Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Narmin
Narmin
@Narmin96
Olduğu kadar, olmadığı kader...
Web Developer
439 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Herkesin okurken kendinden bir parça bulabileceği bir kitap. Farklı hayat hikayeleri ile tanıştığım bu kitaptan ders alınacak çok örnekler var. Okurken bu gerçek hikayelerden etkilenmemek elde değil. Zaman zaman bizim de yaşadığımız sıkıntılara çözüm bulan Gülseren Budayıcıoğlu herkesin derdiyle yakınen ilgileniyor ve en önemlisi o insanlara değer veriyordu. Çünkü bazen bir insanın en ihtiyacı olduğu şey sevilmek, değer görmektir.
Özellikle sevginin, hoşgörünün önemini, hayatımızdaki zorluklarla başa çıkma yollarını bütün kitap boyunca öğrenmiş oldum. Çocukken yaşadığımız olayların, aile içi sıkıntıların, çevre ile olan ilişkilerimizin tüm hayatımıza nasıl etki edebileceğinin şahidi oldum bu kitapta. Severek ve her hikayenin sonunu merakla bekleyerek okuduğum bu psikoloji kitabını okumayı herkese tavsiye ederim. Keyifli okumalar :)
Uzun ama bir o kadar anlamlı, düşündürücü ve dokunaklı bir kitap oldu benim için. Öncelikle Martin Eden karakterini çok sevdiğimi söyleyeyim, zaman zaman ona acısam da dürüstlüğüne, yapmak istediği şey için sonuna kadar vazgeçmemesine hayran kaldım. Burjuva toplumuna karşı olan, kendi serbest fikirlerini açıkça dile getiren Martin doğruları söylemekten bir kez olsun geri durmadı. İnsanların gerçek yüzünü gören, aşk hayatında hayal kırıklığına uğrayan Martin Eden en sonda intihar etmiş olsa bile, hayat hikayesinde ders çıkarılacak bir çok konu var. Okudukça ufkumuzu genişletecek ve hayatta daha sağlam kararlar almamıza yardımcı olacak bir roman. Kitaplara bağlanıp kendini geliştirme azmi, sevgisi için yaptığı fedakarlıklar, asla burjuva sınıfına kendini teslim etmemesi okuyucular tarafından büyük bir rağbet kazandırdığından eminim.
Etrafımızda da ikiyüzlü insanlar çok, Martin defalarca bunun şahidi oldu, bu yüzden de insanlardan kaçmaya çalışıyordu artık ve kendini sonsuz karanlığa sevketti. Hayatın acı ve gerçek yüzleri, insanların sahtekarlıkları onun yaşama sevinci elinden almıştı.
Yaşamımızın tadını çıkarmak için biz de ikiyüzlü ve çıkarcı insanlardan uzak durmalı, bizi mutlu eden işleri yapmalı ve güzel günler biriktirmeliyiz.
Çok güzel bir roman ve herkese tavsiye edebileceğim bir kitap. Ben kitaptan kendi payıma çok şey aldım, umarım herkes kendince örnekler alır kitaptan. Herkese iyi okumalar. :)
Sevgili Dost,
Şimdiye kadar okuduğun en naif kitap hangisi deseler tereddüt etmeden "Posta Kutusundakı Mızıka" derim. Öyle ince, öyle güzel cümleler kullanılmış ki, okurken beni tarifedilemez güzelliklerle kaplanmış bir hayal dünyasına aldı. Yazar sanki duygularıma tercüman olmuş, hayatımın her anından örnekler veriyor. Çıkarılacak dersler, düşünülecek konular bulunuyor kitabın her satırında.
Duygularımız öyle körleşmiş ki, kitabı okudukça anladım ki, aslında etrafımızda olan bitenin ne kadar da az farkındayız. Kitapta bir çok ünlü kişilerden, Kuran'dan alıntıların kullanılması da kitaba ayrı bir güzellik katmış. Her paragrafı ayrı bir duygu yaşattı, ayrı bir hikayeye götürdü beni.
Ölmeden önce okunması gereken kitaplar listesine girecek bir kitap. :)
Ayrıca hediye için de mükemmel bir seçim, en kısa zamanda bir dostuma hediye edeceğim. :) Yazarın da belirttiği gibi "Sevgili Dost" diye hitap edip, gönlünüzü hoş eden dostlar biriktirmek dileğiyle. Keyifli okumalar.
Okur Takip Önerileri
Beni içine adeta hapseden, hiç elimden düşürmek istemediğim bir kitap oldu. Okurken masum ve samimi bir hikayenin içinde buldum kendimi. "Kürk Mantolu Madonna" romanıyla bilinen Sabahattin Ali'nin bu muazzam kitabı bana derin anlam kazandırdı, bazen içim hüzünle, öfkeyle kaplandı, ama anlatılan duyguları en yakın açıdan hissettim. Acı bir sonla bitmesine rağmen, saf ve derin bir aşk hikayesi yer alıyor romanda. Adaletsizlikle, zorluklarla, yoksullukla imtihan olunduğumuz bir dünyayı yansıttı bana. Cahilliğin ne denli felaketlere yol açacağına, manevi sıkıntıların bazen istenmeyen şeyler yaptıracağına şahit oldum. Diliyle, kurgusuyla, betimlemeleriyle başarılı bir kitap.
Kesinlikle okunması gerek diye düşünüyorum, herkese tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
İlk kez Livaneli kalemini "Serenad" kitabıyla tanıdım ve o kitapta olduğu gibi bu kitabı da okurken farklı duygular yaşadım. Doğu kültürü, Ezidilik ile ilgili bilgiler edinmekle beraber, genç bir mülteci kadının çektiği ızdırapları bir nebze olsa da hissettim. Adından göründüğü gibi huzurun parçalanmış olduğu bu hikâyede genç bir adamın başına gelen olaylar, sevdası için yaptığı fedakarlıklar ve hüzünlü ölümü anlatılıyor. Mülteci kampında yaşanan o zorlu hayat, genç kızların yürek yakan hikayeleri buna sebep olanlara ve Islamı lekeleyen zalimlere beslediğim nefreti daha da artırdı.
Kitaptaki betimlemeler, hayatın acı gerçeklerini anlatım şekli beni hayli etkiledi.
Kısacası herkesin okuyup ders çıkaracağı nitelikte bir kitap, herkese tavsiye ederim...
Yahudi soykırımını ve ırkçılığın getirdiği felaketleri göz önüne getiren bir roman daha. Bir çocuğun gözünden anlatılan bu olaylar Nazi kampında gerçekleşmekte ve sırf başka bir ırka mensup olan insanların çektiği acıları hissettiriyor. Fakat ne yazık ki, değil 2. Dünya savaşında, günümüzde de ırkçılık yapanlar görüyoruz; kendi etrafımızda, ülkemizde bile. Ama romanda da belirtildiği gibi 2 farkli ırka mensup olan insan arkadaş, eş, komşu, akraba olabilir. Ne yazık ki bunu anlamayan, ırkçılık adında psikolojik hastalığa tutulan milyonlarca insan var. Bir dönem yahudiler zulüm görürken şimdi onlardan daha fazla sayıda müslüman zulüm görmekte. Bu zulümlerin yakında biteceğini ve dünyaya tanıtılacağını umuyorum.
Filmini izlerken yaşadığım duyguları kitabı okurken de yaşadım ve son sahnede fazlasıyla duygulandım. Hem filmini izlemeyi, hem de kitabını okumayı tavsiye ederim. Keyifli izlemeler ve keyifli okumalar.
İlk kitap incelemem :)
Sarah Jio'dan okuduğum ilk kitap ama galiba diğer kitaplarını da hemen okuyup bitireceğim. :) Öncelikle akıcı ve kolay dili olmasıyla birlikte, ders çıkara bileceğimiz konulara değinmiş. Özellikle aile bağlarının önemine, kadın olmanın, anne olmanın zorluklarına yer verilmiştir. Dram-macera tarzı bu kitabı okurken iki ayrı zamanlarda ama kaderleri benzeyen iki güçlü kadının hayatına ve hayatında yaşadığı zorluklara tanık olacaksınız. Annelik duygusunun ne kadar özel ve yeri doldurulmaz olduğuna, çocukların aile sevgisine ne kadar ihtiyacı olduklarına, paranın mutluluk getirmediğine şahit olcaksınız . Sevdiklerimize değer verip, onlar için gerektiği fedakarlığı göstermek dersini çıkaracaksınız. Kitabın ismi farklı ve ilginç, anlamını kitabı okuyunca anlayacaksınız. :) Umarım benim gibi sizin de kalbinize dokunacak bir kitap olur.
Herkese tavsiye ederim, keyifli okumalar.
