Bir seferinde neredeyse bütün bir ay boyunca sanki bulutların üstünde gezmişti, sırf o meydanın ortasında hiç tanımadığı biri ona bir çiçek verdi diye.
''Aynadaki kadın benim zıttım,'' demişti, ''ben ne kadar ev haliysem o, o kadar sokak. Ben sokulgan isem, o başını alıp giden. Ben gündüzüm, o gece… Çapkın, güçlü, özgür.''
'' Her adımımda yanıldım. Her konuda. Tüm hayatım boyunca kendim, başkaları, toplum, kültür, dünya, evren; her şey hakkında düpedüz yanıldım.
Umarım hayatımın geri kalanında da bu böyle sürer. ''