Ağladım inan çok ağladım…
Düşün son duamı bile bir melekten borç aldım…
Belki bu yüzden nur sayılıyordur göz ya(ğı)şlarım…
Sen nereden bileceksin, ben cenazemi bile kendi ellerimle kaldırdım!
Dağın bile başka dağlara kavuşmayı başardığı bir özlemde
İnsan insana uzaktan bakıyor, ne yapsın
Emin olamıyor ki kimse şu sıralar, kendi insanlığından...
Unutuluyor mesafelerin hoyratlığında, tenlerin sıcaklığı. Unutuluyor tüm ilk’lerin tarihleri. İlk el tutuşmalar, ilk öpüşmeler, ilk ayrılıklar… Biz olmaya dair ne varsa tek tek unutuluyor! Özen gösteriliyor evde onu hatırlatabilecek eşyalarla yüz yüze gelmemeye. Geride kalıyor aşklar da, her şey gibi… Ya da öyle sanılıyor. Gelip bir yumruk midene inene kadar, göğüs kafesinde o ağrıyı hissedene kadar öyle sanılıyor. Sek tüketilmez hale dönüşüyor git gide sertleşen tüm o sancıların. Ve nihayet sen de acı bir su oluyorsun işte, şişede göründüğü gibi durmaya çalışan bir rakı damlasına. Mazide kalanların şerefine!
Özgür Gümüşsoy // Ölümüm Aşkın Elinden Olacak!
Bana sadece biraz yaşama hevesi lazımdı, bu mana mezarlığında
Gönlümü oyalayacak uzun bir aldanış gerekliydi işte
Seni buldum sonra -ki bir yalana milyon kere inanmak’tın sen…
Özgür Gümüşsoy
Dağılmış pazar yerlerine benziyor şimdi istasyonlar
Ve dağılmış pazar yerlerine memleket
Gelmiyor içimden hüzünlenmek bile...
Edip Cansever, Mendilimde Kan Sesleri
Bir kere ateşe verilmişsindir oysa artık söndüremezsin sol yanını
Yardımına uzanan yangın merdiveninden sonraki adımlara
Ah bu kafiye kaygılı ömür, ya varacak ya varmayacak!
Şimdilerde ince bir iç kanamanın mastar halidir, Madımak!
[Özgür Gümüşsoy // K a p a t ı y o r u z]
Dağın bile başka dağlara kavuşmayı başardığı bir özlemde
İnsan insana uzaktan bakıyor, ne yapsın
Emin olamıyor ki kimse şu sıralar, kendi insanlığından...
Aynı gökyüzünün hatta aynı çatının altında birbirimizden haberimiz olmadan yaşıyoruz çoğu zaman, yanımızdan geçip giden insanların gözlerinde çaresizlik mi var yalnızlık mı var bilmiyoruz?
Sanki aynı zamanın farklı boyutlarını yaşar gibi…
Bugün sizler tam da böyle bir kitapla geldim.
Kader Otel
İstanbul da bir otel düşünün her odasın da farklı bir yaşam farklı bir dünya… Birbirinden farklı insanlar nasıl olur da tek bir resmin parçası olabilir sorusunun cevabı bence tam da bu kitabın satırların da gizli…
Lise zamanlarımdan bu yana takip ettiğim Özgür Gümüşsoy usta kalemini bu kez de öykü yazmak için kullanmış. Ben de lafı çok uzatmadan kitabın içinden minik bir alıntıyla yazımı sonlandırıyorum.
Sevgiyle Kalın…
tatlicadininkitapligi.com
Kader OtelÖzgür Gümüşsoy · Red Kitap · 20219 okunma