“Şiir gibi adı olan kadını kurtarmak uğruna ömür boyu sürmüş bir arkadaşlığı feda eden adamın mezarının başında mı duruyorlardı, birbirlerine değmeden ve bakılmadan?”
Kendini beğenmişlik, derdi, takdir edilmemiş bir budalalık türüdür, kendini beğenmiş olabilmek için, yaptıklarımızın tümünün kozmik önemsizliğini unutmalıyız, ki bu da olağanüstü bir budalalık türüdür…
Onun yokluğunu görüyorduk ve bu yoklukla somut bir şeymiş gibi karşılaşıyorduk.
Onun eksikliği, bir fotoğraftan makasla dikkatle kesilip çıkarılan birinin bıraktığı keskin hatlı boşluk gibiydi; ve şimdi bu eksik kişi her şeyden daha önemli, daha baskın olmuştu.
Amadeu’yu da böyle özlüyorduk işte: Özgül yokluğuyla…