Leylim Leylim
@Kitaplaratutunuyor
Sen hangi kuşun kanadıyla yaralısın böyle, yüzün hep kitaplara dönük.
İstanbul Üniversitesi
131 okur puanı
Haziran 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu...
Gün senden ışık alsa da bir renge bürünse;
Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse;
Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan
Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse...
Ey sen
244 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Okur Takip Önerileri
İnsanları sevmiyor değildi, sadece onlara ihtiyacı yoktu.
Bazen bu kendi kendine bel bağlama hâlini bir karakter kusuru gibi görürdü.
Sayfa 36Kitabı okudu
Bazı evlilikler alev alır, bazıları ölür, bazıları da yaralı bir hayvan gibi yenilmiş, yatar.
Sayfa 20Kitabı okudu
Sabahattin Ali'nin öldürülmesinin üzerinden geçen bunca süre içinde, Türkiye'yi yönetenler, Sabahattin Ali'ye davranıldığı gibi davranmamayı seçip, ülkemizin rotasını medeniyete doğru çevirebilirlerdi.
Çevirmediler!
Tersine, istisnasız bütün siyasi iktidarlar, bilafasıla, aynı hatayı sürdürmeyi seçtiler.
Bugün de durum farklı değil!
Havasından mıdır suyundan mı bilinmez, üzerinde yaşadığımız topraklar, tıpkı yüz otuz iki yıl öncesinde olduğu gibi, Sabahattin Ali'nin döneminde de, bugün de, aklın peşinde koşan evlatlarını yok etmeyi sürdürüyor.
Ne yazık!
Sayfa 408Kitabı okudu
Yanlışlarından arınmayı, çağdaş uygarlık düzeyini yakalamayı hedefleyen ülkeler için, Sabahattin Ali gibi evlatlara sahip olmak kuşkusuz çok önemli ve değerlidir.
Ülkemiz, maalesef, bu medeniyet düzeyini yakalamaya henüz niyetli değil.
Sayfa 407Kitabı okudu
Böylece, Sabahattin Ali gibi çok ünlü bir yazar gözaltında kaybolmamış, adi bir cinayete kurban gitmiş gibi görünecekti.
Sözüm ona, devletin eli temiz kalacaktı!
Sayfa 406Kitabı okudu
Sabahattin'in bir sanatçı ve aydın olduğu için, doğal olarak kalbinin solda attığını öldür Allah anlamıyordu iktidardakiler.
Oysa, aydın olmanın gereğiydi bu.
Bir aydın, dünyayı ve ülkesini, her zaman iyi görmek isterdi.
Yapılmakta olan yanlışları değiştirmeye gücü yetmiyorsa, bu göre vini en azından eleştirel yaklaşarak gerçekleştirirdi
Sayfa 302Kitabı okudu
Ne yönetilebilir ne de yönetebilirdi Sabahattin. Yalnız bir sosyalistti, o kadar!
Sayfa 301Kitabı okudu
Fillerin tepiştiği bir dünyada yaşanıyordu ve bu dünyada Sabahattin tek bir çim değilse de bir çimenlik parçasıydı o kadar.
Tabiatıyla, ezilebilirdi
Sayfa 283Kitabı okudu
Herkes geldi. Ev sahibinin rica ettiği gibi sağlarına sollarına bakarak, biraz kontrollü gelmişlerdi.
Hepsi de dünyaya soldan bakan, ilerici insanlardı.
Sabahattin'in "Sağınıza solunuza bakınarak gelin" demesinden ne kastettiğini gayet iyi kavramışlardı.
Sayfa 255Kitabı okudu
"Gün gelecek..." dedi Sabahattin bu yürüyüşlerden birinde.
"Gördüğün bütün bu konaklar yıkılacak ve yerlerini sefertası misali apartmanlar kaplayacak."
Sayfa 194Kitabı okudu
Dünyayı yaşanılamaz hale getiren, insandı.
Sabahattin, insanı anlamaya çalışacaktı her zaman yaptığı gibi.
Aslında Kuyucacaklı Yusuf ta yaptığı da tam olarak buydu.
Sayfa 225Kitabı okudu
Filozoflar dünyayı sadece çeşitli biçimlerde yorumlamışlardır.
Oysa sorun onu değiştirmektir.
Sayfa 221Kitabı okudu
Niçin ruhumuzun asla ısınamadığı kalıplarda kalmaya mecburuz?
Bir insana bundan daha büyük bir işkence olur mu?"
Sayfa 157Kitabı okudu