Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Güney

Bırak Dilensinler!
"Ben niye çekildim ki ormana ve ıssızlığa?" dedi ermiş, "İnsanları çok sevdiğimden değil mi? Şimdi tanrıyı seviyorum: sevmiyorum insanları. Tamamlanmamış bir şeydir insan benim gözümde. İnsanları sevmek mahvederdi beni" Zerdüşt yanıt verdi: "Sevgiden söz eden kim! İnsanlara bir armağan getiriyorum ben" "Bir şey verme onlara" dedi ermiş, "İyisi mi bir şey al onlardan ve onlarla birlikte yüklen bunu - bu onlara çok iyi gelecektir: eğer ki sana iyi geliyorsa! Bir şey vermek istiyorsan da, sadakadan fazlasını verme, bırak dilensinler bunu almak için de!"
Reklam
'Bir tek sen böyle yürürsün, sen yürürken dünyanın bütün yolları düzmüş veya önündeki görünmez bir varlık yolları senin için düzeltiyormuş gibi geliyor insana.'
Sayfa 227Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sabah kalktığımda gidecek bir yerim yoktu, akşam dönecek bir evim yoktu. Çünkü evde çıkmadığınız sürece eve geri dönemezdiniz...
Reklam
"Her şey yok olup yalnız o kalsa, benim varlığım yine devam ederdi. Fakat her şey yerinde kalıp da o ortadan kaybolsa, dünya bana büsbütün yabancı olurdu."
"Ölümle didişeyim diye öyle uzun zaman beni bir başıma bıraktın ki, yalnızca ölümü görür, ölümü hisseder oldum. Ölüm gibi bir şey oldum artık."
Ucu bağlanmamış, şişirilip havaya bırakılmış bir balon gibi bir yandan sönüyor bir yandan oradan oraya savruluyorum. Öyle bir noktaya geldim öyle yoruldum ki bir zamanlar en büyük hayalim havada süzülmek iken şimdi tek dileğim sönüp yere inmek.
'O kalbimin çocuk yanıydı.! 'Beni sevdi benden çok, çok...! 'Çıkarıp küçük kalbinin yerine koyduğu beni, benden çok sevdi...'
Sayfa 342Kitabı okudu
Otobüsün en arkasında, sınıfın en sığ köşesinde, hastane koridorlarının en tenha tarafında oturanlar, bekleyenler bilir içimize attıklarımızın ne kadar ağır olduğunu. İnsanın içi dolup taşarken insanlardan kaçıyor, çünkü etrafında içindeki ağırlığın da oturabileceği bir boşluk olsun istiyor.
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
"Sonra büyüdük, hisler yalan oldu, kalpler tuzak oldu. Ciddiyim abi, insanların kalbine girmek tuzağa yakalanmak gibi. Bir girdin mi bittin sen. Acı mı çekersin, ruhun mu ölür bilemem. Aşk mı yaşayacağız savaşa mı katılıyoruz belli değil."
Sayfa 155Kitabı okudu
"Aslan nasıl aşık olduysa kuzuya, bunun bilinmezliğiyle çaresizce geçiyormuş günlerini ormanın bir köşesinde. Bunalıma girmiş bir aslan hayal edin. Koşsa koşamaz, ava çıksa çıkamaz. Bu zamana kadar yüzlerce hayvanı avlamış aslan, ayağa kalkamaz haldeymiş şimdi. Çünkü bu sefer avlanan aslanın ta kendisiymiş. Bir kuzu tarafından avlanan kalbi yaralıymış adeta. Aşk acısı da öyle zor geliyormuş ki aslana, 'keşke' demiş aslan, 'keşke öldürseydi bu kuzu beni, kendine aşık etmek yerine...' Aşk buymuş ormanlar kralının gözünde. Acı çekmek, ölümü tercih etmekmiş."
Sayfa 135Kitabı okudu
Bir kurşun girse bedenime, dağıtsa kalbimi, onun dağıttığı kadar dağılmazdım...
Aşk acısı öyle zor geliyormuş ki aslana, 'keşke' demiş aslan, 'keşke öldürseydi bu kuzu beni, kendine aşık etmek yerine'
"Ben senin hayatının tam ortasındayım Zeynep. Belki sana görünmeyeceğim, belki seninle konuşmayacağım ama hep hayatının tam ortasında olacağım."
Sayfa 130Kitabı okudu
583 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.