Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

n u r

muhabbetullah, sünnet-i seniyyenin ittibânı istilzam edip intâc ediyor. ne mutlu o kimseye ki, sünnet-i seniyyeye ittibâından hissesi ziyade ola. veyl o kimseye ki, sünneti seniyyeyi takdir etmeyip bid’alara giriyor.
Sayfa 59
Reklam
vazifenize odaklanın. tarih, hakkınızı asla yemeyecektir.
gönül kuşu diye bir kul cinsi var; hangi dala konacağını bilemezsin
Sayfa 190Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
askerî fetihten evvel mekke ahlaken fethedilmişti. bu nedenle fetih senesinde kılıçlar kınından çekilmemiş, mekke’nin kapıları hz. peygambere hiç korkmadan ve intikam alınacağı endişesine kapılmadan ardına kadar açılmıştı.
ve ikindiden sonra kur’an-ı kerim okunurdu evde. bütün evi o mânevî hava kaplardı. mağfiret havası. baba kur’an okur, anne yemek hazırlardı. iki nimet birbirine kavuşur, karışırdı âdeta. sonra annenin kur’an okuması sırası gelirdi. araya sıkışmış çok özel bir vakit gibi. babanın bütün evi okuması gibiydi. annenin okuması ise mahrem.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
ne mutlu meşalesi kur’an olan bir ümmete
insan, sağken bile ölümle karışıktır.
muhyeddin-i arabî hz.leri, aya fazla bakılmamasını öğütler. “ay ışığı, yüze zehir fakat sırta şifadır.” der. aslında, bu zehir, zehir değil, şifanın şiddetle ve ansızın yoğun olarak gelişinden doğma bir çarpılıştır. güzelliğin şiddetli çarpmasıdır ay çarpması. kuran sûre, sûre, ayet, ayet değil de birden bütünüyle inseydi, insanlık o’nun güzelliğinden, belâgatından mahv olmaz mıydı dersiniz?
madem onun rubûbiyetine razıyız, o rubûbiyeti noktasında verdiği şeye rıza lazım.
kardeşim, geçmiş sıkıntılı yüz günün şimdi sürurlu yüz gün hükmündedir. onları düşünüp şekva etme; onlara bakıp şükret. gelecek günler ise, madem daha gelmemişler, rabbin olan rahmanürrahimin rahmetine itimad edip, dövülmeden ağlama, hiçten korkma, ademe vücud rengi verme. bu saati düşün. sendeki sabır kuvveti bu saate kâfi gelir.
Reklam
devlet çok güçlü olduğunda, şiir susar. devlet tümden krizdeyse, savaş sonrası italyası’nda olduğu gibi, o zaman sanat söylemesi gereken şeyi söylemekte özgürdür.
Sayfa 93
şu dâr-ı dünya, meydân-ı imtihandır ve dâr-ı hizmettir. lezzet ve ücret ve mükafat yeri değildir.
her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var
şu gamlı haykırışlarla kim dövüyor havayı tanrım?
Sayfa 33
dingin bir şimdiki zamanı yaşamıyoruz artık, devamlı geleceğe hazırlanma gayreti içindeyiz.
Sayfa 57
364 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.