Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melek Bar Elmas

Melek Bar Elmas
@MBElmas
Dayatma gücü
Dayatma gücü, şiddet araçlarını kontrol ve komuta etme yetkisinden gelir.
Reklam
Yargısızlık, piyasayı coşturuyor
Kendi akıl yürütme yöntemi içerisinde piyasa odaklı muhakeme, ahlaki tartışmanın kamusal anlamını da boşaltır. Piyasanın çekici yanı tatmin edeceği tercihler üzerine yargı belirtmemesidir. Piyasa, malları değerlendirmenin diğerlerine nazaran daha üstün ve onurlu yollarının olup olmadığını sorgulamaz. Birisi seks ya da bir böbrek için para ödemek istiyorsa ve rızası olan yetişkin bunları satmaya istekli ise bir iktisatçının soracağı tek soru “kaç para?”dır. Piyasa yargılayıcı anlamda parmak sallamaz; hayranlık uyandıran ve bayağı tercihler arasında bir ayrım yapmaz. Sözleşmenin tarafları, değiş tokuş edilen mallara yüklenecek değerin ne olacağına kendileri karar verirler. Değerlere ilişkin yargı belirtmeme tavrı piyasa odaklı muhakemenin temelinde yatar ve onun cazibesini açıklar.
Piyasa toplumu olma yolunda mıyız?
Bir piyasa ekonomisi üretim aktivitesini düzenlemek için kıymetli ve etkili bir yoldur. Bir piyasa toplumu piyasa değerlerinin insan çabasının her köşesine sızdığı bir hayat tarzıdır. Böyle bir toplum piyasa içerisinde sosyal ilişkilerin dönüştürüldüğü bir yerdir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Acı paylaştıkça azalır
İnsanlar derin acılar yaşadığında, genelde bu acıdan kaçınarak kendilerini duyusal acıdan uzaklaştırmayı denerler. Bu şekilde korunduklarını ve çocuklarını da koruduklarını düşünürler. Acıyı görmezden gelmek gerçekte onu derinleştirir. Bastırılan şeyin genellikle yoğunluğu artar. Ailevi acıları konuşmamak çok nadir olarak onları iyileştirmek için etkili bir stratejidir. Acı başka bir zamanda, genelde sonraki nesillerin korkularında ve anormalliklerinde kendini göstererek tekrar su üstüne çıkar.
Sayfa 157Kitabı okudu
Çekirdek cümlemizin özünü çıkarma
Bir çekirdek cümle genellikle korku hissini ve duygusunu uyarır. Sadece bu kelimeleri söyleyerek bedenimizde güçlü fiziksel reaksiyon hissedebiliriz. Birçok insan, cümle söylenirken içinde yankılanan bir his dalgası olduğunu söylemiştir.
Sayfa 144Kitabı okudu
Reklam
Kaçmak sorunları çözmüyor.
Aile üyeleri mutsuz yaşamlar sürerken ve oldukça zor kaderlerinden muzdaripken, onları reddetmek, onları sevip acılarını paylaşmaktan daha kolaydır. Öfke duymak, üzüntü hissetmekten daha kolay bir duygudur.
Sayfa 117Kitabı okudu
Kan bağı, duygu bağını da kurar
Ebeveynlerin acısını paylaşan çocuklar bunu bilinçsizce, farkında olmadan yaparlar. Ebeveynlerini kurtarmak gibi körü körüne bir hayalleri vardır. İçgüdüsel olarak sadık olan çocuklar genellikle ebeveynlerinin acılarını tekrar ederler ve yaşadıkları talihsizlikleri yeniden yaşarlar. Hellinger’in sadakat bağı olarak belirttiği bu bağ sonra gelen bir kaç nesle taşınabilir ve aile mirasını mutsuzluk bağına çevirebilir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Suçlamaktan anlamaya geçmek özgürleştirir.
Geleneksel konuşma terapisi, çektiğimiz acının ana nedeni olarak anne-babalarımızı görüp onları suçlamaya odaklanır. Tıpkı durmadan aynı labirentte gezinen fareler gibi, birçok insan anne-babalarının onları nasıl hayal kırıklığına uğrattıkları ve hayatlarını perişan ettiklerine dair eski hikayeleri tekrar tekrar ele alarak onlarca yıllarını harcarlar.
Hayat bizi geçmişte çözümlenmemiş bir şeyle geleceğe gönderir.
Hayatımızı tam olarak planladığımız gibi yaşayabileceğimize inanarak kendimizi kandırırız. Çok sıklıkla, niyetlerimiz eylemlerimizden farklılaşır. Sağlığımızın iyi olmasını arzu edebiliriz fakat fazla abur cubur yeriz veya egzersiz yapmamak İçin bahaneler buluruz.... En kötü tarafı ise bizi geri tutan şey genellikle bize görünmezdir ve bizi hayal kırıklığı ve karmaşa içinde tutar.
Sorunu başkalaştırmak, algıyı kolaylaştırır.
Halen atalarımızdan birinin tamamlanmamış işinin bizim içimizde nasıl kökleştiği konusunda tam olarak emin olmamamıza rağmen, böyle bir bağlantı bilinçli yapıldığında bir iç rahatlaması getiriyor gibi görünmektedir.
Reklam
Dildeki ip uçları suçluyu söyler?
Eski travmaların parçaları içimizde olduğundan, arkalarında ipuçları bırakırlar, bu duygu yüklü sözler ve cümleler biçimindeki ipuçları genellikle bizi eski çözümlenmemiş travmalara bağlar.
İyi ile en iyi arasındaki mesafe saygıdır.
İyi öğretmenler bilgiye sahip olanlardır. En iyileri ise kişinin onların öğretilerine inanıp inanmamasıyla ilgilenmezler. Onlar gerçeği sunar ve sonra sizi gerçeğinizi keşfetmek üzere kendinizle baş başa bırakırlar.
Önemli olanı farketmek
Kırk Dördüncü Mesel Ün mü, can mı daha önemli? Can mı, mal mı daha değerli? Kazanç mı, kayıp mı daha ağır? Elbet dileği büyük olanın büyük olur harcı, Çok toplayanın çok olur kaybı, Azla yetinenin yüzü kara çıkmaz, Durmayı bilenin başı derde girmez Ve uzun ömürlü olur.
Zorba, en korkandır..
Zorba kendi ölümünün efendisi olamaz; Benim için en değerli öğreti budur.
Ne de olsa Avcı toplayıcıyız
Otuz altıncı mesel Ezecekler mi birini, o zaman onu büyütürler, Zayıf mı düşürecekler birini, O zaman onu olabildiğince güçlendirirler. Yok edeceklerse birini, O zaman onu olabildiğince geliştirirler. Budur görmek görünmezi Yumuşak olan sert olanı yener, Zayıf olan güçlüyü yener,
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.