Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hikari

Hikari
@Luna_Lovegood
70 okur puanı
Temmuz 2021 tarihinde katıldı
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Aslında okumayı planlamadığım bir kitaptı. Ama kuzenimde gördüm ve okumaya karar verdim. Okuduğum en müthiş Agatha Christie'lerden biriydi. Aslında katili tahmin etmeliydim ama edemedim. Katilin başka biri olduğundan emindim ama sonradan ortaya çıkan beni şoka uğrattı. Kitap, kurbanlarını alfabetik sıraya göre öldüren bir katilin Hercule Poirot tarafından cinayetlerin çözmeye çalışmasını anlatıyor. SPOİLER (katil söylenmiştir) Franklin Clarke ha! Alexander Bonaparte Cust olduğundan emindim. Yani Agatha hep beklenmedik kişileri katil yaptığını bilsem de tahmin edemedim. Zaten suçu onun üstüne atıyor. Aslında ilk A,B ve D cinayetlerinin öylesine yapılması çok ilginçti. Asıl cinayet C cinayetiydi. Sör Carmichael Clarke'ın yani abisinin. Diğer cinayetleri C cinayeti şüphe çekmesin diye işliyor. Herkes D cinayetininde katilin bir hata yaptığını sanıyor. Ama bilerek yapmış. Hercule Poirot'yla dalga geçmesi çok gıcıktı. SON...
Cinayet Alfabesi
Cinayet AlfabesiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20225,1bin okunma
Reklam
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Spoiler içerir
Mükemmel bir kitaptı. İçimdeki Müzik kitabına konu olarak çok benziyordu. Aynı oradaki Melody gibi Charity de çok zeki ama konuşamadığı için bunu kimse bilmiyor. Ve ikisi de klavyeye yazarak konuşuyorlar. Ama bu kitabın on numara beş yıldız olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Kitap, on üç yaşındaki Charity'nin kötü muamele gördüğü Borden Akademisi'nden alınıp devlet okuluna gönderilmesini ve orada yaşadıklarını anlatıyor. Beni kitapta en çok üzen yerler Mason'ın Charity'i kasabaya taşındıklarından sonraki ilk görüşünde ona acımayla karışık duygular beslemesi ve Bayan Marcia ve Elvi Teyzenin Charity'nin öğrenemeyeceğini düşünmelerini. Fakat Charity'nin annesi ve babası çok sabırlı. Mason ve Elvi Teyze sonradan tavırlarını düzeltiyorlar. Ardından Mason en sevdiğim karakterler arasında yer alıyor. Charity'nin Borden Akademisi'nden arkadaşı Isabella'yı da düşünmesi beni çok etkiledi. Hemde bu okulda yeni arkadaşları varken. Jaz, Skyler, Julian, Peter, Stuart... En sevdiğim Stuart. Charity'ye karşı çok nazik ve iyi. Keşke kitapta ondan daha fazla bahsedilseydi. Bir de zorbalar var. Darcy ve annesi bunların en başında geliyor, özellikle annesi. Sassygirl72 adıyla bir dedikodu platformunda hesap açıp Charity'ye zorbalık yapıyor. Sinir oldum. Charity'nin kitabın sonundaki konuşması çok etkileyiciydi. Peyton Goddard'ın gerçek yaşamından esinlenerek yazılan bu kitabı okumanızı kesinlikle tavsiye ederim SON...
Gerçek
GerçekPeyton Goddard · Beyaz Balina Yayınları · 202190 okunma
99 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Spoiler içerir
Öncelikle söylemeliyim ki Bilgin Adalı'dan bu kitap tamamen soğuttu. Bunun iki sebebi var. İlki tarihe yönelik olmasıydı ve tarih kitabı okumaktan hoşlanmam. İlk bölümler tarihti. İkinci nedeni ise olayların çok hızlı olup bitmesiydi. Kötü adamları ne ara yakaladılar anlamadım. Ne zaman planladınız ne zaman uyguladınız arkadaş? Akıcıydı ama çok hızlı olaydan olaya atlıyor. Yağmurluklu adamın Erdal Öğretmen olmasına bile hiç mi hiç şaşırmadım. O da kötü adamdır diyip geçmiştim onun hakkında. Önceden okuduğum Zaman Bisikleti ve Çatalhöyük Öyküleri serileriyle bu kitap karşılaşınca ikisi birlik olup ezer suyunu çıkarır bu kitabın. Onlar inanılmaz ötesiydi hele Çatalhöyük Öyküleri. Efsaneydi. Kitap, Can, İrem, Selin ve Berke'nin Kariye Hazinesi'ni bulmaya çalışmalarını anlatıyor. Onlara Can'ın dedesi de yardım ediyor. Ve Erdal Öğretmen de dolaylı olarak. Kitap daha uzun olsa ve hazineyi arama süreleri daha uzun olsa çok daha iyi olurdu. Bilgin Adalı'yı ilk kez okuyacaksınız bu kitabından başlamayın derim. SON...
Kariye Hazinesi
Kariye HazinesiBilgin Adalı · Can Çocuk Yayınları · 202042 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
152 syf.
9/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Spoiler içerir
Kitap fuarından yazarından imzalı aldığım bir kitap. Yazarın aldığım iki kitabından ilkiydi bu. Türkçeye yabancı dillerden giren kelimeler ve hatalı kurulan cümlelerle ilgili vermek istediği mesaj güzel ve anlamlıydı ancak fazla abartıldığını düşünüyorum. Burçin ile Burçak'ın annesi Nevin Hanım sırf markası yabancı diye ürün almıyor mesela. Belki ürüne çok ihtiyacın var ve Türk markası yok. O zaman napacaksın? Bir de Burçak, arkadaşının oturduğu yeri tarif ederken arkadaşı yabancı ismi olan bir yerde oturduğu için annesine öyle söylemek zorunda kalıyor. Annesi de hemen atlıyor. Napsın kız ya! Nevin Hanım ve Aytül Hala fazla abartıyor bence. Akıcı olmasına rağmen okurken sık sık buna benzer şeyler söyleyerek okudum. Öte yandan hatalı cümlelerle ilgili kısımlar mantıklıydı. Oraları okurken "Harbi ya" dedim. Hikayeye gelirsek en sinir olduğum Burçak. Kardeşini epey alaya alıyor. Burçak'a habire "Neydi çocuğun günahı?" dedim. Ama Burçin de favorim. Canım ya! Bir de şu Türkçe isimli ama İngilizce gibi okunan isimler var. "Nice nice yaşlara" "Nays nays yaşlara" oluyor mesela. "Seven Çiçekçilik" de "Sevın Çiçekçilik". Onlara baya güldüm. Yani güzel kitap ama benim gibi şeyler demeyecekseniz okuyun bence. SON...
Off, Dilim!
Off, Dilim!Feyza Hepçilingirler · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2015348 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Sonunda yok artık bu ne dediğim ve ilk defa bu kadar şaşırdığım Agatha Christie oldu. Aşırı iyi planlanmış bir sondu. En çok inandığım kişi katildi ama sadece o muydu? Tavırlarından bile belliydi. Öte yandan ölen adama ohhh dedim. Kitap; Doğu Ekspresinde işlenen cinayeti ve meşhur Poirot Babamızın bunu çözmesini anlatıyor. Kitapta Türkiye-İstanbul'a bayağı değinilmiş. Poirot bile İstanbul'dan dönüyordu zaten. Hatta Agatha bu kitabı İstanbul Pera Palas otelde yazmış. Bir başka polisiyede bunu okumuş ve merak etmiştim. SPOİLER (katil söylenmiştir) OMG! Tüm yolcular katil! (Kontes Andreyni hariç) Hepsi Ratchett'ın vücudundaki on iki yaranın birini açmış. Hepsi sözleşerek. Ama asıl assolistimiz Bayan Hubbard'dı. Ne yalan söyleyeyim şüpheleniyordum. Tavırları epey heyecanlıydı. Poirot da bunu arka kapakta yazdığı gibi "kehanet sayılabilecek bir saptamayla" çözdü. Yolcuların neden böyle bir şey yaptığına gelince Armstrong ailesinin çocuğunu bu Ratchett kaçırıp öldürünce hepsi bu ailenin çalışanı olan yolcular intikam almak için yapıyorlar. Hala ben şok ben iptal modundayım. Kadın nasıl yazmış be! SON...
Doğu Ekspresinde Cinayet
Doğu Ekspresinde CinayetAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201925,9bin okunma
Reklam
207 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Spoiler içerir
Kitaplara fazlaca değinen güzel bir kitaptı. Kitap sever biri olarak benim açımdan güzeldi. Bir sürü alıntı yaptım çünkü tam alıntılık kitap. Kitapta; lise öğrencisi olan ve Natsuki Kitabevi'nin sahibi olan dedesini kaybetmiş Rintaro Natsuki isimli bir çocuğun bir gün ortaya çıkan Tekir isimli kediyle beraber kitapları kurtarmak için labirentlere gidişleri anlatılıyor. Ana mekanın Natsuki Kitabevi olması çok hoşuma gitti. Oldukça içe kapanık olan Rintaro'nun sınıf arkadaşı Sayo'yu çok sevdiğimi söyleyebilirim. Çocuğu canlandırıyor yeniden resmen. Tekir'e gelirsek... Kendisi başka bir kitap serisinde okuduğum kediye çok benziyor. Cümleleri onu hatırlatıyor. Biraz ukala da olsa sevmiştim. Ryota Akiba... Kibirli bir üst sınıf öğrencisi ama süper zeka maşallah. Bence bu labirentlerin birinde Sayo gibi Akiba da olmalıydı. Rintaro'nun labirentlerdekilerle yaptığı konuşmalar acayip kaliteliydi. Zaten alıntılarımı genelde oralardan yaptım. Kitapları da kurtarmayı başarıyorlar. Dördüncü labirentte bu defa kitapları değil, Sayo'yu kurtarması gerekiyor Rintaro'nun. Bu en gerilimli bölümdü. Sonuçta arkadaşını kurtaracak. Sonunda arkadaş oldukları için mutlu oldum. Ve ruhsal olarak da daha iyiydi. Sonu güzeldi. Kitapseverlere tavsiyemdir... SON...
Kitapları Kurtaran Kedi
Kitapları Kurtaran KediSosuke Natsukawa · Turkuvaz Kitap · 20202,709 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Her zamanki gibi katil konusunda ters köşe olduğum bir polisiye. Agatha'nın hala en sevdiğim kitabı On Küçük Zenci. Bu kitap ikinci sırada yer aldı. Ama bu liste değişecek. Daha Agatha'yı çok okumayı düşünüyorum. Ancak anlatım bana durağan geldi. Ama Poirot'nun katili nasıl bulduğunu falan anlattığı bölüm! Asıl orada başladı heyecanım. Bayan McGinty isimli bir kadının öldürülünce Hercule Poirot'nun bunu araştırmasını anlatan kitap, bazı bölümlere gülerek, bazılarını da sıkılarak okuduğum bir eser oldu. SPOİLER (katil söylenmiştir) Robin Upward beni şok etti. Hem McGinty'yi hem de annesini(!) öldürdü. O olduğunu öğrendikten sonra "Vay hayırsız" dedim. Katilin James Bentley olamayacağını biliyordum. Yoksa katili neden baştan versin ki? Benim tahminim Deidre Henderson'dı. Ama bilmem ne mümkün! En güldüğüm yer Poirot'nun Spence'i delirttiği yerdi. Neredeyse üçüncü cinayet olacaktı. Poirot'nun bu bu halleri beni benden alıyor. Ariadne Oliver isimli karakterde Agatha kendini olayın içine katmış gibi olmuş. Kafamda Bayan McGinty'yi zengin, yaşlı bir kadın olarak canlandırmıştım okumadan önce. Ve James Bentley'ye karşı bir sempati duydum. En nefret ettiğim karakter Laura Upward oldu. Kadın kibirli ve despot. Aynı zamanda itici. En sevdiğim ise tabiki adamım Hercule Poirot. SON...
Bayan McGinty'nin Ölümü
Bayan McGinty'nin ÖlümüAgatha Christie · Altın Kitaplar · 2009546 okunma
314 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Spoiler içerir
Yazarın okuduğum üçüncü serisiydi. Bence bu kadının kitaplarının aynı kişiden çıktığı çok belli. Farklı serilerde aynı isimli karakterler var. Afacan Beşler'de George diye bir çocuk vardı ve Gizli Yediler'de de ismi aynı karakter vardı. Bu kitapta da Jack diye bir çocuk var ve Afacan Beşler'de de vardı. Aynı karakter değiller ama bence farklı isimler koymalıydı. Bunun yanı sıra olaylar da benzer. Serilerin üçünde de bir grup çocuk gizemli olayları çözmeye çalışıyor. Karakterlerimiz; Lucy-Ann, Jack, Philip ve Dinah. Philip Dinah'yla ve Jack de Lucy-Ann'le kardeş. Lucy-Ann ve Jack'in ailesi yokken Philip ve Dinah'nın annesi var. Beraber yaşıyorlar. Yaz tatili için Bayan Mannering'in kiraladığı kulübede kalmaya gidiyorlar. Jack fotoğraf çekmek için oradaki eski şatoya gidiyor. Böylece olaylar başlıyor. Tassie adlı bir kızla tanışıyorlar. Ayrıca Kiki adlı papağanları ve Button isimli tilkileri var. Şato terkedilmiş olmasına rağmen çocuklar orada birinin kaldığını anlıyorlar. Hatta bir ara bu kişilerin ellerine düşüyorlar. Asıl olaylar Yaralı Boyun isimli bir ajanı yakalaması gereken Bill Smuggs'la beraber oldukları zaman başlıyor. Yani biraz sonlara doğru. Düşüncelerime gelirsek bu tarzı pek sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Akıcı ama heyecan baya sonra başlıyor. Eh işte idare eder bir kitap anlayacağınız. Beklentim daha yüksekti. Biraz hayalkırıklığı yaşadım. SON...
Şatoda Macera
Şatoda MaceraEnid Blyton · Artemis Yayınları · 2015154 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Spoiler içerir
Kitap okulda bu ayın okuma kitabıydı. Macera romanı diye geçmesine rağmen bence sonları hariç hiç macera romanı gibi değildi. Kitap; akrabalarının uğursuz dediği Büyükhala ve buna inanmayıp gülüp geçen ailenin kızı Peren'i anlatıyor. Kız yaz tatilinde Büyükhala'nın davetiyle onun evine geliyor. Orada pekçok kişi tanıyor. Zaman zaman gıcık biri olabilen Kuzey, kardeşi Ufaklık, öksüz Küçük Vahşi ve kitabın kötü karakteri Baykuş. İlk geldiğinde Kuzey'le pek anlaşamasa da sonradan araları düzeliyor. Okurken Kuzey'e hem uyuz oldum hem de çok güldüm. Ama en sevdiğim Küçük Vahşi oldu. Tam cadı valla. Öte yandan Büyükhala'nın öyküsünü saçma bulmadım desem yalan olur. Yani çiçekten daha ilginç bir şey beklerdim açıkçası. Akıp giden bir kitap ama bence öykü kısmı saçma. Fakat sonda Baykuş'a oh olsun dedim orası ayrı. Adam pişkin pişkin diyor ki "Yakında zengin bir katil olacağım. O zaman bağış yapar, iyi bir insan olurum." Yok artık! Allah'tan bataklığa düştü. Ve ne için? Bir çiçek için. Bir diğer karakterimiz ise Sıska. O da aynı Baykuş gibi Albatus çiçeğinin peşindeydi. Güya ortaklık yapıyorlardı. Albatus'u satıp parasını bölüşeceklerdi. Okurken "Ya sen kendin ara! Madem bu kadar değerli bu adam seninle paylaşır mı?" Mantık yahu! Ama n'aparsınız işte gözünü hırs bürümüş. Bence zaten Baykuş'un paylaşma niyeti yoktu. Eğer çiçeği ele geçirseydi Sıska'ya zerre kadar vermezdi kanımca. Dediğim gibi macera romanı pek sayılmaz bence. Olsun, yine de keşke okumasaydım demiyorum. Okunabilir. SON...
Bataklığın Kıyısındaki Ev
Bataklığın Kıyısındaki EvYeşim Saygın Armutak · Günışığı Kitaplığı · 2007217 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Spoiler içerir
Üç kitaptan oluşan Sınıftan Yükselen Sesler serisinin ilk kitabını bitirmiş bulunmaktayım. Aslında okumak gibi bir niyetim yoktu. Kitabı okul kütüphanesinde gördüm ve kapağını bir yerlerde gördüğümü hatırlayıp aldım. Kesinlikle HARİKA ÖTESİYDİ. Ne zaman kısmet olur bilmem ama devamını getireceğim. Okurken bütün çocuklara karşı sempati duydum. Başlarda sadece Luke ve Jessica'yı severken, Alexia'dan nefret ederken sonra hepsini çok sevdim. Ama bence bütün çocuklar gibi Bay Terupt'ın da kendi ağzından anlattığı bölümler olsaydı. Evet, kitap yedi tane beşinci sınıf öğrencisi olan Jessica, Peter, Alexia, Danielle, Anna, Jeffrey ve Luke'un anlatımıyla şekillenmiş. Hikayenin ana karakteri güya Jessica ama ben katılmıyorum hepsi ana karakter. Bay Terupt'ın başına gelen kazaya çok üzüldüm. O kadar iyi bir öğretmen ki. En başta Peter olmak üzere herkes çok üzülüyor. Neyse ki kötü son olmuyor. KARAKTERLER~ Jessica: Okula yeni gelen kız Peter: Sınıfın en yaramazı Alexia: Dost görünümlü dolap çevirici Danielle: Çekingen ve narin. Anna: Ailesi yüzünden dışlanan kız Jeffrey: Okuldan nefret eden çocuk (nedense başta ona karşı epey önyargılıydım) Luke: Sınıfın zekisi (ya da benim deyimimle Dolar Sözcüğü Çocuk) Bay Terupt: Dünyanın en iyi öğretmeni Serinin devamında bu çocukların yakın arkadaş olmasını istiyorum. Alexia bile değişip Jessica'nın arkadaşı olduğuna göre hepsi neden olmasın? Bakalım sıradaki kitapta neler olacak?
Sınıftan Yükselen Sesler
Sınıftan Yükselen SeslerRob Buyea · Altın Kitaplar · 2022520 okunma
Reklam
150 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Spoiler içerir
Enid Blyton'ın bir diğer serisi Gizli Yediler genel olarak güzeldi. Afacan Beşler serisine çok benziyordu. Buradaki karakterler Peter, Janet, Jack, George, Colin, Pam ve Barbara. Torling Kalesi'nde gördükleri bir gölgeyi araştırıyorlar. Ama bu o kadar kolay değil. Bir de Jack'in baş belası kardeşi Susie ve arkadaşı Binkie'yle uğraşmaları gerekiyor. Aslında Susie'nin onlara buluşmasının sebebi amcalarınının hediye ettiği teleskobu kullanmak. Ama ne yalan söyleyeyim okurken hiç heyecanlanmadım. Merak da etmedim. Zaman kalmadı. Çünkü kitap epey kısaydı. Sonu öyle vay denecek bir son da değildi. Fakat olay akıcıydı ve bazı bölümler güzeldi. SON...
Eski Dostlarımız Gizli Yediler
Eski Dostlarımız Gizli YedilerEnid Blyton · Artemis Yayınları · 201517 okunma
·
Puan vermedi
Spoiler içerir
George Orwell'ı ilk defa okudum. Kitap güzel ve korkunç sonla biten bir "peri masalı" gerçekten. Ana karakterleri hayvanlar olan bu kitapta insanların kölesi olmadan yaşamak isteyen bir çiftlikteki hayvanları anlatıyor. Ama güya insanlara boyun eğmek yok diye Ayaklanmışlardı sonradan gittikçe onlara benzemeye başlıyorlar. Bunun üzerine
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020247bin okunma
270 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Spoiler içerir
Agatha Christie'nin ikinci kitabını okudum. On Küçük Zenci'yle karşılaşınca On Küçük Zenci daha güzeldi. Tüm kitap tek olay anlatıyordu. Noel Kekinin Gizemi'nde ise öykü öykü anlatmış.Öykü kitabı yerine tek bir olayın anlatıldığı polisiyeler okumayı tercih ederim.Kitapta altı tane öykü var. İsimleri; Noel Kekinin Gizemi İkinci Gong Şamar Oğlanı Yirmi Dört Karakuş Düş Sarı Süsen. Arthur Conan Doyle'un nasıl Sherlock Holmes dedektif karakteri varsa Agatha Christie'nin de Hercule Poirot'su var. Ayrıca Miss Marple'ı da var ama onun kitabını okumadım. İlerde okuyabilirim. Zaten Poirot'yu da ilk kez okudum. Bence Sherlock Holmes'un karakteri daha sağlam. Hercule Poirot ne bileyim biraz komik geldi. Ama zeka olarak maşallah Poirot'un zekası aynı Holmes gibi. Sadece Holmes mesela bir yere örneğin Watson'a geldiğinde sadece gözlemle takır takır sıralıyor şunu yapmışsın bunu etmişsin diye. Ama neyse. Her dedektif aynı değil sonuçta. En sevdiğim öyküler ise Noel Kekinin Gizemi, Düş ve Sarı Süsen'di. Özellikle Düş'ün sonunda şok oldum. Farley'nin ölümünün intihar olduğuna öyle inanmışım ki. Ayrıca bu Hercule Poirot çok fena. Noel Kekinin Gizemi'nde Bridget'la işbirliği yapıp Colin ve Michael'a şaka yaptığını öğrenince vay sen çok fenasın dedim. Aslında sadece tesadüfen öğrendi Poirot da. Bu üçü ona Bridget öldü diye şaka yapacaktı. Yine de çok iyiydi. Sarı Süsen'de de Pauline'in cidden öldüğünü sanmıştım. Bir kitapta iki defa ters köşe oldum. En son sayfalarda Noel Kekinin yapılışını anlatıyor.
Noel Kekinin Gizemi
Noel Kekinin GizemiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 2020698 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
29 saatte okudu
Spoiler içerir
Miyase Sertbarut'tan okuduğum üçüncü kitap oldu. Biraz ince ama konusu çok güzel. Ayrıca kitap fuarından aldığım ve yazarına imzalattığım için yeri ayrı. Ünsüz YouTuberın Günlüğü ve Ünsüz YouTuberın Günlüğü Troller de çok güzel kitaplardı. Neden bilmiyorum ama çizimlerine de bayıldım. Hele ki kapak resmine. Acayip kaliteli. Kitap zayıf olduğu
Komşumuz Çok Acayip
Komşumuz Çok AcayipMiyase Sertbarut · Altın Kitaplar Yayınları · 201977 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Spoiler içerir
Sefiller şimdiye kadar okuduğum en anlamlı, insanları en iyi anlatan kitap oldu. Kitabı bitirince ağlayacaktım neredeyse. Sefalet, acı, mutsuzluk, umutsuzluk. Kitapta bu kavramların hepsi mevcut. Benim okuduğum epey kısaltılmış haliydi. İlerde tam metin okumak istiyorum. Aynı şey önceden okuduğum Monte Cristo Kontu için de geçerli. Kitap Jean
Sefiller
SefillerVictor Hugo · Fark Yayınları · 201787,5bin okunma
80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Spoiler içerir
Kaplumbağa kitabı okuduğum sekizinci Roald Dahl kitabı oldu. Ve beğendim. Zaten yazarın kitaplarını genelde severim. Tek sorun aşırı ince olması. Gerçi pek uzatılacak bir konusu da yoktu.Kitap Zıpzıp Bey ile Gümüş Hanım'ı anlatıyor. Zıpzıp Bey Gümüş Hanım'a aşık olduğu için onun çok sevdiği kaplumbağası Alfie'ye yardım etmek istiyor. Gümüş Hanım, Alfie'nin büyümesini istiyor. Zıpzıp Bey de bunu Gümüş Hanım'ın kalbini kazanmak için bir fırsat olarak görüyor. Ona sihirli kelimeler yazıp sürekli daha büyük kaplumbağaları o işteyken gizlice balkonuna bırakıyor. Bence Zıpzıp Bey bunu yapmamalıydı. Asla yalan söylememeliydi. Orada yanlış davrandı bence. Yine de genel olarak güzeldi...
Kaplumbağa
KaplumbağaRoald Dahl · Can Çocuk Yayınları · 2013288 okunma
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Tuhaf Deniz Kasabası serisinin üçüncü kitabı Shadowghast'ı (Karakasvet) bitirmiş bulunmaktayım. Ve yazarın üç kitabından bence en iyisi buydu. Daha korkunç, esrarlı ve her zamanki gibi macerelıydı. Malamander kitabı çok harika değildi, Gargantis daha iyiydi ve Shadowghast (Karakasvet) mükemmel ötesiydi. Yazarın aynı zamanda kitaplarına isim bulma
Shadowghast - Karakasvet
Shadowghast - KarakasvetThomas Henry Taylor · Genç Timaş Yayınları · 2021651 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Agatha Christie'nin ilk defa bir kitabını okudum. Harikaydı. Zaten polisiye seviyorum. Kitap; gizledikleri ve korktukları sırları olan on kişinin Zenci Adası'na çağrılıp ev sahibinin ortalarda olmadığını görünce bir zaman sonra bu sırları birbirlerine anlatmaları ve bir bir öldürülmeye başlamasını anlatıyor... SPOİLER Katil içimizden biri
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201832,4bin okunma
320 syf.
8/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Distopya tarzı bir kitap Çöpçüler. Bu tarz seviyorsanız öneririm. Ben distopya sevmeme rağmen pek beğenmedim. Beklentimin altında kaldı. Daha önceden okuduğum Liste ve Son Kelime'nin yanında biraz sönük kaldı bence. Kitabın ana karakterleri Landfill ve Babagoo. Kitap onların arasında geçiyor yer yer üzücü, yer yer mutluluk verici haliyle. SPOİLER Kitaptaki hayvanlara bayıldım özellikle Longwhite ve Orwell'a. Ve bu hayvanların isimlerinin yazarlara ait olması ( Longwhite hariç) harikaydı. Bence Babagoo ve Landfill'in arası çok soğuk. Babagoo Landfill'i sevdiğini söylese de bazı sahneler dışında Landfill özellikle kuralları çiğnerse çok kızıyor. Tamam Landfill için bunu yapıyorsun ama çok fazla kural var ve kurallar çiğnenmek içindir. Yine de kitabın sonunda ona üzüldüm. Bir de Dawn var. Ona çok kızıyorum. Landfill'i hoşgörmüyör ve tuhaf olduğunu düşünüyor. Acaba biraz empati yapsaydı ne olurdu? Hele onu eczane diye polise götürmesi? Onu sadece korkutuyor. Bunun dışında yanlış telaffuz ettikleri kelimeler var. Tikki(Tilki), mutteşem(muhteşem), sepze(sebze) gibi. Çok eğlenceliydi. İçeri'de olan bazı yerleri de görmek isterdim. Gerçekten merak uyandırıcı. SON...
Çöpçüler
ÇöpçülerDarren Simpson · Genç Timaş Yayınları · 2020400 okunma
384 syf.
6/10 puan verdi
·
59 günde okudu
Spoiler içerir
İlk kez bir Sherlock Holmes kitabı okudum. Ancak beğenmediğim noktalar var. Mesela; Holmes'a gelen müşteri ya da Holmes önceden çözdüğü olayları çok uzun anlatıyor. Kitabı bu kadar uzun sürede bitirmemin bir sebebi de bu. Anlatılan olayları okurken sıkılıp bıraktım ve uzun süre tekrar elime almadım. Hatta hikayeye baştan başlamak zorunda bile kaldım. Onun dışında hikaye kurguları güzeldi ama dediğim gibi olaylar çok uzun anlatılmış bence. Bir diğer nokta ise keşke olayı dinledikten sonra şüphelileri sorgulama ve ipuçlarını birleştirme işi biraz uzun sürseydi. Tabi bunlar benim düşüncem herkes katılmak zorunda değil. Kitap Holmes'un vakaları çözdüğü veya önceden çözdüğü olayları anlattığı on bir hikayeden oluşuyor. Hikayeler; Gümüş Şimşek Sarı Surat Borsacının Katibi Gloria Scott Musgravelerin Ritüeli Reigate Bulmacası Sakat Adam Brook Sokağı Cinayeti Yunan Tercüman Deniz Antlaşması Son Olay'dı Olayları Watson'dan dinlemek çok hoşuma gitti çok güzel anlatmış. Favori hikayelerim, Sarı Surat, Musgravelerin Ritüeli, Brook Sokağı Cinayeti ve Yunan Tercüman'dı. Özellikle Brook Sokağı Cinayeti. Harikaydı. İlk önce cinayet nerede hikaye bitti dedim ve bomba patladı. Polisiye gibi polisiye gerçekten. Kitap güzel. Uzun anlatımlardan sıkılmazsanız tavsiye ederim SON...
Sherlock Holmes - Oyun Başladı
Sherlock Holmes - Oyun BaşladıArthur Conan Doyle · Ren Kitap · 20161,732 okunma
216 syf.
7/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Samantha M. Clark'la tanışma kitabım Çocuk, Kayık ve Canavar. Kitabı çok aşırı sevmedim de çok nefret etmedim de. Ortada bir şeyler. Biraz da duygusal bir kitaptı. Kitap gözlerini açınca kendini sahilde bulan bir çocuğun yaşadıklarını anlatıyor. Çocuk kim olduğunu ve buraya nasıl geldiğini hatırlamıyor. Ve aklındaki sorulara cevap bulmak için bir maceraya atılıyor... SPOİLER Çocuğun kafasının içindeki Gıcık Ses'e sinir oldum. Çok itici. Bir de tam uzun süre susuyor sonra bir anda konuşuyor ya. Adı gibi çok gıcık. Çocuğun ilk gördüğü buzdolabı anısını ben de gerçek sanmış ve ıssız adada nasıl buzdolabı var diye şaşırmıştım. Ama başına gelen en acı verici şey bence adaya gelen üç çocuğun onu kurtaracağını sanıp sonra onu görmediklerini anlamasıydı. Fakat orada çocuk biraz saf davrandı. Nasıl çocukların onu görmediğini en başta fark etmedi ki? Ama bir taraftan da ona acıdım. Sonuçta kurtarılacağına o kadar çok inanmış ki bunu fark etmemiş. Ve çocuğun kaza sonucu komada olduğunu öğrenince çok üzüldüm. Meğer adada olan ruhuymuş. En sonunda Gıcık Ses'in içyüzünü ortaya çıkarması ve bedenine dönmesi çok güzeldi...
Çocuk Kayık ve Canavar
Çocuk Kayık ve CanavarSamantha M. Clark · Genç Timaş Yayınları · 2019160 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Kitap ilk kez okuduğum bir yazara aitti. Buna rağmen tek kelimeyle MÜKEMMEL bir kitaptı. Çok da akıcıydı. Ayrıca çok tatlıydı. Okuma süremin biraz uzamasının sebebi tatilde olmam. Yoksa hemen bitecek bir kitaptı. Kitabın konusu Cosmo adlı yaşlı bir golden retriver köpeğin yaşadıklarını kendi ağzından anlattığı günlük gibi bir şey. Cosmo'nun sahibi
Ben Cosmo
Ben CosmoCarlie Sorosiak · Timaş Yayınları · 2020519 okunma
Reklam
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Jozua Douglas'ın Korkunç Yüzme Antrenörü kitabını da okumuştum. Çok eğlenceli bir kitaptı. Bu kitap da çok eğlenceliydi. Bu kitabı beğenenler onu da beğenirler bence. Kitabın ana karakterleri Max ve Lot De Leeuw isimli ikiz kardeşler. Şahsen çok renkli çocuklar. Favori karakterlerim onlar. - SPOİLER - Açık konuşmak gerekirse Lot'ın rol yeteneğine
Korkunç İkizler
Korkunç İkizlerJozua Douglas · Can Çocuk Yayınları · 201819 okunma
368 syf.
7/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Cem Gülbent'in okuduğum ilk kitabıydı. Paradokya Adalet Yıldızı ve Kayıp Pusula serinin üç kitabından ilki. Kitabın başları fena değildi ama sonlara doğru çok sıkıldım. Bu da okuma süremi etkiledi. Yaklaşık bir ayda okudum. Okuduğum en uzun süren kitaptı. Diğer iki kitaba - Sırlar Geçidi ve Düşler Ülkesi - yine de bir şans vereceğim ama daha sonra. Şimdi kitaba gelelim... Kitabın yedi ana karakteri var. Bunların altı tanesi Paradokya'da yarışan yarışmacılar. Bir kitabı okuyup uyuduklarında Paradokya'ya gidiyorlar ve orada çeşitli görevleri yapıyorlar. Yaparlarsa uyanıyorlar ve hayatlarına devam ediyorlar. Eğer yapamazlar ve oyunu kaybederlerse öldürülüyorlar. SPOİLER Kitabın üç bölümü var. İlk bölümde karakterlerden bahsediliyor. Karakterler; Aslı, Oktay, Kemal, - birinci grup - Elif, Enes, Li - ikinci grup - ve Paroks - Paradokya'da oyunculara oyun başlamadan önce yardımcı olan yönlendirici - . İkinci bölüm Adalet Yıldızı'nda Aslı, Oktay ve Kemal yarışıyor. Aslı'nın oyununda okurun çözeceği bir şifre var. Ben ilk başta çözemedim. Üçünün de oyunu pek heyecanlı değildi. Ancak bu üç kişiden biri oyunu kaybedip öldürülüyor. Diğer iki kişi oyunu tamamlıyor ve uyanıyorlar. Üçüncü bölüm Kayıp Pusula'da Elif, Enes ve Li yarışıyor. Bence onların oyunları daha heyecanlıydı. Elif'in oyununda da şifreler vardı. Onları canım istemediği için çözmedim. Çünkü kitaptan soğumuştum. Elif'in arkadaşı Cansu'nun Paradokya'ya plansız gelmesi bence saçmaydı. Elif'ten aldığı kitabı okuyup Paradokya'ya giriyor. Paroks ona Paradokya'da başarılı olursa uyanacağını söylüyor...
Paradokya
ParadokyaCem Gülbent · Timaş Yayınları · 20112,018 okunma
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yazarın daha önce Düşperest serisi ve Canım Arkadaşım isimli kitaplarını okumuştum. Düşperest serisini beğendim ancak Canım Arkadaşım'ı pek değil. Kitaplar hakkında bilgi vermeyeceğim, okumayanlara spoiler olmasın. Gelelim bu kitaba... İran'la Irak arasında savaş sürerken sokakta yaşayan bir çocuk olan Emir ve arkadaşları için zaten zor olan koşullara bir yenisi daha eklenmiştir. Emir, bir dükkanda kırmızı bir balık görür ve onu çok sever. Ancak bu balığın ona neler yaşatacağını bilmemektedir... -SPOİLER- Emir'in arkadaşlarını - Ali hariç - sevemedim. Emir'den kuş vurmasını istemeleri zaten kötüydü ama Emir onlara kırmızı balığını almak için cebindeki parayı vermeyince onu dövmeleri hiç hoşuma gitmedi. Tamam, paraya ihtiyacınız olabilir ama sırf bu yüzden dövmek nedir ya! Askerler sokakta dolaşıp çocukları savaşmak için topladıkları sırada Emir ve Ali'yi de yakalıyor. Ve asker kampına götürüyorlar. Ali bu esnada yaralanıyor. Ali'ye bu yüzden acıdım. Emir'i ise asker kampında Doktor Yüzbaşı Samed yanına alıyor. Ve Emir'i hem oradan kurtarıyor hem de onu evlat ediniyor. Bu kısmı çok güzeldi. Ayrıca Emir, kırmızı balığı serbest bıraktı. Çok sevindim. Yıllar sonra Emir büyüyüp doktor oluyor. Ve yanındaki hemşireye şu sözü söylüyor: "İnsanlara yardım ettiğim her gün benim doğum günümdür!" Bu sözü çok beğendim. SON...
Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık
Dünyayı Sırtında Taşıyan BalıkÖzgür Balpınar · Timaş Yayınları · 2020913 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Bu yazarın daha önce Yeşil Ada'nın Çocukları isimli kitabını okumuştum. O kitap da güzeldi. Kıbrıs'ta yaşayan ve arkadaş olan bir Rum ve bir Türk çocuğu anlatıyordu. Bu kitapta ise Deniz isimli bir çocuğun büyükbabasına gelen mektupta bahsedilen Tarajar'ın kim olduğunu merak etmesi sonucu kendini bir maceranın içinde bulması anlatılıyor. Kitabı Yeşil Adanın Çocukları'ndan daha çok beğendim. Ama onu da okumanızı öneririm. -SPOİLER- Kitabın adında geçen Tarajar, Deniz'in büyükbabası. Büyükbabası bir Jar. Jarlar, Jara adlı bir gezegende uzun yıllar önce yaşayan canlılar. Gezegendeki yaşam koşullarının bozulması üzerine Dünya'ya gelmişler. Jaralıların ihtiyacı olan dört unsur; toprak, hava, su ve lapistir. Bir Jar beyinsel konsantrasyon yoluyla istediği canlının bedenine dönüşebilir. Ancak iki güneş zamanı böyle kalabilir. Zaman dolunca eski haline dönmelidir. Her Jar'ın bir kuş ruhu vardır. Bir Jar'ın ömrü doksan yıldır. Büyükbabası Deniz'e bunları anlatır ve onun da Jar olduğunu ve adının Jarka olduğunu söyler. Ben ayrıca Uskumru ve Kaya'yı da sevdim. SON...
Denizler Ötesinde Tarajar
Denizler Ötesinde TarajarHavva Tekin · Genç Timaş Yayınları · 201962 okunma