Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

estelle

Korkuyorum Gezgin, korkuyorum. Sen aklın sesisin, ama korku aklın sesine kulak vermez. Ona kavuşamamaktan korkuyorum ve ona kavuşmaktan korkuyorum. Trablus'a ulaşamadan denizde yitip gitmekten korkuyorum ve Trablus'a ulaşmaktan korkuyorum. Ölmekten korkuyorum, Gezgin ve yaşamaktan, beni anlıyor musun?
Reklam
Ayrıca insanın evrendeki yeri konusunda da düşüncelere daldığını sanmıyorum. Fakat -bu söylediğim gerçekten gerçek babacığım- ben bütün bunları düşündüğüm halde yerimi bulamadım.
Sayfa 175Kitabı okudu
Yahu ben kendimi çok ihmal etmiştim, her şeyi bir sonraki güne bırakmıştım.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Artık yalnız kalacağıma göre, kimse artık benim yüksek sesle ya da içimden düşündüğümü bilemeyeceğine göre, bundan sonra her şey bana nasıl geliyorsa öyleydi. Yüksek sesle de düşünürdüm; istediğim kadar korkar, istediğim kadar ölürdüm.
Hemen teslim olmadım yani; fakat güzel şeylerin bir gün biteceğini biliyordum. Bütün hayat bunlarla doldurulamazdı; bir gün düşünmek zorunda kalacaktım.
Reklam
"Acaba iyi bir șey olacak mı? Hayır, dedim kendime. İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı."
"... hiç kimseye, hiçbir ifade vasıtasıyla sezdiremeyeceği bir his ânının mutlak yalnızlığı içindeydi."
Sayfa 112Kitabı okudu
"Vazgeçmiş değilim; yalnızca yorgunum, o kadar. ...Deborah, dünyanın o korkunç kargaşa okyanusunda, boğulmuş kişilerin hâlâ beti benzi sararmış, soluğu kesilmiş bir hâldeyken, gene bu okyanusa dönüp bir kez daha, bir kez daha denemesine yol açan ne gibi bir şey var acaba, diye merak etmekten başka bir şey yapamadı."
Sayfa 166Kitabı okudu
"Onları oldukları gibi, kendini de olduğun gibi bırakıp gene de sevebilir misin onları ?"
Sayfa 222Kitabı okudu
Hayatı boyunca sevgi açlığı çekmişti. Sevgiye hasretti. Varoluşunun temel talebiydi sevgi. Ama hiç sevgi görmemiş ve zaman içinde katılaşmıştı.Sevgiye ihtiyaç duyduğunu fark etmemişti bile. Şimdi de bilmiyordu bunu. Sadece sevginin nasıl ifade edildiğini görmüş, yüreği hoplamış ve ne kadar güzel, yüce ve muhteşem bir şey olduğunu düşünmüştü.
Reklam
Aniden sustu kaldı.Aklı karışıktı, kendini ifade edemediğini fark etmişti acıyla.Okuduğu dizilerdeki yüceliği, kor gibi parlayan hayatı hissetmiş, ama hakkınca anlatamamıştı. Düşündüklerini dile dökememiş, zifiri karanlık bir gecede, yabancı bir gemide, hiç alışık olmadığı halatların arasında el yordamıyla yolunu bulmaya çalışan denizciye benzetmişti kendini.
"O gün anladım ki senin dertlerin kimsenin umrunda değil. Bu hayatta tek başınasın ve başkalarından medet ummanın bir manası yok.Kendi sorunlarını yalnız kendin çözersin."
Sayfa 233Kitabı okudu
"Şunu kabul etmek gerekir ki, dünya çok boktan bir yer. Sana bu dünyayı sevdiren, hayatı çekilir kılan sevdiklerinin bu boktan şeye maruz kalması büyük haksızlık.Sadece güzel olanı görsünler istiyorsun ama yapacak bir şey yok. Herkes bu çirkinliğe maruz kalmak zorunda."
Sayfa 230Kitabı okudu
"Umudun bittiği yerde çaresizlik başlıyor.Dört duvar arasına sığmayan, nefes almanı bile zorlaştıran bir çaresizlik."
Sayfa 149Kitabı okudu
"...Çünkü kimse birbirini tanımak için sabretmiyor artık. Kimsenin kimseye ayıracak vakti yok. Oysa onu bir tanısanız, gözlerindeki hüznü bir görebilseniz. Kalbinde rengarenk çiçekler yetiştirir İsmail Abi."
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.