Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Serap

Serap
@Seraptimur
Kader yazar, sen oynarsın...
"Şimdi konuşmuyorum, seneler sonra da konuşmayacağım. Hiçbir zaman karşılarına geçip intikam almayacağım. Düştüklerinde iyi olmuş bile demeyeceğim. Benim kelimelerim sesimden çıkıp kimseye çarpmayacak. Keşke bunun anlamını biraz olsun bilseydiniz." Sabahattin Ali
Reklam
Hem konuşmaya ne gerek vardı? İnsan her şeyi anlatamaz,zaten kelimeler de her şeyi anlatmaya yetmez...
"İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş . Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım."
"İçimizde şeytan yok. içimizde âcizlik var, tembellik var. İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçma eğilimi var."
Reklam
Olmam gereken yerden çok uzaktayım, Belki de yoruldum,bilmiyorum. Öyle karışık, Öyle yabancıyım ki, Bu aralar kendime bile gelemiyorum.
Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.
Doğumumuzdan beri yanımızda olan kişileri bile tanımıyorsak, başka kimseyi ne kadar tanıyabiliriz ki? Bu açıdan bakınca, herkesten her şeyin, hatta en acımasız suçların bile beklenebileceğini düşünmem gerekmez mi? İnsan eninde sonunda kime, neye, hangi doğrulara bel bağlayabilir? Koşulsuz güvenebileceğim kişiler var mı? Böyle bir kişi var olabilir mi?
Yalnız kalmak, tamamen tek başına kalmak ve hayıflanacak bir şey bile bulamamak ne kadar boğucu.. hiçbir şeye benzemez, hiçbir şeye.. Çünkü elinden kayıp gidenler, bütün o yitirdiklerin aslında bir hiçlikten ibaret, saçma, yusyuvarlak bir sıfır, yalnızca ve yalnızca kafandaki hayaller!
Böcekler, bir de kelebekler, bir de tırtıllar hep benim arkadaşım. Bir de ağaçlar. En iyi arkadaşım ağaçlar. Hiç kaçmıyorlar. Hep yanımdalar. Hem de çok güzel hikayeler anlatıyorlar. Senin arkadaşın yok mu?
Reklam
Sevdiklerinin ölümüne, yıldızların talihsiz dizilimine neden olduğuna da inanmıyordu. Ona göre bu kayıplar sadece talihin değişkenliğini gösteriyordu. İnsan yaşamayı sevecekse, bu gerçeği kabul etmeliydi…
İnsan olmak kolay değildir, hele ki “insanca” yaşanabilecek bir toplum düzeni yoksa! John Steinbeck
"Ben, dedi, bir şeye özlem duydum mu, ne yaparım bilir misin? Bir daha hatırlamayacak kadar bıkıp da kurtulmak için yerim, yerim… ya da tiksintiyle hatırlamak için. Bak bir zamanlar çocukken, kirazlara karşı anlatılmaz bir tutkum vardı. Param olmadığı için azar azar alıyor, yiyor, yine istiyordum. Günün birinde, kızdım mı, utandım mı, bilmiyorum; baktım ki kirazlar bana istediklerini yaptırıyorlar ve beni rezil ediyorlar, ne plan kurdum bilir misin? Geceleyin yavaşça kalktım, babamın ceplerini yokladım, Gümüş bir mecidiye bulup çaldım. Sabah sabah da kalktım, bir bahçeye gidip bir sepet dolusu kiraz satın aldım. Bir çukurun içine oturup başladım yemeye. yedim, yedim, şiştim, midem bulandı, kustum. Kustum patron. o zamandan beri de kirazlardan kurtuldum; bir daha gözüme görünmelerini bile istemedim. Özgür oldum. Artık kirazlara bakıp şöyle diyordum: Size ihtiyacım yok! Şarap için aynı şeyi yaptım, sigara için de. Hâlâ içiyorum ama, istediğim anda ´harp´ diye bıçakla keser gibi kesiyorum. Tutku bana egemen olamamıştır. Yurdum için de aynı şey. hasret çektim, bıktım, kustum, kurtuldum."
En laf anlamaz ve düşmanca davranan bir insan bile birazcık nezaket ve güler yüzle yumuşak ve iyi huylu bir hale getirilebilir. Dolayısıyla balmumu için sıcaklık ne ise insanlar içinde nezaket odur. Arthur Schopenhauer
İnsanlardan itimadınızı çekip almakla belki haklısınız. Fakat bunun istisnaları yok mu? Olamaz mı? Unutmayın ki siz de bu insanlardan birisiniz. Yaptığınız nihayet manasız bir hodbinlik olabilir…
“Hazlar uğruna hatalar yapar, acılar yüzünden güzel şeylerden kaçınırız.”
Reklam
"Kendimi dinlerken ben bile kendim hakkımda yanılırken, hatta bazen ne demek istediğimi anlayamazken, başkaları beni anlamaktan ne kadar uzaktır kim bilir..."
“Entelektüellerin ne yüksek mevkilerde eş dostları, ne de resmi makamlarda itibarları olur. İnsan yalnız kalır, doğru; ama her zaman sürüye uyup mevcut duruma hoşgörü göstermekten iyidir yalnızlık.” Edward Said
"Buddha ansızın her şeyin boş olduğunu anlayıp “Şimdi her şeyi biliyorum,” diyerek eksikliğinden sıyrılmıştı, Roma İmparatoru Septimus Severus ise; “Omnia fui, nihil expedit” demişti: “Her şey idim; hiçbir şeye değmezmiş...”
Bataklık çamur değildir. Suyunda otların büyüdüğü ve suların gökyüzüne yükseldiği bir ışık uzamıdır bataklık....
Sayfa 13