Yavaşlık

Milan Kundera
Yavaşlık'ın kıssasından çıkan hisse şu: "Yavaşlığın düzeyi anının yoğunluğuyla doğru orantılıdır; hızın düzeyi unutmanın yoğunluğuyla doğru orantılıdır." Yavaşlık ile anımsama, hız ile unutma arasında gizli bir ilişki vardır. Bir şey anımsamak isteyen kimse yürüyüşünü yavaşlatır. Buna karşılık, az önce yaşadığı kötü bir olayı unutmaya çalışan insan elinde olmadan yürüyüşünü hızlandırır.  "Kundera, gerçek `libertin'liğin gücünü görüntünün zorba güçsüzlüğünün karşısına, Epikuros'un hazlarını otomobilin karşısına çıkartıyor." (Jean-Pierre Tison, LIRE)  "Varoluşun dayanılabilir hafifliğinin savunusu. Diderot ile Gogol yüzümüze ayna tutuyorlar: Sanıldığı kadar çirkin değiliz..." (Alain Bosquet, MAGAZINE LITTERAIRE)  "Yavaşlık, ciddi bir roman değil, bir şaka: Gevezeliğin can sıkıcı ciddiliğinde yitmekte olan hazzın gizini, haz aracılığıyla ve haz için yeniden bulmaya çalışan bir kitap. Don Kişot da bir şakaydı." (Pierre Lepape, LE MONDE)  "Milan Kundera, Roman Sanatı'ndan bu yana, kurmaca (fiction) ile denemeyi, deneyim ile imgelemi birleştiren bir roman biçimini ileri sürüyor. Ona göre roman sanatı bütün olanaklarını tüketmiş değil, keşfedilmeyi bekleyen daha bir yığın yol var." (Antoine de Gaudemar, LIBERATION)
120 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1995
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

120 syf.
3/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Sinirlerim bozuldu :D Kitapta konu bütünlüğü yok. Olay örgüsü çok saçma. Bu saçmalığı da kurmaca ve deneme birleşimi yeni bir roman sanatı yaratacağım derdine düşmüş yazar. Yani bu tarzı da sevenler çıkar muhakkak bişey diyemem herkesin kendine özgü bir okur zevki var sonuçta. Ama gerçekten çok kötü yaa :D İtiraf edeyim bir alıntı gördüğüm için kitabı merak edip aldım. Ayrıca kitabın ismini "Yavşaklık" diye yanlış okumuşum sonradan fark ettim ki "Yavaşlık" mış. Ama benim yanlış görmem kitabın ismine çok daha yakışır bir isimmiş Yavaşlık neredeyse yok ama "yavşaklık" (+18 ) yazılar ve sokak ağzı gırla. Sade bu konuda yazsa kitapta bir tutarlılık olur belli bir mantıkta giderdi yani. Ama yok daldan dala ve çok saçma Bazı argo sözler vardı onlar için 3 puan veriyorum. Gerisi sıfır...
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
Padişahım Çok Yaşa:)
120 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Bu kitabı bir oturuşta okuyacak kadar zamanım olduğu için şanslıydım tamam. Ama işini şansa bırakmıyor ki bu Milanku. Kendisiyle ne zaman hemhal olsam aklıma gelen cümle şudur zira: Padişahım çok
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
120 syf.
9/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Milan Kundera benim en sevdiğim yazarlardan 1idir herkesin çok seveceği 1anlatimi yok ama ben bulduğu 2li ilişkilerdeki tespitlerle, dönem siyasi vurgusuyla her daim sevdiğim tarz olmuştur kurduğum
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
Yavaşlık
120 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
İçinde yaşadığımız çağın hız fetişizmine sıkı bir cevap olmuş Yavaşlık. Farklı zamanlarda gelişen hikâyelerin hızda-yavaşta [unutuşta-anımsayışta] yani akışın değiştirilmiş ritminde tek bir bilinçte birleşmesinin anlatısı. Bir günlük kesitin anlatıldığı roman zamanında Milanku’nun zihnine girip asırlar arasında gide gele farklı hikâyeleri tek bir zihinde birleşmiş buluyoruz. Hangisi nerede, ne zaman başlıyor takibi kolay olmasa da bir süre sonra akışa uyum sağlanıyor. Ancak söz konusu yazarlara, filozoflara, müzisyenlere dair pek bir fikir sahibi değilse okur, keyif alınması pek mümkün olmayabilir. Bunu için belki biraz Sade, Laclos, Sartre bilmek; Epikürosçu yaklaşımı şöyle bir inceleyip hedonizmi tanımak gerekebilir. Hızlı hızlı okuyup sayfaları geçerken “Dur, yavaş ol bakalım, mevzuyu anladığına emin misin?” diyip zamansal, türsel, anlatısal sıçrayışlar yapıyor; anlatmak istediği şeyi tecrübe ettiriyor bir nevi. Çok tuhafsın Kundera.
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
120 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kundera için derler ki; o, yavaşlığın yazarıdır. Kahramanların usul adımları, hayatın sadeliği, zamanın büzülmesi, diyalogların felsefi uçları ve boşlukların köşeleri bu yavaşlığı canlı tutar. Yani her sıradan olay onun boyutunda yeni bir boyut kazanır. Okurken heyecan duymazsınız belki ama o tuhaf lezzeti de bir türlü elinizden bırakmak istemezsiniz. Geniş bir zaman diliminde güzel karakterler, sıradan diyaloglar arasında harika tespitler ve dokundurmalar. Keyifli okumalar dilerim.
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20151,461 okunma
150 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
Kundera'nın merkeze bir kavram koyarak onu didik didik etmesi, edebiyatın bir bilgi alanı olarak da gayet iyi iş gördüğünün en güzel göstergesi. Zira bahsettiği birçok olgu psikoloji, etoloji ya da sosyoloji ile paralellik gösteriyor. Çağımızın üretme ve hız fetişizmi beni bir de Kundera'nın gözünden meseleyi görmeye itse de kitapta tam olarak aradığımı bulamadım. Ancak yine de girişte ve kitap içerisindeki birkaç noktada yaptığı analizler beni benden almaya yetti. Bugün neredeyse artık bir ilke haline gelmiş "hız ile unutma" arasında kurduğu ilişkiyi okumak bile büyük bir keyif.
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
150 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yavaşlık
Yavaşlık
Varoluş sancısı ... en sıradan durumları bile mükemmel şekilde anlatan sıradışı yazar milan kundera kitabı. ''yavaşlık ile anımsama, hız ile unutma arasında gizli bir ilişki vardır. gözümüzün önüne en sıradan bir durum getirelim: bir adam sokakta yürüyor. birden bir şey anımsamak istiyor, ama anı uzaklaşıyor. o anda kendiliğinden yürüyüşünü yavaşlatıyor. buna karşılık, az önce yaşadığı kötü bir olayı unutmaya çalışan bir insan, hâlâ çok yakınında olan zamanda, sanki bulunduğu yerden hemen uzaklaşmak istiyormuş gibi elinde olmadan yürüyüşünü hızlandırır. varoluşun matematiğinde bu deneyim iki temel denklem biçimine girer: yavaşlığın derecesi anının yoğunluğuyla doğru orantılıdır; hızın derecesi unutmanın yoğunluğuyla doğru orantılıdır.''
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
İtiraf ediyorum okuması çok zor bir kitaptı ama pişman değilim. Deneme ile roman türünü, deneyim ile imgeleri birleştirerek; zamanlar arasında geçişlere ve tarihten bazı olaylara yer verilmiş. Kurgusu çok derin ve zorlayıcı. Milan Kundera'nın zekasına hayran kalmamak mümkün değil. Kitabı bitirdiğimde Franz Kafka'nın sözünün gerçekliğini iliklerime kadar hissettim: "Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulmuş bir darbe gibi sarsmıyorsa neden okuyalım ki? " Tanrıbilimsel kavramlar, kendi kendilerinin yansımaları olarak yaşamlarımızın bayağılığına yansırlar; her birimiz çok sıradan yaşamımızın bayağılığından dolayı (az ya da çok) acı çeker, buradan kurtulmak ve yükselmek isteriz. Her birimiz bu yükselişe layık olduğumuz, Tanrı'nın iyi kulu olduğumuz ve bu yükseliş için seçilmiş olduğumuz yanılsamasına (az ya da çok) kapılmışızdır. Örneğin, seçilmiş olma duygusu her aşk ilişkisinde vardır. Çünkü aşk, tanım olarak, hak edilmemiş bir armağandır; hak etmeden sevilmek, gerçek aşkın eksiksiz kanıtıdır. Bir kadın bana, "seni seviyorum, çünkü zekisin, çünkü namuslusun, çünkü bana armağanlar alıyorsun, çünkü zamparalık yapmıyorsun, çünkü bulaşık yıkıyorsun" derse, hayal kırıklığına uğrarım; bu aşkta çıkarcı bir yan vardır. Şöyle bir cümle duymak kim bilir ne güzeldir: "Zeki olmamana, namuslu olmamana karşın, yalancı, bencil, alçak olmana karşın senin için deli oluyorum."
Milan Kundera
Milan Kundera
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20151,461 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
Çok aşığım ben bu adama. Kundera inanılmaz bir adam. Her yazdığına mı hayran olur insan? Her kitabı mı bu kadar büyüleyici, akıcı, edebi olur? Oluyor. Edebiyat kokuyor, aşk kokuyor, erotizm kokuyor, siyaset kokuyor, felsefe kokuyor. Her kitabı bu kadar muazzam olmamalı ama :’) Gelelim “yavaşlık” kitabına. Milanku karısı vera ile eski bir şatodan dönüştürülmüş bir otelde, bir gece geçirmeye giderler. 18. Yüzyıl ve 20. Yüzyıl birbirine girer ve hız ile unutma, yavaşlık ile hatırlamanın paralelliklerini didikler. Dönemin siyasi atmosferine de, aşka ve erotizme de, psikolojiye ve sosyolojiye de, hazza ve hazcılığa da bol bol değinir. Ayrıca bu kitap büyük bir şakadır da bence. Komiktir, güçlüdür, büyülüdür. Her Kundera okuduğumda müthiş bir haz duyuyorum. Hem zihinsel hem bedensel. İnanılmaz hissettiriyor. Bu hazzı herkes yaşamalı. Okuyunuz, okutunuz efenim.
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma
150 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Milan Kundera'nın okuduğum ilk kitabıydı ve oldukça iyi bir tercih olduğunu düşünüyorum. Kundera'nın olay kurgusuna bağlı gibi gözüken romanı aslında olay kurgusundan çok şeyi içeriyor desek yeridir. Psikoloji, tarihsel devinim, yaşam görüşü, romantizm, ilişkiler, birey ve toplum, vs. Bu açıdan Camusvari bir zenginliğe sahip olduğunu da iddia edebiliriz. Kitabın genel teması hız ve yavaşlık/unutmak ve hatırlamak üzerine kurulmuş diyebiliriz. "Yavaşlığın keyfi neden yitip gitti böyle? Bir Çek atasözü der ki 'Tanrı'nın pencerelerini seyrediyorlar.' Günümüz dünyasında işsizliğe dönüştü aylaklık; kuşkusuz aynı şey değil." Bugünkü dünya bizden 'hızlı' olmamızı istiyor, hem de her zaman. İşte bu 'hızlı olmak' da 'unutma' getiriyor. Neyi unutmak? Sevmeyi unutmak, kendi olmayı unutmak, insanlığı unutmak, kısaca gerekli olan herşeyi. Kitapta birçok karakter var, şahsen ben okurken karakterleri ve olayları takip etmek yerine metine odaklandım, öylesi daha iyi olabilir diye düşünüyorum. Pontevin'den başladık. Pontevin'in 'dansçı' kavramı, 'manevi judo' kavramı. Sonra Berck ile tanıştık, Vincent var, Julie var, İmmaculata var, Çek bilgin var, kameraman var. Kişilerin iç dünyaları var, zenginlikleri var, yoksunlukları var. Düz bir şekilde okunursa kolay anlaşılır bir kitap değil, olaylar zaman akışına bağlı değil, o sahneden o sahneye hızlıca geçiyorum. Kundera'nın bu kadar küçük bir kitapta, bu kadar etkili yazması müthiş gerçekten de...
Yavaşlık
YavaşlıkMilan Kundera · Can Yayınları · 20181,461 okunma

Yazar Hakkında

Milan Kundera
Milan KunderaYazar · 18 kitap
Milan Kundera, Çek-Fransız asıllı yazar. Kundera, 1 Nisan 1929'da Çekoslovakya'nın Brno şehrinde doğmuştur. 15 kitap yazmış, sayısız ödül almış, yazarlık mesleği yanında uzun yıllar müzik ve sinemayla profesyonel olarak uğraşmıştır. Yaşamını Paris'te, eşiyle birlikte sürdürmektedir. Yaşamı 1929 yılında, orta halli Kundera ailesinin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Ludvik Kundera (1891-1971), 1948-1961 yılları arasında Brno Müzik Akademisi müdürlüğü yapmış olan, ünlü müzikolojist ve piyanist Leoš Janaček'in öğrencisiydi. İlk piyano derslerini babasından aldı ve ilerleyen yıllarda kendisi de müzikoloji üzerine çalışmalar yaptı. Lise eğitimini 1948 yılında Brünn'de bitirdikten sonra, Charles Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde, edebiyat ve estetik üzerine eğitim gördü. İki dönem sonra Film Akademisi'ne geçti ve yönetmenlik konusunda ilk makalelerini yazdı fakat daha sonra çalışmalarını politik baskı yüzünden durdurmak zorunda kaldı. II. Dünya Savaşı'nın sonunda Komünist Parti'ye üye oldu. Ancak 1948'in şubat ayında partiden çıkarıldı. 1950 yılında da bir diğer Çek yazar Jan Trefulka Komünist Parti'ye karşı faaliyetlerde bulunmaktan, partiden uzaklaştırıldı. Trefulka o günlerde gerçekleşen olayları 1962 yılında yazdığı Pršelo jim štěstí (Onlardan Yükselen Mutluluk) romanında anlattı. Kundera'ysa o günlerde başına gelenleri bir şaka olarak görmüş olacak ki, partiden çıkarılma sürecinde başına gelenleri anlattığı kitabının ismini Žert (Şaka) koydu. 1956 yılında Komünist Parti'ye tekrar giren Milan Kundera, 1976 yılında ikinci kez, Vaclav Havel gibi ünlü yazarlar ve sanatçılarla birlikte partiden ihraç edildi. 1968'deki Rus istilasından sonra, Prag Müzik ve Sanatlar Akademisindeki görevinden uzaklaştırılan Kundera, politik baskılara dayanamayarak Fransa'ya göç etti ve 1981 yılında Fransa vatandaşı oldu. 1979 yılında yazdığı "Gülüşün ve Unutuşun" kitabının yayınlanmasının ardından Çekoslovak hükümeti Kundera'yı vatandaşlıktan çıkardı. 1980 yılında Gabriel Garcia Marquez'in aldığı Commonwealth Ödülü'nü, 1981 yılında Tennessee Williams'la paylaştı. En bilinen romanı Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği 1988 yılında Philip Kaufman tarafından sinemaya uyarlandı. 1983 yılında Michigan Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verilen Kundera 1985 yılında da Kudüs Ödülü'ne layık görüldü. Çağımızın en başarılı düşünsel roman yazarı ve varoluşçuların sonuncusu olarak nitelendirilen Kundera'nın son kitabı Bir Buluşma, 2009 yılında yayınlandı ve 2010 yılında Türkçeye tercüme edildi. Uzun süren rahatsızlığının ardından Paris'teki evinde 11 Temmuz 2023'te vefat etti. Ödülleri Medicis Ödülü (Yaşam Başka Yerde) Mondello Ödülü (Jacques İle Efendisi) Commonwealth Ödülü Europa Literatura Ödülü Kudüs Ödülü
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.