İnsanların içgüdüleriyle kavradıkları ama zihinleriyle yorum yapamadıkları durumlar vardır; bu koşullarda en büyük şair en tutkulu ve en doğal çığlığı atan kişidir.
Kalabalık bu çığlığı hikayenin tamamı olarak algılar ve bununla yetinmekte haklıdır, hatta gerçek olduğunu anladığında bu hikayeyi yüce bulmakta daha da haklıdır.
Düzenli çalışan bir beyinde her zaman baskın bir düşünce vardır, bu düşüncenin uyumadan önce en son akla gelen ve uyanıldığında akla ilk gelen düşünce olmasıdır.
"Sevinç, uzun süre acı çeken yüreklerde güneşten kavrulmuş toprağın üzerine düşen çiy gibi bir etki yaratır; yürek de toprak da üzerine damlayan bu iyiliksever yağmuru içine çekse de bunu hiç belli etmez."
Madam de Morcerf'i götüren araba champs-elysées kaldırımlarını aşarken, Kont invalides'in biri çalan saatinin sesiyle başını kaldırdı
" İntikam almaya karar verdiğim gün yüreğimi söküp atmadığıma göre, aklımı kaçırmış olmalıyım, " dedi.
" Ahlaki yaraların gizlenselerde asla kapanmamak gibi bir özellikleri vardır; dokunulduklarında ağrımaya, kanamaya hazırdırlar; yürekte canlı ve açık beklerler."