Her anımız bir arayış... Okul yıllarımızda bulabildik mi acaba aradığımızı? İşe başladığımız ilk an neydi peki o görmek istediğimiz? Ya da arkadaşımızla ilk buluşmamızda aradığımız neydi? İşte Paulo Coelho Simyacı ile tam da o hep aradığımız ama anlamlandıramadığımız şeyin bize aslında ne kadar yakın olduğunu anlatmak istemiş. Kitapta Santiago'nun gördüğü rüyanın da etkisiyle kendini gerçekleştirmek için her şeyi bir kenara bırakıp tüm korkularına rağmen bir yolculuğa çıkışını ve bu yolculuğun sonunda gözleriyle değil de yüreğiyle bakmayı başarabilirse aradığının ona ne kadar yakın olduğunu anlatıyor. Çıkılan ilk yolculuktan itibaren aradığımız o mucize aslında hep yanı başımızda, kalbimizin atışı, aldığımız nefes kadar yakın bize. Yeter ki görmeyi bilelim. Yeter ki yüreğimizi dinlemeyi, ona bakmayı bilelim.
"Yüreğimizi neden dinlemeliyiz ?" diye sordu mola verdikleri akşam.
"Çünkü yüreğin neredeyse hazinen de oradadır."