Buluştuğunuz insandan ayrıldığınızda onu daha iyi halde bıraktıysanız, arada bir nezaket meltemi esmiştir. Hoyratlığa inat, nezaket.
Nezaket iyileştirir.
Ey nefsim!.. Mâdem öyledir, sen dahi kalbim gibi ağla ve bağır ve de ki:
"Fânîyim, fânî olanı istemem.
Âcizim, âciz olanı istemem.
Rûhumu Rahmân'a teslîm eyledim gayr istemem.
İsterim, fakat bir Yâr-ı Bâkî isterim.
Zerreyim, fakat bir Şems-i Sermed isterim.
Hiç-ender hiçim, fakat bu mevcûdâtı birden isterim! "
Sözler
Çok sevdiğim bir şair var: Garcia Lorca. Bir dostu ona "Sence şiir nedir?" diye sorduğunda "Ne söyleyebilirim ki?" demiş. "Ne diyeyim bu bulutlar, bu gökler hakkında? Görmek, görmek, görmek onları; görmek onu, işte o kadar..
Proust'a göre alışkanlıklarımız hislerimizi uyuşturur ve bizi örneğin bir gün batımının güzelliğini izlemekten alıkoyar. Çünkü yetişkinler büyük hedefler peşindedir. Şöhretin, paranın, kariyer ya da güç istencinin peşinde koşarlar.
Cahillik ülkelerine bilgi götürüp, savaşın yerine barışı, tutsaklığın yerine özgürlüğü, boş inançların yerine imanı, cehennem korkusu yerine cennet umudunu yerleştirmek emelindeyim.
Maddi, insancıl bağlara pek öyle dört elle sarılma. Vefanı, ateşini daha yüce, daha değerli amaçlar için sakla. Sudan amaçlar, geçici ölümlü şeyler için harcama kendini.