözleri bende bu kadar şiddetli arzular uyandırmamıştı."
"Fakat sevdiğini kaybetmek insana çok acı geliyor."
- Ah benim elimde ne var ki? Hep onun yüzünden. Hiç farkında olmadan gönlümü kaptırdım. -Bu aşkı gönlünüzden atmalıydınız. -İnsan zevk aldığı bir şeyi gönlünden nasıl atar?
"Basit ruhlu insanlara ne söylersen dinlerler, doğru yoldan çıktıkları zaman iki kelimeyle derhal yola getirmek mümkün olur. Fakat kafalı bir kadın çok başka bir mahluktur."
"Gözlerinizin açtığı yaranın merhemi yine gözlerinizdir."
"Çünkü kıskançlık... Sana nasıl anlatayım Georgette, kıskançlık öyle bir şeydir ki... İnsanın kafasına girdi mi, aklını fikrini perişan eder... "
Reklam
-Bayan Lynde kızıl saçlı ve çirkin olduğunu söyledi diye neden bu kadar öfkelendiğini de anlamış değilim.Bunu sen de sık sık söylüyorsun. -Ah, böyle şeyleri kendine söylemenle insanların sana söylemesi arasında çok fark var, dedi Anne ağlarken. Bir şeyin öyle olduğunu biliyor olabilirsin ama elinde olmadan insanların öyle olduğunu düşünmediğini umuyorsun.
-Deli olmak, düşüncelerini iletmekten âciz olmak demek. Sanki yabancı bir ülkedesin, çevrende olup biten her şeyi görüyor, anlıyorsun ama istediğini anlatmaktan, dolayısıyla da yardım bulmaktan umutsuzsun çünkü orada konuşulan dili bilmiyor, anlamıyorsun. -Hepimiz hissetmişizdir bunu. -Hepimiz şu ya da bu biçimde deliyiz zaten.
..."birkaç delinin aşırı davranışları yüzünden bütün bir ulusun suçlanmasının haksızlık olduğunu düşünüyordu."
Sayfa 68 - ZedkaKitabı okudu