Asuman Mete

Asuman Mete
@Okuyuculardan
Başkent İletişim Bilm. Akedemisi
İzmir
Trabzon, 21 Ağustos 1973
51 okur puanı
Ağustos 2016 tarihinde katıldı
Bölüm 9
Yaklaşmakta olan Mamutlar ve bizonlar durmadan böğürüyorlardı. Sabahki kadar hızlı koşamadıkları görünebiliyordu artık. Boynuzlarını sağa sola savururken bedenlerini vermeye henüz razı olmamış gibi ovanın ruhundan, dağın ruhundan, ırmağın ruhundan imdat istiyorlardı sanki. Öndekinin sırtında yeni saplanmış bir ok yanmaya devam ediyordu. Sarıca' nın içinde bir seyler sızladı. Çöllerde ve taygalarda yalnız başına gezerken hissettiği türden bir duyguydu bu. Vicdan mı, merhamet mi, kalp mi kestiremedi.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
BÖLÜM 8
Büyük kasırgadan bu yana geçen süre belliydi ve sığırlar, hayvanlar arasında sığır veya hayvan gibi yaşamakta olan avcıların emek ve kurallarla güzelleşen böylesi bir hayat tarzını yalnızca akılla başarmaları mümkün görünmüyordu.
Sayfa 101Kitabı okudu
Bölüm 7
Eğer Ateş olmasaydı çöl gecelerinin ne ayazına ne de savrulan kumların bedenini kesen, delen ve hatta yakan acısına dayanabilirdi. Bir zamanlar annesi Parmak ile kurduğu dostluğu devam ettiren bu sadık köpek, çölün ayaz gecelerinde ona sokularak, hatta sarılarak yatmasaydı belki de hayatta kalması imkânsız olurdu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bölüm 7
Meğer onu alıp götürenler yalnızca onu götürmemişler, onunla birlikte hayatın anlamını, sevincini, neşesini ve gülümsemesini de götürmüşlerdi. Hareketsiz, âtıl, zavallı ve karamsardı. Akşam Yıldızı' na bakarak onu hayal ettiği zamanlar ve Sabah Yıldızı'nın doğuşunu beklediği zamanlar...
Bölüm 6
Yer Ana' daki bütün avcılar sonunda av oluyorlardı. Kimisi gönüllü, kimisi gönülsüz. Ruhlar ölmüyordu ama ödünç aldıkları bedenler, diğer ruhlar Yer Ana'da yaşayabilsin diye terk ediliyordu.Terk etmemekte direnen en güçlü avcıyı ise en sonunda Ulu Ruh yakalıyordu. Ulu Ruh'un Yer Ana' da nefes alıp verenlere neden avcılığı uygun gördüğü düşündü.
Reklam
Reklam
39 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.