Çok düşünüyorsun. Oğlum, ustan kötü örnek olmasın sana. Düşünülmesi gereken birircik şey, yaşamımın sonunda bilincine vardım bunun, ölümdür. Mors est quies viatoris, finis est omnis laboris (Yolcunun dinlenmesidir ölüm/ her işin sonucudur).
Herkes içinde bulunduğu durumu daha kötüsüyle kıyaslayıp durduğunda, Tanrı da ikisinin yerini değiştirip yaşattığı deneyimlerle önceki mutluluklarını aratabiliyor.
Roger was silent for a long, long time before—without looking at her—he said three of the hardest words an older man can say to a younger woman:
“You’ll manage it.”
İmalı sözlerden de hoşlanmam; ikiyüzlülüğe de tenezzül etmem; iftiradan ve dedikodudan tiksinirim. Maskeyi sadece maskeli balolarda takarım, insanların arasında değil.
Bir doğru vardı, bir de doğru olmayan; doğruya sarıldığın zaman, tüm dünyayı karşına bile alsan, deli olmuyordun... “Akıllılık çoğunluğa bakılarak ölçülmez”
Ne ben kimseye benziyordum, ne de başkaları bana. “Ben yalnızım, onlar birlikte” gibi düşüncelere dalıp gidiyordum.
Bundan da anlaşıldığı gibi, ben henüz bir çocuktum.