Bu yaşlardaki genç kızlar için-yaklaşık 16 yaşlarında-okudukları şiirlerin iyi mi kötü mü, sahici mi yoksa uyduruk mu olduğunun hiç önemi yoktur. Dizeler onlar için susuzluklarını dindiren kadehlerdir, içindeki şaraba dikkat etmezler, çünkü daha içmeden sarhoşturlar.
Mezarlığa benzeyen bir çöp kutusu yeryüzünün, özün büyük ardiyesini anımsatır. Nesneleri yan yana koymak olağandışı olanla olağanüstü olanı birbirine karıştırır.
"Yüce Tanrım!.. Ya ona azıcık merhamet ver, ya bana çokça dayanma gücü. Ya bendeki sevginin birazını ona ver; ya ondaki vurdumduymazlığın birazını bana. Tanrım!.. Ya onu bana ver, ya beni ona!.."
"Suçluluk hissi bir yara gibidir. İnsanı her zaman uğraştırır, suçlu olan bu yarayla oynayıp kabuğunu soymak ister, böylece yara hiçbir zaman iyileşmez."