Oysa şimdi ne kadar da iyi anlıyorum, geçmişin uçurumlarına ittiğimiz o anlar hiç kaybolmuyormuş. Hep bir gölge gibi takipteymiş arkamızda. Aldığımız her solukta içimize çektiğimiz o hayat, dünden bir türlü kopamıyormuş.
Şehrin bir ucundan öbür ucuna, karanlığı yırtarak koşarsın ona. Çünkü onu bir kez yitirmiş, onsuz bir hiçliğin boşluğunda sayısız geceler geçirmiş, sonra onu bir mucize gibi yeniden bulmuşsundur. Artık her an değerlidir.