Bu minimalist seride okuduğum 2. Kitaptı başlarda içine girmekte biraz zorlansam da sonlara doğru olayı izleyen köylülerden biri gibi hissettim. Yazarımız Sadece hikâyenin geçtiği zamanda Osmanlı'nın içinde bulunduğu durumu hikayeye güzel yedirmekle kalmamış, Toplumun da içinde bulunduğu durumları ve takip ettiği gelenekleri göstererek bize yaşadıkları zaman hakkında güzel bilgiler vermiş. ufak ufak devlet'in kontrol etmekten aciz kalmaya başladığı yolsuzluklara değinilmiş,halkın devlette umudu kesmeye başlaması arkaplanda minik bir şekilde işlenmiş fakat bahsettiğim tüm iyi şeylere rağmen çok sürükleyici,Kesin okunması lazım diyemem. En büyük avantajı kısalığı büyük kitaplar arasındaki geçişte okunmak için mükemmel bir hikaye. Son olarak yazarımız Songûlyabani bey yazılarıyla dikkat çektiği kadar ilham da veriyor. Sayesinde insanın aklına yeni fikirler geldiği oluyor.