Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ömer

Ömer
@Omerservet
" Kimselerin okumaya cesaret edemediği, herkesten daha yalnız bir cümleydim galiba. Öyle bir cümleydim ki , bedenimi oluşturan bütün kelimeler uzun bir sessizliğin üzerine dökülmüş birer çığlık gibiydi. "
lisans
Adana
24 Kasım 1988
36 okur puanı
Mayıs 2019 tarihinde katıldı
190 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
" Tütün Yorgunu " romanıyla tanıştım Talip Apaydın ile. Köy Enstitülerinden yetişmiş, halkın sorunlarıyla gerçekleriyle bezenmiş eserler üreten toplumcu yazarlar köy edebiyatıyla öne çıkıyor.. Öte Yakadaki Cennet 29 hikâyeden oluşuyor. Köy ve kasaba hayatından kesitler sunmuş her hikâyesinde. Kütüphanenizde bulunması gereken bir eser. Bu yazarımızla genç kuşakların tanışması gerekiyor.
Öteki Yakadaki Cennet
Öteki Yakadaki CennetTalip Apaydın · Cem Yayınevi · 197210 okunma
Reklam
173 syf.
7/10 puan verdi
Toplumcu gerçekçi yazarlarımızdan biri Talip Apaydın. Fakir Baykurt'tan sonra köy edebiyatını en iyi temsil eden yazar bana göre. 27 öyküden oluşuyor bu kitabı. "Elma Kokan Apartman" hikâyesini çok beğendim. Hikâye Yol, dil bilmez yurttaşların ekonomik durumlarının düzeltilmesini, kültür düzeylerinin yükseltilmesini, kendi haklarını savunmasını, çıkarlarını anlayabilir duruma getirilmesini istemeyen ; mevcut düzeni değiştirmeyen politikacıların (!) övünmeleri üzerine bir öyküydü. " Dumanlı Gün " hikâyesinde de sadist polislerin sorgulama yaptığı, herkesin birbirini ihbar ettiği o karanlık dönemden bahsedilmiş. Genel olarak tüm öykülerinde gerçekçi ve yalın bir dil var. Mutlaka okunmalı.
Yolun Kıyısındaki Adam
Yolun Kıyısındaki AdamTalip Apaydın · Cem Yayınevi · 19795 okunma
98 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Toplumcu gerçekçi yazarlarımızdan olan Osman Şahin , darbeler ülkesi Türkiye'nin 12 Eylül ünden sonraki baskı yüzünden öğretmenliği bırakıp zorla emekli edilen köy enstitülü yazar.. Köy enstitülü yazarların kaleminden çıkanlar o kadar aydınlatıcıki sorgulamamak için, görmemek için insanın aklı melekelerinden tamamen yoksun olması gerekir. 1980 Nevzat Üstün Öykü Ödülü alan bu kitabı 10 öyküden oluşmakta. Sömürü düzenine başkaldıran, Anadolu insanını konu edilen, içinde bulunduğu zor şartları değiştirmeye çalışan , kimi zaman da yoksulluğun verdiği çaresizliği kabullenen insanların öykülerine yer vermiş yazar. Tomruk taşımacılığı, obruk bekçiliği, pamuk işçileri, marabalar... Hepsinin yaptığı işler farklı ama tek bir ortak noktaları var o da topraksız olmaları, emri altında çalıştıkları ağalar, beyler ve gördükleri zulümler... Kitabıyla aynı isimdeki hikâyesinde ne güzel anlatmış toprak hasretini : " Benim olsaydın ey toprak, benim... Birgün olsun gölgemi eksik etmezdim üstünden, inan birgun olsun... Giysilerim sırtımda terden çürüse , üstüm başım çaputtan türbe ağacına dönseydi. Çalışır çabalar sabahları bereketinle yur yıkardım yüzümü. Sıra sıra çukurlar açardım üstüne. Fidanlar sokardım dibine ..."
Ağız İçinde Dil Gibi
Ağız İçinde Dil GibiOsman Şahin · Cem Yayınevi · 198416 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
116 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
1983 Sabahattin Ali öykü ödülü alan bu kitap yazarın okuduğum ikinci eseri. 18 kısa hikayeden oluşuyor ve her hikayenin başında, ortasında yahut sonunda yüzünüzde acı bir gülümseme bırakıyor. Okunmali.
Vidalar
VidalarSulhi Dölek · Cem Yayınları · 198339 okunma
280 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
İlk baskısı 1958 yılında yayımlanan kitap , ailesinin zenginlik özlemi ile aşkı arasında kalan Mustafa'nın - namı diğer avarenin - hikayesi. Mustafa'nın okula gitmeyişi avarelikten değil çorapsız, kitapsız deftersiz takunya ile mi gitseydim okula diyen Mustafa fakir bir ailede yetismenin sorumluluğu ile büyümüş. Varsıllık ve yoksulluk kavramları kitabın temel iki taşıni oluşturuyor. Kemal Sunal'ın da aynı isimli bir filmi mevcut. Kitabı okurken hatırlıyorsunuz filmi. Mustafa; anne, baba ve 4 kardeşi ile fakir bir mahallede yaşamakta. Tüm aile fertlerinin hayalleri var. Kizlar zengin koca, anne baba zengin bir damat ya da gelinin zengin ailesinin kendilerine sağlayacakları imkanları düşünmekte. Mustafa nin ise tek bir hayali var, kendisi gibi işsiz olan arkadaşları sülo ve çingene ile bir köfteci dükkanı açıp, komşu kızı Aynur la evlenmek. Ailenin mutluluğu ve beklentileri için mustafa mahallelerine apartman dikecek olan eski kaymakam Muzaffer beyin çirkin kızı Hülya ile evlenmiş buluyor kendisini. Yoksulluğun insanı nasıl hayal dünyasında yaşattığı öyle güzel anlatılmış ki. Yoksulluk geçmiyor. Bazen para ile de geçmiyor... Fakir Baykurt un dediği gibi " İnsanlar ne yapacaklarını bilecek kadar eğitilmedikce yokluğu dert olan paranın varlığı da dert oluyor." Güzel bir kitap, okunmalı.
Devlet Kuşu
Devlet KuşuOrhan Kemal · Ok Yayınları · 1969631 okunma
Reklam
76 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Severek okuduğum yazarın hemen hemen tüm kitaplarında aynı dirliksiz havayı soluyunca hayatını araştırmak istedim. Tosunerin 4 yaşındayken geçirdiği hastalığın izleri sadece dış görünüşüne değil tüm benliğine sirayet etmiş. Onda yalnızlığı, umarsızlığı, sevgi arayışını, " farklılığa isyanı" .. Eserlerinde fark edilebilir kılmış. " Var olmak iyi, yok olmaktan kaçınılmaz, ya varken yok sayılmaya ne buyurulur ? Ben de varım ! Diye çabalayım , ' sen yoksun ' desinler, sonra da tutup seveyim insanları , yaşamayı... Bu yenilgiye nasıl katlanmalı?..." Kitabın son cümlesi ise her şeyin özeti gibiydi. " ... Bir büyük tanrısal haksızlık vardır. "
Özgürlük Masalı
Özgürlük MasalıNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201270 okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kitabın arka kapağında içerdeki oğulların bir kısmının 1971 muhtırasi sonrası Mamak Askeri Cezaevinde çekindiği fotoğraf karşılıyor bizi. Birbirinden bağımsız öyküler hepsi. Mamak askeri cezaevinden, Ankara merkez cezaevinden, Kızılcahamam cezaevinden ' insan manzaraları ' çiziyor yazar. Cezaevindeki oğulların yaşadıkları, gelme sebebleri, cezaevi koşulları, yoksulluk... 1970 TRT Roman Başarı ödülü kazanan ve müstehcenlik gerekçesiyle toplatilan 'Yürümek ' kitabının yazarı sevgi Soysal 'in eşi de içerdeki ogullardan biri - Mümtaz Soysal - Toplumcu gerçekçi yazarlarımızdan Fakir Baykurt'un bu kitabı da kütüphanemin en güzel yerinde olacak. Tüm kitapları okunmalı ve okutulmali.
İçerdeki Oğul
İçerdeki OğulFakir Baykurt · Bilgi Yayınevi · 197544 okunma
218 syf.
6/10 puan verdi
Burjuva mı hırsız yoksa onlardan çalan mı?
Mubah şirketler grubu... Adından anlaşıldığı gibi şirketleşmek için her şeyin mubah sayıldığı, Yoksullara un dağıtmak için bir un çuvalı çalarak hırsız yaftasiyla asılmak yerine bir krallığı çalarak kral olmanın gerekliliğinden haksız zenginliklerin, sermaye birikimlerinin (!) aslında bir birikim değil de atalardan gelen hırsızliklarla sağlandığının ironik bahsedildiği kitap Ezginin günlüğünden tanıdığımız Hüsnü Arkan in Orhan Kemal Roman Ödülü almış kitabı. Beni pek sarmadı açıkçası. Yazarın okuduğum ilk ; benim içinse son kitabı. Okunmaya değer bir kitap yine de.
Hırsız ve Burjuva
Hırsız ve BurjuvaHüsnü Arkan · Kırmızı Kedi Yayınları · 2014242 okunma
323 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
1973 Orhan Kemal Roman Ödülü kazanan roman yazarın 72 de yayımlanan ilk romanı. Aynı zamanda 12 Mart sonrası yayımlanan ilk 12 Mart romanı olma özelliği de taşıyor. Yazar 12 Mart döneminde yaşadığı bir gözaltı sürecinden esinlenerek bu romanı yazmış. 1971 deki askeri darbenin sonrasındaki kaosun anlatıldığı kitap , kitap kahramanının geçmiş ve günümüz arasındaki gelgitlerle yaşam boyu nasıl gözaltından geçmiş olduğunu anlatıyor. Bu nedenle otobiyografik bir roman olma özelliği taşıyor. Roman karakterinin ismi verilmemiş, romandaki kişi gözaltına neden alındığını bilmiyor, gözaltı sürecinde kendisine kimi öldürdüğü soruluyor. Birini hatta birden çok kişiyi öldürdüğü doğru. Fakat öldürdüğü kişiler kendisine kötü davranan ailesi ve çevresindeki kişiler. İşkence odasındaki gözaltı sürecinden geçmişe giderek bir çocuğun hayal dünyasında yakın çevresini öldürmesinden bahsedilmiş. Ve bu öldürmelerle Haksız gözaltılardan , hukuksuz işlemlerden, keyfi tutuklanmalara atıfta bulunuyor yazar. Romanın başından sonuna kadar soru işareti olan roman kahramanının kimi öldürdüğü kitabın sonunda açıklığa kavuşuyor. Avucunda ipek böceği kozası ile gelen sorgucunun ' bunu kim öldürdü ' diye sorması ve roman kahramanının ' onu ben öldürdüm , kumaş dokunabilmesi için koza içindeki ipek böceğini öldürmesinin gerekli olduğunu' demesi kıtabin en can alıcı kısmı bence. 12 Mart döneminde yapılan gözaltıların sebebinin ne kadar mantıksız ve hukuksuz olduğu başka türlü anlatilamazdi.
Büyük Gözaltı
Büyük GözaltıÇetin Altan · Bilgi Yayınevi · 1972234 okunma
229 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
1981 madaralı roman ödülü ne layık görülen kitap farklı sınıflardan insan hayatlarına güzel bir dille yer vermiş.Küçük çıkarlar peşinde koşan zenginler, yozlaşan sıradan insanlar, birbiriyle ilişkili görünmese de kesişen farklı hayatlar anlatılıyor. 12 Eylül Türkiyesine de şu cümlelerle değinmiş yazar. " ... Yeni ölülerin adlarını sayıyor radyolar mahalle aralarında,gazate resimlerini basıyor. Vurulanlar, bıçaklananlar, taşla sopayla zincirle can verenler... " Roman , birbirinden farklı insanların hayatlarına değinmiş. Köyden dışarı çıkmamış, hasta anasını sırtında taşıyarak kasabadaki hastaneye götürmeye çalışan, bir tanıdığın yoksa hastanede ölmenin bile lüks sayıldığı yılların portresi Mehmet Yalnız... 20 gün bir dam altında karı koca gibi yaşadığı kadını -hayat kadını emineyi - İstanbul'da arayan ve sonrasında bir sandıkta dizleri çenesinde yol kenarina bırakılan öldürülmüş berber Recep, kendisini Mehmet Yalnız ın bulmasını bekliyordu.. Kovancıların Zeynel ve kendir ailesi vardı bir de. Küçük çıkarlar, ince hesaplar peşinde koşan Yusuf kendir üst sınıfı - burjuvazinin yozlaşmışlığını - temsil ediyordu. Ve son olarak Kendirlerin hayatlarına zıt bir şekilde yaşayan Yoğurt satan , elinden her iş gelen, ailesiyle günübirlik, haftalık işlerde çalışan, site yazlıkcılarının tadilat işlerini yapan Zeynel vardı. Birbirini tanıyan ve tanımayan insanların temasları, karakter analizleri etkileyici bir dille anlatılmış Güzel bir tat bıraktı kitap. Okunmalı
Danaburnu
DanaburnuOktay Rifat · Karacan Yayınları · 198059 okunma
Reklam
180 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
1975 madaralı roman ödülü alan kitap, Eşeği ile yük taşımacılığı yapmış olan yaşlı Hüseyin Ağa nın oğulları tarafından dışlanmasıni ve sonrasında kendisine geçici bir iş bularak ( tarla bekçiliği ) yol üstünde tanıştığı ve evine misafir olarak gittiği kadının kocasına çalışma saati konusunda, tarlasına bekçilik yaptığı Nail bey in ( Nail Abbas Sayar ) yardımıyla yardımcı olmasını ve akabinde bu yardımın karşılığı olarak kadının Hüseyin ağayı kendisi gibi dul olan annesiyle tanıştırmasini anlatıyor. Kendisinden en az 20 yaş küçük Yeni karısı tarafından horlanan Hüseyin Ağa'nın nihayetinde yaşama sevincinin kalmaması ile tüm herkesten, özellikle de hayırsız oğullarından intikamını özkıyım ile alarak roman son bulur. Toplumcu gerçekçi yazarların kitapları mutlaka okunmalı. Fakir baykurt tan sonra okuduğum köy edebiyatı yazarları arasında kütüphanemde yerini aldı Abbas Sayar. Diğer kitaplarını da severek okuyacağımdan eminim.
Can Şenliği
Can ŞenliğiAbbas Sayar · Cem Yayınevi · 1980249 okunma
301 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir çoğumuzun izlediği, başrollerinde Kemal Sunal ve Füsun Demirel in oynadığı Kiracı filmi bu kitaptan uyarlanmış. 83 madarali roman ödülü alan kiracı, yazarın okuduğum ilk kitabı. Yer yer güldürse de , günden güne nüfusu artan koca şehir İstanbul'da yaşamanın zorluklarından tutun da, doğma büyüme bir İstanbul'lu devlet memurunun geçim sıkıntılarından bahsetmekte. Kerim kocaman in psikolojisinin günden güne bozularak anormallik sınırına dayanmasından öncesini 1-2 yıl geriye giderek anlatmaya başlıyor yazar. Bir kamu dairesinde - basımevi - çalışan Kerim, eşi , kaynanası ve üç çocuğu ile kiracıdır. Maaşının yarısını kiraya verirken bir de ev sahiplerinin zam talepleri iyice bunaltmistir Kerim'i. bu sıkıntılara bir de iş yerindeki suhendan ile olan gönül ilişkisi de eklenince işler içinden çıkılmaz bir hale geliyor. Kitapta , ayağı kayarak düşuyor kerim kocaman ; filmde ise kendisi atlıyor. Ama kafalarda aynı soru işaretiyle bitiyor ikisi de... Acaba banker sozunde durup bir konut verdi mi ?
Kiracı
KiracıSulhi Dölek · Cem Yayınevi · 198436 okunma
272 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
- Spoiler içerir - " Kötü yol, düzensiz toplumların yarattığı bir kader çizgisidir. Kötü yola itilenler alınlarında ki yazının gereği olarak bu yola düşmezler. Onları bütün iyi niyet ve çabalarına karşın düşüren toplum düzensizliğidir " diye yazar kitabın arka kapağında. Çamaşırcı Ayşe'nin kızı Nuran in kötü yola itilisinin hikâyesidir
Kötü Yol
Kötü YolOrhan Kemal · Öncü Kitabevi · 1969682 okunma
66 syf.
3/10 puan verdi
Öykü, roman, şiir, deneme... Kitabın son sayfası da bittikten sonra sende bir iz, tat bırakır ya yazılanlar. Kasırganın Gözü'nde ne bir iz ne bir tat bıraktı bende. 2008 Attila İlhan Roman Ödülü alan bu kitabi okumaya başlamadan önce beklentim yüksekti. Yazarın okuduğum kitaplarından Sancı Sancı, Kambur, Güneş Giderken.. özellikle Sait Faik öykü ödülü alan Güneş Giderken'in yeri ayrıdır bende. Ama kasırganın Gözü'nde anlatıcının melankolik hâli kitabı gerçekten anlaşılmaz kılıyor. Evinin balkonundan, camından sokağina bakan anlatıcının anılarıyla boğuşması, gördüğü insanları yorumlamasi ve onlarla olan anıları.. bir olay örgüsu olmamasına karşın roman olarak ele alınıyor. Yazarın da 31. Sayfada yazdığı gibi " bu yazdıklarım için ' roman değil ' diyen biri olacaksa şimdiden bıraksın okumayı ! Benim için artık çok geç. Okuyan geç kalmış değil... " Benim için de artık çok geç, başladığım kitabı okumak zorundayım.
Kasırganın Gözü
Kasırganın GözüNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201057 okunma
280 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
-Spoiler içerir- Kızıl Nehirler'in Pierre Niemansi bu defa Grange'nin son kitabı Küllerin Günü ile çıkıyor karşımıza. Radikal reform yanlısı Hristiyanlar olarak bilinen Anabaptistlerin dini ritüellerinin ve kendilerine has yaşam tarzlarının bolca bahsedildiği bir polisiye-gerilim(!) Kitabın konusuna gelince, kendi özel ari ırklarını yaratmak için Anabaptistlerin yaptıkları ensest evliliklerle doğan özürlü çocuklarını yakmalarını ve bu temizlik işlerinden kendi çocuğu da etkilenecek olan bir annenin bu ritüellere bir son vermek için işlediği bir takım cinayetlerin konu edildiği, sonu tahmin edilebilir bir kurguyla işlenen yavaş tempolu bir grange kitabı..
Küllerin Günü
Küllerin GünüJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap Yayınları · 20212,598 okunma
174 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
1971 askeri darbesi sonrası meslekten uzaklaştırılan yazarın 1970 sonrası yayımlanan eserlerinde Ağrı'nin Tutak ilçesi ve çevresi - memleketi - mesken seçilmiş. Doğu insanının acılarını, feodal ağalık düzeni altındaki ezilişini, yoksulluğunu, umutlarını, yaşam kavgasını dile getirir yazar. Dilan da da bir bey oğlu olan paşo nun, iktidarını kullanarak Dilan'i elde etmeye çalışması ve sonrasında Dilan'in ölümüyle sonuçlanan trajik olaylar anlatılmış. O bölgenin ağzına yer verilen romanda bazı kelimelerin anlamını bilmeden okudum ama bütünden uzaklaştırmıyor sizi. Tavsiye edilir.
Dilan
DilanÖmer Polat · May Yayınları · 197330 okunma
Reklam
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Oktay Akbal'ın anılarıyla bezenmiş birbirinden güzel öyküleri içeriyor kitap. Yazar çevresini, gördüklerini öyle güzel anlatıyor ki , anıların içinde kayboluyorsunuz. ilk romanı olan Garipler sokağı na da değiniyor ' yaşamdan ilkler ' adlı öyküsünde. Ve en önemlisi değişmeyen zihniyetimize tanık olacaksınız. Aynı isimdeki öyküsünde de yazdığı gibi " ... Bugünün bencil, gururlu, dünyayı yalnız kendi buyruğunda sanan şövalyesi ise Anadol'una , Murat'ına , Renault'suna kurulmuş direksiyon başında her şeyi ayakları altında gören kentlisidir. Çoğunun cebinde belki evini barkını geçindirecek para da yoktur, altındaki arabanın borcu da bir yanda beklemektedir! Olsun, o çağdaş şövalyedir ya ! Ne trafik kuralı, ne insanlık ilkesi, ne sevgi, ne saygı, ne anlayış !.. yollar benim , kaldırımlar benim, yasa benim, kafasıyla uçacak, geçecek, ezecektir artık !.. " Değişen tek şey altımızda ki arabaların modelleri. Onlar bile değişti ama biz insanlar değişemedik maalesef
Hey! Vapurlar, Trenler
Hey! Vapurlar, TrenlerOktay Akbal · Yazko Yayınları · 198316 okunma
114 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Geçmişe özlemle bakanların kendi anılarından bile sevinçlerini, hüzünlerini bulabileceği anılarda kaybolmuş zengin öyküler yer almakta. Öykülerinde, gündelik yaşamındaki izlenimlerinden ve kendi yaşamından iz bırakan anılarından bahsediyor. Sadece bu kitabı için değil diğer tüm kitaplarında acaba kendi yaşamından mı bahsediyor diye hep düşünmüşümdür. Geçmişin bu kadar özlenilesi bir şey olduğunu Akbal'ın gözünden zengin kelimelerle okumak çok güzel bir his.
Tarzan Öldü
Tarzan ÖldüOktay Akbal · Can Yayınları · 200217 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ölümü Bekleyen Ülke
(spoiler) 197 sayfaya sığdırılan, sadece yaşayanların bilip kağıda dökebileceği anlatılması zor bir yakın geçmiş kitabı. Roman karakterlerinin yaşadığı şehiri, içinde bulunduğu zamanı okuyucunun bulmasını istemiş yazar. saldırıya uğrayan Büyükelçilik binası, sağ-sol çatışması... Tüm bunlar 12 eylül öncesinin Ankarasını anlatıyor. Sadece insanlar mı ölümü bekler ? 1980 yılının eylülünde sadece Ankara değil, tüm kentlerimiz ölümün eşiğindeydi.
Ölümü Bekleyen Kent
Ölümü Bekleyen KentYıldırım Keskin · Bilgi Yayınevi · 19966 okunma