Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Selcan Küçük

Selcan Küçük
@Vernian
Exporter
Uludağ Üniversitesi Uluslararası İşletmecilik ve Ticaret
İnegöl, Bursa
135 okur puanı
Mart 2020 tarihinde katıldı
312 syf.
·
Puan vermedi
Gösteri Peygamberi
Gösteri PeygamberiChuck Palahniuk
8.4/10 · 5,6bin okunma
Reklam
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Doğrusu, bizler bugün canlılığın nerede bulunduğunu, ne olduğunu, nasıl adlandırıldığını bile bilmiyoruz. Elimizden kitaplarımızı alsanız bir anda ne yapacağımızı şaşırır kalırız; ne yapacağımızı, kime sığınacağımızı, neye tutunacağımızı, neyi seveceğimizi, neden nefret edeceğimizi, neye saygı duyacağımızı, neyi aşağılayacağımızı bilemeyiz. İnsan olmak, gerçek insan, etiyle kemiğiyle insan olmak bile ağır gelir bize. Utanırız bundan, insan olmayı yüz karası sayarız, benzeri olmayan toplumsal birtakım insanlar olmak için çabalarız. Ölü doğmuş insanlarız biz ve uzun zamandır canlı babaların çocukları değiliz, giderek daha çok hoşlanıyoruz böyle doğmuş olmaktan. Zevk duyuyoruz bundan. Çok yakın bir gelecekte bir şekilde düşüncelerden doğmanın yolunu bulacağız.
Sayfa 151 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
2. BÖLÜM 10. Pasaj
...çünkü bizler yaşamdan koptuk, hepimiz az veya çok, aksıyoruz. Hem öylesine kopmuşuz ki, zaman zaman gerçek 'canlı yaşam'dan tiksiniyoruz, bu yüzden de, bize onu hatırlattıklarında buna dayanamıyoruz. Bunu o kadar ileri götürmüşüz ki, gerçek 'canlı yaşam'ı neredeyse bir iş, neredeyse görev sayıyoruz ve hepimiz yaşamın kitaplarda daha güzel olduğunda hemfikiriz. Ayrıca, kimi zaman neden çabalayıp duruyoruz, neyi yüceltiyoruz, neyi arzuluyoruz? Neyi olduğunu kendimiz de bilmiyoruz... Soylu arzularımızın, yerine getirilirlerse bunun bizi daha kötü duruma düşüreceğini biliyoruz. Evet, deneyiniz, sözgelimi daha çok özgürlük verin bize, içimizden bazılarımızın ellerini çözün, çalışma alanımızı genişletin, üzerimizdeki egemenliğinizi kaldırın... İnanın tekrar sizin egemenliğiniz altına girmeyi önce bizler isteyeceğiz.
Sayfa 150 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Hangisi daha iyidir, kolay elde edilmiş bir mutluluk mu, yoksa insanı yücelten acılar mı?
Sayfa 149 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
Reklam
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Hangisi daha iyidir, kolay elde edilmiş bir mutluluk mu, yoksa insanı yücelten acılar mı?
Sayfa 149 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Evet, hakarete uğramışlık bir çeşit arınmadır; en keskin, en acı duygudur! Yarın belki de kirletecektim onun ruhunu, yüreğini sızlatacaktım.
Sayfa 149 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Onun hiç de acı sözler dinlemek için değil, beni sevmek için geldiğini, çünkü kadın için aşkta yeniden bir doğuşun, her türlü yok olmaktan bir kurtuluşun, dirilişin olduğunu, bunun başka türlü olamayacağını anlayamamışsam ne yapabilirim?
Sayfa 146 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
2. BÖLÜM 10. Pasaj
Aşk, sevilen kişinin seven kişiye kendisi üzerinde zorbalık yapma hakkını armağan etmesidir.
Sayfa 139 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
2. bÖLÜM 6.Pasaj
Ayrıca, birini sevdikten sonra, mutlu olmadan da yaşayabilirsin. Hüzünlü bile olsa, hayat güzeldir, nasıl olursa olsun, gene de güzeldir yaşamak.
Sayfa 108 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
Reklam
1. BÖLÜM 9. Pasaj
Ama insanoğlu hercaai gönüllü, yakışıksız bir yaratıktır ve (satrançta olduğu gibi) tek istediği hedefin kendisi değil, ona varmak çabasıdır. Ayrıca kim bilebilir ( bunun öyle olduğunu söylemek olanaksızdır), insanoğlunun yeryüzünde yöneldiği tek hedef belki de, amaca ulaşmak için harcadığı bu sürekli çaba; başka bir deyişle (gerçekte iki kere iki dört gibi bir şey, yani bir formül olsa gerek),amaca varmak değil,yalnızca yaşamın kendisidir.
Sayfa 42 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
1. BÖLÜM 1. Pasaj
Ben yalnızca huysuz olmayı değil, hiçbir şey olmayı da beceremedim. Ne huysuz, ters biri olabildim, ne iyi, ne aşağılık, ne dürüst, ne kahraman, ne de bir böcek... Şimdi köşeme çekildim, hiçbir şey olmayı başaramamış, yalnızca bir aptal olabilmiş akıllı biri [hiçbir şeye yaramayan] olduğum iççin öfkeli bir teselliyle kendimi avutuyorum. Evet efendim, on dokuzuncu yüzyılın zeki insanı önce kişiliksiz olmalıdır. Etik yönden de zorunludur öyle olmaya. Kişilikli, faal insan genelde dar kafalıdır. Kırk yıllık hayatımda vardığım kesin kanaatimdir bu benim.
Sayfa 13 - Can Yayınları, 27. Baskı, Çeviri: Ergin AltayKitabı okudu
Bölüm 31
Musiki ve resim aşığıyım ben. Güzel bir kitap, benim için önemli bir yaşantıdır.
Sayfa 244 - İlyaKitabı okuyacak
Selcan Küçük tekrar paylaştı.
Yaşamakla yaşamamak arasında hiçbir fark kalmadığında özgürlüğüne kavuşur insan. .
535 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.