Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kübra Sarıkaya

Geçirdiği bir hastalık yüzünden akut strese yakalandıktan sonra hızlı yaşamını terk ederek sertifikalık bir farkındalık eğitmeni olan Roberto Alcibar, " bizi sonsuz bir döngüde yönlendiren otomatik pilotu devre dışı bırakmayı öğrenmeliyiz. Telefonda konuşurken ya da haberleri izlerken atıştıran insanları hepimiz biliriz. Az önce yedikleri omlette soğan olup olmadığını sorun buna cevap dahi veremeyeceklerdir," der.
Reklam
"Hayatımızın anlamını biz yaratmayız, onu keşfederiz." Sartre
Stres zamanla yıpratıcı etkiye neden olur. Sürekli acil durum, depresyona sebe olabilecek bazı hormonların salınımını engelleyen belleğe bağlı nöronları etkiler. İkincil etkileri sinirlilik, uykusuzluk ve kaygı haliyle yüksek tansiyondur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Günümüzde insanlar hummalı bir hızla ve neredeyse sürekli bir rekabet halinde yaşıyor. Bu heyecan kasırgasında stres, bedenin potansiyel tehlike veya sorun gibi algıladığı bilgiye verdiği doğal bir tepkidir..
Üzerinde öleceğiniz yaşı gösteren bir tabelanın uzak bir gelecekte olduğunu hayal edin.Yaşadığınız her yıl o tabelaya yaklaşıyorsunuz.Tabelaya ulaştığınızda ölüyorsunuz.
Reklam
Yemeğin servis edilmesi de önemli. Japonlar yemekleri birkaç küçük tabakta sununca daha az yemiş oluyorlar. Bir Japon restoranında sıradan bir öğün, beş tabakta servis edilir, dördü çok küçüktür ve ana yemek biraz daha büyüktür. Beş tabağın önünüzde olması çok yiyormuşsunuz hissini verir ama sofradan genellikle hafif aç olarak kalkarsınız. Bu nedenle Japonyadaki batılılar genellikle kilo verir ve ince kalır.
“Yediğimiz fazladan yemeğe, atıştırmalığa, öğlen yemeğinden sonraki o elmalı turtaya aslında gerçekten ihtiyacımız olmadığını biliyoruz, bunların hepsi kısa vadede zevk veriyor ama onları yememek uzun vadede bizi daha mutlu edecektir.”
Japonya'da yemek yemeden önce veya sonrasında tekrarlanan en yaygın deyişlerden biri "Hara hachi bu" cümlesidir ve "Midenin yüzde 80'ini doldur" anlamına gelmektedir. Kadim bilgelik, tıka basa yemek yememeyi tavsiye eder. Bu yüzden Okinawalılar, aşırı yiyerek hücresel oksidasyonu hızlandıran uzun sindirim süreciyle bedenlerini yormak yerine kapasitelerinin yüzde 80'ine geldiklerini hissettiklerinde yemeyi bırakırlar.
Neredeyse sonsuz yaşamın tam da ikinci Dünya Savaşının sonunda iki yüz bin masum hayatın kaybolduğu Okinawada kurulmuş olmasına hiç şaşırmadık. Yine de Okinawalılar, dışandan gelenlere düşmanlık beslemek yerine "daha önce onlarla tanışmamış olsan bile herkese kardeşin gibi davran" anlamına gelen ichariba chode prensibine göre yaşıyorlar.
Aslında birçok Japon asla gerçekten emekli olmuyor, sağlıkları izin verdiği sürece sevdikleri şeyleri yapmaya devam ediyorlar. Japoncada İngilizcede olduğu gibi işi temelli bırakmak anlamına gelen bir sözcük yoktur.
Reklam
“Kabaca "hep meşgul kalarak mutlu olma" olarak çevrilebilen bu Japonca kavram logoterapiye benzese de onun bir adım ötesindedir.”
Neden bazı insanlar ne istediğini bilirken ve yaşam tutkuları varken diğerleri kafa karışıklığıyla güçsüzleşiyor?
İnsanların hayattaki yaşam amaçlarını bulmalarına yardım eden psikolojinin adı, ‘’logoterapi’’ dir.
282 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.