Jacks tıpkı orman perilerinin zehirli meyveleri gibiydi: Bir lokma ısıranın işi bitmişti, artık bundan başka hiçbir şey istemezdi. Ama Evangeline Jacks'i ısırmamıştı bile, ısıracak da değildi. Isırmak söz konusu olamazdı. Neden böyle şeyler düşündüğünü bile bilmiyordu.