Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ebru Daşdöğen

Ebru Daşdöğen
@Purplecatt
Ne kadar siyah bir kedi olsam da, yüzümde renklerim var. Ebru Daşdöğen
Bu sözler birbirini izlerken gerçek, yavaş yavaş betona sızan su gibi kalbime işledi.
Sayfa 17 - Altın KitaplarKitabı okuyor
Reklam
Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir.
Sayfa 45 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu
Ölmek büyük bir marifet değil, sen yaşamayı becerecektin asıl!
Sayfa 272 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çocukluğumda bir kovan gibi görürdüm kendimi: Basit, sıradan insanlar, hayat üzerine bilgilerinin, düşüncelerinin balını arılar gibi kovanıma taşır, sunabildikleri ne varsa ruhumu zenginleştirmek üzere getirip cömertçe sunardı. Bal her zaman temiz olmazdı, hatta çoğu kez acı olurdu. Ama her bilgi, yine de baldı!
Sayfa 149 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu
İnsan başkasının değil, kendi vicdanıyla yaşamalı, evet, çok doğru!
Sayfa 136 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu
Reklam
Uzun süredir karanlık, derin bir çukurda yaşıyordum sanki; gözlerim görmüyor, kulaklarım duymuyordu; bütün duyularımı yitirmiş, yarı ölü yarı diri bir varlığa dönüşmüşüm gibi hissediyordum.
Sayfa 126 - Türkiye iş BankasıKitabı okudu
"İnsan, bugün açan, yarın solan kır çiçekleri gibidir, insanın zamanı ancak bir mevsimdir, gelir ve geçer. Dua edelim."
Sayfa 208Kitabı okudu
Bilim dergilerinde yer alan ölümden sonraki hayat hikayeleri ölümün karşı konulmazlığına bir direnmeydi. Sonsuz derecede yaratıcı olan insan zihni, bir ölümsüzlük hayali yaratarak en son ana kadar deliliği geciktirmeye çalışır.
Sayfa 196Kitabı okudu
"Yalnız çocuklar söylerler su katılmamış gerçeği. O yüzden çocukturlar ya."
Sayfa 100Kitabı okudu
Ölmek üzere olan genç, "Bir insanın yüreğinin toprağı taşlıdır Louis," diye mırıldandı. "İnsan ne ekebilirse onu eker... ve onu yetiştirir."
Reklam
Nefret paslanan, çürüyen ve altındaki tüm doğal hayatı yok eden demir bir çubuk gibi aylardır ruhuna yerleşmişti.
Nefret nefret değildi; nefret aynı zamanda sevgiydi.
Kelimeler kendilerinin ötesindeki simgeleri yok etmiyor mu?
1842 yılında, böyle bir davranış bir erkekte bile görülse, yaşam öyküsü yazarının bir mazeret sunmasını gerektirirdi; bir kadındaysa hiçbir mazeret işe yaramazdı; ismi utanç duyularak sayfadan silinirdi. Fakat köpeklerin ahlak kuralları, ister daha iyi isterse daha kötü olsun, kesinlikle bizimkinden farklıdır ve bu bakımdan Flush'ın davranışında bir bahane gerektiren ya da onu o zamanlardaki saf ve temiz köpek toplumuna uygunsuz hale getiren hiçbir şey yoktu.
Aşk, gözlerinde meşalesini yaktı; Venüs'ün av borusunu duydu. Flush, daha bebeklikten çıkmadan baba oldu.
838 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.