...etrafımdaki her şey bana yalan, sahte ve asılsız gibi gelmeye başlamıştı. Siyaset, ticaret, sanat, bilim... Kısacası her şey şu korkunç yaşantımızı kamufle eden çok renkli bir göz boyasından başka bir şey değildi...
Sayfa 109 - Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi (ekitap)Kitabı okuyor
...ben adam öldürürken yalnız belimdeki kılıcı kullanırım. Ya siz?... Siz gücünüzü kullanırsınız, nüfuzunuzu kullanırsınız, paranızı kullanırsınız, iyilik yapacakmış gibi tatlı tatlı konuşan riyakâr dilinizi kullanırsınız... Kurbanlarınızın kanı akmaz, turp gibi yaşamaya devam ederler. Ama buna rağmen onları katletmişsinizdir... İşlenen
suçun vahametini bir düşünün! Hangimiz daha büyük günahkârız? Siz mi, yoksa ben mi?
Sayfa 91 - Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi (ekitap)Kitabı okuyor
İnsanların doğasında birbiriyle çelişkili iki duygu vardır. Başkasının felaketine gülecek insan kuşkusuz düşünülemez. Ancak, dara düşen bir insanın tam sorununu halledip düze çıkmaya başladığı an, onun bu rahatlığının karşısındaki insana battığı, onun bu mutluluğunun karşısındaki insanı rahatsız ettiği durumlar da vardır.
Sayfa 19 - Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi (ekitap)Kitabı okuyor
"Hepimizin ruhumuzda en az bir katil, birkaç hırsız, bir sürü yalancı, iftiracı ve sayısız can, mal, ırz düşmanı var. Bunları hapsediyoruz. Yoksa kim adam öldürmez, çalmaz, iftira atmaz, ev bark yıkmaz?
Hayranlık mağlûp olmuş bir kıskançlıktır. Yani kıskançlık gıptaya, gıpta hayranlığa yerini verir. Dibinde kin vardır. Gitgide, hayranlığın zaafa uğradığı anlarda bu kin ortaya çıkar.
İnsan ya geleneklere karşı koyup açık ve cesur yaşamalı, yahut da, inandığı bazı kıymetler varsa, onlar için fedakârlık yapmalı. En çirkin şey ikisine birden sahip çıkan müraîliktir.