Size bir fincan kahve ikram edebilir miyim, diye sordu, Çok teşekkürler, görevdeyken hiçbir şey kabul edemeyiz , Elbette , büyük yolsuzluklar hep böyle başlar, bugün bir kahve, yarın bir kahve üçüncüde her şey yitip gitmiştir zaten
Peki size getireceğim kahvenin yolsuzluk kapısını açan bir kapı olmasından korkmuyor musunuz, Bunun ancak üçüncü kahve kahveyle olduğunu söylediğinizi sizden işittiğimi hatırlıyorum, Hayır benim söyledigim üçüncü kahvenin yolculuk sürecini kesin olarak tamamladığıydı, ilki kapıyı açar, ikincisi yolsuzluk talibinin sendelemeden içeri girmesini sağlar, üçüncü kapıyı kesin olarak kapatır
Hadi gelin kitapları sokaklara bırakalım. kaçınız buna evet der?? hiç!! değil mi? sahip olmayı sahiplenmeyi ve hava atmayı seviyorsunuz koca kitaplıklar kurup dosta düşmana bilgili ve kültür kokan bir hava estirmek istiyorsunuz.:) itiraf edin okuduğunuz kitaplar sizde hiç bir şey yaratmamış yaratsa yardımlaşmayı öğrenirdiniz okumaya ihtiyacı olan yüzlerce insan var onlarla paylaşırdınız. koca büyük bir kitaplığınız olsun istersiniz çünkü siz çok siliksiniz.! bu bir kitap platformu olduğu için bunları yazma gereği hissetim gerçekten niye okuyorsunuz bu soruyu sormak istedim??? başkalarının fikirlerini niye böyle sahipleniyorsunuz?? fikirlerini yazan bu yazarlar eğer kimseyle paylaşmak istemeseydi yazar sonra da yakardı..Çok uzun yıllardır okurum ellime ne geçtiyse alıp okudum önce kitaplar beni seçerdi şimdi ben seçiyorum. okuduğum zaman zarfında hiç orijinal kitap almadım genelde korsan alıp okurdum. okuduklarımı gene verirdim çünkü ben bunu bildim okuduğumun bir başkasının okuması gerektiğini bir kitaplıkta tozlaşacak ve unutulacaklar sırf benim tatlı “ egom” okşansın diye:))..
Şiiri duymadan, ona katılmadan, incelemeden, ham halat yaşıyoruz. Şiir güzelleştirmiyor. Şiir insanları sömürmenin, uyutmanın, "entel edepsizliğin" aracı oluyor. Hıyar şairlerden, hıyar şiirler...